Sınıf başkanı Jungkook, bir sene boyunca sınıfa sahiplik yapması için seçildi. Sınıfını koruyan Jungkook, sadece birini boşvermişti. Aksine dövenlere yardım eder, kavga çıkartacak nedenler arardı.
Taehyung ise kavgalara maruz kalan kişiydi. Tahtada...
"Haklısın. Ama hile ile kazanması beni sinirlendiriyor Jimin! Nasıl oluyorda sadece ben anlayabildim"
"İnan, bende hile yaptığını düşünüyorum. Yani tostların hepsini onlar almış olamaz. O kadar paraları var mıdır ki-"
"Daha fazla konuşma lütfen. Ben sınıfa gidiyorum"
"Tamam, tuvalete gidip gelirim bende. Lütfen kavga falan çıkartma sınıfta"
"Yerse Jimin"
"Saçmalama sen istesen hepsini döver öpersin. Müdür teyzen olduğundan"
"Teyze deme. O kadın beni delirtecek"
"Hadi! Git sen sınıfa"
Yönünü değiştirdikten sonra sınıfa ilerledi. Sadece sınıfın kalabalık olmamasını umuyordu. Kapıyı açtıktan sonra umduğu gibi olmadığını ve hiç bir zamanda umduğu gibi olmayacağını anladı. Diğer sınıftakiler bir yandan Jungkook için kapının önünde hazırlık yapıyor diğer yandan da bizim sınıftakilerin eline üzerinde Jungkook'un resmi olan bayraklardan tutuştuyordu.
Kızlardan bazıları çığlık atıyordu. Rezillik, kendilerini ezmekten bir şey yapmıyorlardı. Keşke itiçi olduklarını anlayabilselerdi.
"Jungkook geliyor. Hemen sıraya Taehyung. Lütfen göz göze gelmemeye çalış"
"Jimin, korkak bir tavuk değilim. Gözüne bakıncada dövmez herhalde"
"O zaman yanında durup seni korurum"
Jimin kolları arasındaki Taehyung'ı boğacak bir şekilde sarılırken çığlıklar yükseldi. İkili korku içinde kapıya baktı. Kalabalıktan bir şeh göremeyen gören Jimin sızlansada dağılanlar nedeniyle gülümsemiş ve Taehyung'a bakmıştı.
Suratı düşmüş bir Tae görmüştü.
"Hey! Ne oldu"
"Umarım Bay Kang hile yaptıklarını öğrenir"
"Umarım. Hadi kitabını çıkar. Sana yeni notlar bırakmak istiyorum"
"Peki, bekle biraz. Çantam fazla dolu. Ders programı yoğun, biliyorsun"
"Hı-hı"
Kitabı masaya koyduktan sonra en arkada kalan notlar yerini açtı. Jimin, heyecanla kalemi tuttu ve bir şeyler yazmaya başladı. Yazarken hecelemesi yanaklarını ısırma isteğine yardımcı olmuyordu
"Sevgili uzun parmaklı adam. Bu yazıyı 2019'da yazıyorum. Bugün üzgün gibisin. Çünkü dünyanın en saçma görevi olan sınıf başkanlığını kaybettin. Hırsına yenik düştün ve ders sonunda ağladın. Bende kahkaha attım. Umarım kargaşada anlamamamışsındır-"
"Jimin-ah"
"Kızma, Taehyung. Ne yapabilirim? O kadar tatlı ağlıyordun ki gülmeden tutamadım kendimi"
"Tabi öyledir-"
Sırasına sertçe konulan zarf yüzünden sıçramış ve hıçkırmıştı.
"Başkan olarak seni partiye davet ediyorum. Şu yanındaki eski başkan adayıda gelebilir"
Tabikide Jimin ile konuşuyordu. Jimin, kafasını sallayıp teşekkür etmiş ve Taehyung'ın kolunu dürtmüştü.
"Zil çaldı sanırım. Yada sir- Taehyung bu siren sanırım"
"Ne"
"Ah, Jungkook'un grubundaki salaklardan biri alarmı kırmış. Hadi çıkalım. Bahanemiz olsun"
