B-1

12 2 0
                                    

Gençler yeni bölümü gelen vote sayılarına göre atıyorum. Bu bölüm için sizden 10 vote istiyorum.

-----------------------------------

'Anne ! '

Avazım çıktığı kadar bağırmıştım çünkü muzların olduğu yeri bulamıyordum çikolatamla bi başıma kalmıştım. Bu sanki en korkunç rüyamda aniden karşıma 'The Nun' daki manyak kadının çıkması gibi bir şeydi. BERBATTI.

'Ne var sinem ?'

'Anne muzları nereye koydun ?'

'Kızım dün hepsini tıkındın ya kalmadı muz falan.'

Ne ben mi tıkınmıştım kuru iftira !

'Ne yedim sanki dün. 1-2 ta-

'Ne bir ikisi sinem 5 tane yedin. Aile ekonomimizi alt üst ediyosun muz ve çikolatalarınla.'

Çıt. Bir dakika sanırım bu kalbimin kırılma sesiydi. Hayır ne vardı yani bir kaç bir şey yediysem.

'Peki öyle olsun. Bundan sonra görün bakalım yiyor muyum yemiyor muyum.'

'Evet, kesin yemezsin sinem. Bu başladığın 12. Çikolatalı muz diyetin.'

'Bu kez eminim yemeyeceğim.'

Mutfakta oturduğum siyah sandalyeden kalkıp odama doğru yavaş adımlarla yürümeye başlamıştım ki mor pijama altımın cebindeki telefonum çalmaya başladı. Boş olan elimle cebimdeki telefonu alıp arayan kişiye baktım.

Melis arıyordu. Çalan telefonu açıp kulağıma doğru tuttum. Diğer elimde duran çikolatayı koridordaki sandığın üstüne bıraktım.

'Alo, melis.'

'Sinem sana acil bir şey söylemem lazım.'

'Ne oldu hadi hızlı söyle. Dizimi izleyeceğim.'

Mükemmel netflix dizimin yeni sezonu gelmişti. İzlemesem hatrı kalırdı vallahi.

'Boşver şimdi diziyi falan annemden izni koparttım. Antalyaya gidiyoruz.'

Şu an sevinçten uçabilirdim, bu yaz aldığım en güzel haberdi.

Uzun zamandır planladığımız fakat bir türlü betül teyzeden (melisin annesi) izin alamadığımız antalya gezimiz için mükemmel bir haberdi bu. Antalyada dayımın yanına gidiyorduk. Benim annem evden gitmem ve aile ekonomisinden 1 ay uzak kalmam için dünden razıydı zaten.

'Sonunda kızım yazın bitmesine 1 buçuk ay kaldı zaten. Antalyada iyi değerlendirelim.'

'Eeee ne zaman gidiyoruz.'

Eeee, bunu tam olarak bende bilmiyordum.

'1 dakika kapatıyorum melis. Anneme sorup hemen sana yazıcam.'

'Oki'

Salonda oturan annemin yanına doğru bir nevi uçarak gidiyordum ki halıya takılıp ağzımı burnumu dağıtmam bir oldu.

'Ahhhhhhh'

Bir ayı misali inlemiştim. Sanırım burnumu artık hissetmiyordum.

'Ne oldu sinem ?'

Annem salondan bana seslenmişti. Kadın kalkıp yanıma gelmeye bile tenezzül etmedi artık gerisini siz düşünün.

'Sadece düştüm bir şey yok.'

Yerden kalkıp halıya oturdum ve anneme burdan seslenmeye karar verdim.

'Anne, betül teyze izin vermiş. Artık dayımlara gidebiliriz.'

'Hadi gözünüz aydın.'

'Ne zaman gidelim ?'

Diye sordum anneme. Gerçi pek sormaya da gerek yoktu fakat dayımlara haber vermek zorundaydık. Daha dayımların haberi yoktu melisle kendi kendimize gelin güvey olmuştuk.

'Dayınları ararım şimdi, ne zaman müsaitlerse o gün gidersiniz.'

'Tamam hemen arasan melise haber vermem lazım. Bu arada dünyalar güzeli annem birde 30 tl alabilir miyim ?'

Olabildiğince tatlı bir ses çıkarmaya çalışmıştım.

'Hayırdır sinem hanım ?'

'Şey muz alıcaktım da.'

Bebek seslerini berbat yapıyordum.

'Diyetin çok uzun sürdü sanki (!)'

'Anne, lütfen n'olursun.'

'Tamam git siyah çantamdan al parayı. Çok oyalanma markette.'

'Çok teşekkür ederim. Canım annem.'

Yaşasın bir kaç dakika sonra hayatımın en mutlu anlarını yaşamaya devam edicektim.

Çikolatalı MuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin