Sınıf başkanı Jungkook, bir sene boyunca sınıfa sahiplik yapması için seçildi. Sınıfını koruyan Jungkook, sadece birini boşvermişti. Aksine dövenlere yardım eder, kavga çıkartacak nedenler arardı.
Taehyung ise kavgalara maruz kalan kişiydi. Tahtada...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❦
"Nasıl oluyor da sana vuruyor o şişko? Aklım almıyor. Başkan bir şey söylemiş olmasın? Dayak yemeni istediği için bir şeyler uydurmuş olabilir. Bay Kang bunu kesinlikle duymalı"
"Haklısın, gidip söylemeliyiz. Durduk yere vurması, mantıklı gelmiyor. Mantığını, varsa ki -bence yok- kullanması gerektiğini öğrensin. Hadi, gidelim öğretmenler odasına"
"Hadi gidelim"
Jimin, tökezleyen Tae'nin koluna girmiş merdivenlerden çıkmasına yardımda bulunmuştu. Öğretmenler odasının önüne geldiklerinde, Jimin endişe ile kafasını kaldırmış ve gözlerini kapıya dikmişti.
"İstersen sen otur nöbetçi sandalyesine. Ben konuşup geleceğim. Gerekirse çağırırım"
"Peki, anlat her şeyi"
"Anlatacağım, her şeyi"
Odanın kapısına vurduktan sonra, gözleri içeride Bay Kang'i aradı. Tanıdık simayı gördüğünde "Bay Kang, konuşabilir miyiz" diye sordu ve kapıyı kapattı. Biraz bekledikten sonra açılan kapı ve odadan çıkan Bay Kang meraklı gözleri ile cevap istermişçesine baktı, Taehyung'a.
"Problemin nedir Kim?"
"Şikayet etmek istemezdim, Bay Kang. Fakat bugün sebepsizce şiddet gördüm. Biliyorsunuz Jimin ve ben birlikte oturuyoruz. Yoongi yanımıza geldiğinde Jimin ile oturmak istedi. Bende kalktım ve Yoongi'nin sırasına geçtim.
Zil çaldıktan sonra sınıf başkanı geldi ve gitmemi sert bir dil ile söyledi. Söz etmedim ve boş başka bir sıraya geçtim. Yanıma gelen Jeoyoung'ı fark etmemiştim. O da zaten başkanın yanından geliyordu yanıma.
Yumruğunu kaldırdı ve suratıma attı. Başkandan memnun değilim. Üstelik Jimin ve Yoongi şahidim. İnanmıyorsanız sınıftaki diğer kişilerede sorabiliriz-"
"Fazla abartıyorsun Kim. Bir daha olursa yanıma gelirsin. Yanlış anlaşılmadır. Jungkook'un iyi biri olduğunu düşünüyorum"
"Jungkook kim"
"Başkan dediğin kişi. Neyse? İşlerim var Kim. Sınav kağıtlarınızı kontrol etmeliyim. Gidip Jungkook ile konuşursan sorunu çözebilirsiniz"
"Saolun"
Sinirle tıslayıp Jimin'in yanına oturdu. Şakaklarında durmak bilmeyen ve şimşek gibi vuran ağrı belli etmişti kendini. Acıyla inleyerek kafasını vurdu. Jimin, kendine vurmaya devam eden Taehyung'ı, kolunu sertçe çekerek engelledi.
"Ne yaptığını sanıyorsun? Kafayı sıyırdın iyicene. Sınıfa soralım, ağrı kesici vardır birilerinde. Hadi kalk. Kendini hasta etme"
...
"Sadece bir tane kalmış. Acil bir durum olursa kullanacaktım. Ama alın, baş ağrısı çok sinir bozucu. Karın ağrısıyla karşılaştıramam"
"Çok, saol Wendy"
"Bir şey değil Chimmy. Bu arada, sanırım birileri Taehyung'ı arıyor"
"Ne? Kim"
Heyecan ve sinirle bağıran Jimin bir nebze haklıydı. 2 gündür bitmek bilmeyen Taehyung ve sorunları ile uğraşırken yine şiddet göreceği düşüncesi beynini hoplatmıştı.
"Jungkook sanırım. Çok ciddiydi. Sinirle yürüyordu kolidorda. Bir ara zemin parçalanacak sandım. Siz yine de sınıfta dur bence. Olası bir kavgaya karışmamış olursunuz"
"Peki, görüşürüz Wendy"
"Görüşürüz"
El sallayarak sınıfına giren Wendy'e karşı sıcacık bir gülümseme bırakmıştı Tae. Kat kat dolaştıktan sonra tek yardımcı olan Wendy olmuştu. Ona değer veren arkadaşlarının olduğu gerçeği içini ısıtmıştı.
Yanında pet şişeyi koluna vuran Jimin, sinirle sertçe vurmuştu.
"Hey! Kolumu acıttın"
"İç o zaman şu ilacı. Endişelenmek istemiyorum"
"Peki, ver"
Jimin şişeyi verdikten sonra etrafına bakındı. Yanlarına gelen Jungkook'u fark edince suyu içen Tae'nin koluna yine vurmaya başladı. Tae sinirle şişeyi mermere koyup kaşlarını çattı.
"Geliyor"
"Biliyorum, sana sinirlenmedim"
"Bir şey deme. Özür dilemeyi biz mi öğreteceğiz"
"Hey! Nasılsınız?"
Yanlarında yapmacık bir gülümsemeyle beliren Jungkook'a karşı kaşlarını şaşırırcasına kaldırdı ve aşağılayıcı bir sırıtış takındı.
"Hayret, başkan ayağımıza geldi. Kahkaha atmam lazım dı,"
Gülen yüzüne aniden öfkeyi yerleştirdiğinde Jungkook geri çekildi. Sinirle bağırdı.
"Ama adi itin teki arkadaşımın dayak yemesini sağlıyor! Bu durumda kahkaha atamıyorum! Anlayabiliyorsundur umarım Jeon"
"Anlayamıyorum Park. Öğretsene"
"Kes sesini! İnanamıyorum ama Bay Kang bile suçlu olduğun halde seni savunuyor! Para mı verdin yoksa? Yada farklı bir rüşvet"
"Siz ikiniz baya aptalsınız. Herkes fark etmeden bence kendinize bir çeki düzen verin"
Jimin, bir şey söylememeyi tercik edince bu sefer gülen Jeon Jeongguk olmuştu. Sınıfa ilerlediğinde Taehyung dayanamamış ve titrek sesiyle bütün kolidoru inletmişti.
