Aklımdan çıkmıyorsun!

15 4 31
                                    

Bu gün yeni işimin ilk günüydü.
Sabah uyandığımda telefonuma gelen mesajlara baktım.Biri yiğittendi! Yani abimden.
"Günaydın nazlı!" Yazmıştı. Abime kısa bir günaydın mesajı çektim. Aslına bakarsak kendi adım olduğu halde bile nazlı isminden nefret ediyordum. İki ismim vardı nazlı Gül ama nafile herkes bana nazlı diyordu.
Sabah uyandıktan sonra güzel hızlı bir duş aldım. Saçlarımı kuruttum ve diz kapağımın hemen üstüne gelen mini siyah eteğim ile beyaz askılı buluzumu giydim. Gömlek giyme zorunluluğu yoktu en azından.
Saçlarımı fönleyip siyah uzun topuklumu giydim ve üzerime paltomu alarak Evden çıktım.
Bu arada kendimi tanıtayım,
Ben nazlı Gül Ercan.
21 yaşındayım ve evli değilim.
İş kadınıyım, bir reklam ajansında hikaye direktörlüğü yapıyorum.Hayatım fazla iyi sayılmaz ama kötü de değil.
Asansöre doğru ilerledim ve asansörün düğmesine bastım. Asansör 14. Kattaydı bense 8.katta. Sanırım birisi biniyordu?
Asansör geldiğinde içinde yakışıklı bir adam vardı,23-24 hadi bilemedin 25 yaşlarındaydı. Asansöre bindim ve "0" a bastım.
Asansör tam 4.kata gelmiş olacaktıki bir anda durdu ve ben adamın üzerine düştüm.
Yakışıklı adam beni belimden tuttu, üstelik bu tutuş çok nazikti!
"Pardon özür dilerim, tuttuğunuz içinde teşekkür ederim."
"Önemli değil! Kim olsa Güzel kadınların düşmesini istemez ."
Adama gülümseyerek baktım.
Adam cebinden telefonunu çıkarttı ve ekranına baktıktan sonra "kahretsin çekmiyor" Dedi.
Ben telefonumu çıkarıp baktığımda ise benimkide aynı durumdaydı.
"Maalesef benimkide çekmiyor! Ve üstelik yeni işime geç kalıyorum."
"Sizindemi ilk iş gününüz, ne güzel 👍 tesadüf."
"Evet öyle, ama başlamadan geç kaldım."
"Ne iş ile meşgulsünüz?"
"Reklamcılık."
"Siz ciddi olamazsınız biz meslektaşmışız ya!"
"Sizdemi reklamcılık yapıyorsunuz?"
"Evet, hikaye direktörlüğü yapıyorum."
"Demek aynı bölüm."
"Bu arada ben Emre, peki sizin adınız nedir hanımefendi?"
"Nazlı,tanıştığıma memnun oldum Emre bey!"
"Aaa canım kaç yaşındasınız ki Emre diyorsunuz?"
"21"
"Hiç bişey , aramızda 1 yaş fark var 22 yaşındayım."
Adam bana gülerken ona gülümseyerek karşılık verdim.
Sabah sabah asansörde kalmıştım ve üstelik aynı mesleğin aynı bölümünü yaptığımız Emre ile tanışmıştım.
"Burdamı oturuyorsunuz?"
Emre'nin bana yönelttiği soru ile gözlerimi ona çevirdim.
"Evet, siz?"
"Bende burda oturuyorum.14. Katta"
O sırada asansör hızlı bir şekilde hareket ettiğinde ben kendimi Emre'nin kollarında buldum! Çok yakındık burnu burnuma değmişti ve nefesini hissediyordum, kendine has kokusunu. Çok güzel kokuyordu.
Kendime gelip Emre'nin kucağından kalktım ve kendime çeki düzen verdim.
"Tekrardan çok teşekkür ederim ☺️"
"Önemli değil nazlı, bir gün bir kahveyle ödeşiriz."
Asansörün kapısı açıldığında direkt arabama gittim ve hızlı bir şekilde kullanarak ajansın yolunu tuttum. Aklım Emredeydi, aklıma girmişti resmen. Çok yakışıklıydı.

Zayıf, uzun boylu, esmer ve mavi gözleri olan çok yakışıklı bir adamdı. Neden onu düşünüyordum bilmiyorum 🤔 ama aklımdan da çıkmıyordu açıkcası.










Emre'nin dilinden
Asansörde kaldığımın kadın nazlı....
Çok güzeldi! Uzun sarı saçları vardı ve üzerime düştüğünde o saçlar boynuma gelmişti, beni çok değişik hissettirmişti.
Sanırım ilk defa bir kadına karşı böyle hissediyordum. Kendine has kokusu çok güzeldi, hele o ela gözleri...
O güzelim kirpiklerin arasındaki o ela gözler.
Bakışları bile elaydı.

Arabadaydım ve işyerine gidiyordum. Oysa aklımda hala nazlı vardı.
Kız beni benden almıştı ve açıkçası da bu işi baya iyi yapmıştı.

Acaba onu bir daha görebilecekmiydim?

Her şey sen!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin