Markete gittiğimde içeri felanda gezdim ama Sam orda değildi.sonra kasadaki kızlardan birine Sam’in nerede olabiliceğini sordum ve bay Timothy’nin (marketin patronu) onu kovduğunu söylediler.duyduğum anda şok oldum ve hemen marketten çıkıp Sam’in evine gittim.
Kapıya vardığımda birkaç adım attım ve sonra geri çekildim aslıda bir bakıma bana aşık olucağını düşündüm ama sonra aynadaki suratım aklıma geldi .
Kapıya birkaç kez vurdum ve kapıyı orta yaşlarda bir kadın (tahminen annesi)açtı .kendimi tanıttım ve kadın “SAAAAAAAAAMMMM” diye bağırdı ve ardından beni içeri davet etti. İçeri girdim ve mutfakta oturan biri daha vardı ve bana gülümsedi ardından içeriden Sam geldi ve beni odasına çıkardı.
Odasında biraz sohbet ettik ve o patron bozuntusunun onu kovduğunu ve bidaha oranın önünden bile geçmiceğine dair şeyler söyleyip durdu. Bende sadece başka bir iş bulabiliceğini ve canını sıkmaması konunda onu teselli ettim. Sonra birbirimize müzik konusunda konuşmalar yaptık.ve sonra bana annemle babamı sordu.ona annemi anlattım ve daha sonra babamın ben 2 yaşındayken trafik kazasında öldüğünü söyledim ve bana tarihi sordu.
“ 7 ocak 1999”
“hmm.onun için üzgünüm.”
“bu artık canımı sıkmıyor.”
“peki ona çarpan kişi bulundu mu ?”
“evet zaten hiç kaçmamıştı.şuan hapishanede herhalde4-5 yıla çıkar”
“hm anladım.”
Bende ona annesini ve babasını sordum annesinin bir okulda aşçılık yaptığını ve ondan 4 yaş büyük ablasının evli olduğunu ve hemşire olduğunu söyledi . ama babasını es geçti ve hemen konuyu değiştirerek kafamı dağıtmaya çalıştı ama hep babası aklımdaydı.o akşam dışarıda sandviç yedik ve cola içtik.sonra dönüşte bır bankta oturduk .
“sen gerçekten çok hoş birisin.”
“teşekkürler.sen de öyle.”
Gülümsedi. Ardından gözlerimin içine baktı ve
“gerçekten beni sakinleştiriyorsun Kaitlyn.galiba sana..”
Kalbim durmadan çarpıyordu ve gözlerini gözlerimden ayıramıyordu.
“galiba sana gerçekten aşık oldum Kaitlyn . lütfen beni bağışla bu elimde değil. Sadece aşk”
Ne diceğimi bilemedim. O anda yapabiliceğim hiçbirşey kalmamıştı bende son olarak ona yaklaştım ve ona “galiba bende” diyip onu dudağından öptüm.
Ertesi sabah kalktığımda her zamankinde fazla mutluydum ve hemen telefonumu elime aldım mesaj 1 taneydi ve ondandı. “günaydın sevgilim” yazılı bir mesaj. AMAN TANRIM! Günaydın sevgilim mi? Buna hiç alışık olmadıgım ıcın değişik hissettim. Daha sonra yemek yedim ve annemle çarşıya çıktık bana birkaç tane kıyafet aldı ve kendine de birsürü uğurlu taş ve kartlar aldı.
Birkaç gün sonra nihayet saat 7de Sam ile yürüyüş parkında buluştuk.
İşte o gün, sanırım hatların koptuğu an,içimdeki sevginin sahibini kaybetmesine saatler kalan an.
Bana gidiceklerini söyledi.sadece yüzüme bakarak.
“bi bi bizim gitmemiz gerek Kaitlyn.çok üzgünüm ama gitmemiz gerek.”
Ona bakamadım bile gözlerim doldu ve kendimi o kadar çaresiz hissetmiştim ki.
“neden “ diye sordum sadece .
“öyle olması gerekiyor yarın akşam gidiyoruz .büyükannemlerin yanına.”
“ama bir nedeni olmalı Sam böylece bırakıp..”
“lütfen Kaitlyn ..”
Eve geldiğimde kendimi odama attığım gibi hüngür hüngür ağladım. Sanırım bütün astım ilaçlarım bitmişti. Olanları anneme anlatmaktan başka çarem yoktu ve anlattığımda o da Sam ile buluşabiliceğimizi ona güvenmemi söyledi” ama yıne de içim rahatlamamıştı.
Sonraki gün onunla vedalaşmak için evlerine gittim. Ama yoklardı. Evde kimse yoktu çünkü ev boştu ve çoktan gitmişlerdi üstelik bana bir mesaj bile atmamıştı.
O anda orda oturup ağlamaya başladım neden böyle bir şey yaptığı hakkında hiçbir fikrim yoktu onu aradım hemde defalarca ama açmadı ve sanki o günden sonra boşluktaydım…
beybiler son bolümde hazır yorumlarınızı eksık etmeeyın :D