Secret Agent VS Gangster {Bts)

Secret Agent {4}

Günler birbirlerini kovalıyordu. Mina onların aralarına katılalı 3 hafta olmuştu. Taehyung'u gözetlemeye çoktan başlamışken henüz herhangi bir bilgiye ulaşabilmiş değildi. Tek yapabileceği şimdilik beklemekti.

Yatağının üzerinde otururken eline almış olduğu kelebek deseni olan kolyeyi eline alıp inceledi. Kendini bildi bileli sadece bu kolye vardı elinde. Sadece o kolye, aile resmi yok, anne yok, baba yok, kimse yok. Sadece elinde yıllardır tek ip ucu olan bu kolye vardı. Geçmişine dair hiçbir şey hatırlamıyordu. Kendini bildi bileli o adamın yanında büyümüştü. Onu küçüklüğünden beri eğitmeye başlamış, dediklerini yaparsa ona geçmişinde neler olduğunu söyleyeceğini belirtmişti. İşte bu yüzden bu işe girişmişti Mina. Geçmişini, kim olduğunu bilmek istediği için girişmişti bu işlere. Yapayalnızdı, kimsesizdi. Asla diğer insanlar gibi, mutlu çocukların yaşadığı gibi bir hayatı olmamıştı. Sırf o istedi diye ona dondurma alacak bir babası, sırf çocuğu seviyor diye ona sürpriz yapıp onun en sevdiği yemeği hazırlayan bir annenin veya onu her zaman kollayıp yanında olan bir kardeşin değerini ve hissimi asla tadamamıştı. Buna son verecek ve geçmişindeki ailesini bulacaktı belkide.

Ayağa kalkıp kolyeyi avucunun içinde son kez sıkıca tutup yerine koydu yeniden.

"Az kaldı Mina, çok az kaldı."

Kolyeyi kutusuna geri koyup çekmecesine yerleştirdi. Üzerini düzeltip odasından çıktı ve kahvaltı için salona indi. Yerine otururken herkese selam vermeyi de unutmadı.

"Herkese günaydın."

Herkes ona geri cevap verirken aralarında sadece Taehyung sessiz kalmış ve hiçbir şey söylememişti. Kahvaltısına başlamadan önce çayını eline alıp kaşığı bardağın içinden alarak yan tarafa koydu. Hoseok şeker kâsesini kızın önüne koyduğunda Mina olumsuzca kafasını sağa sola salladı.

"Kahve yada çayda şeker sevmiyorum. Teşekkürler Hoseok."

Hoseok şaşkın bir şekilde tepki verirken gülerek karşılık verdi.

"Bak sen şu işe. Alerji ve çay/kahve keyfiniz Taehyung ile aynı. Değil mi Taehyung?"

Taehyung sessiz kalıp sadece çayından bir yudum aldı. Jimin sahte bir gülücük atıp konuşmaya dahil oldu.

"Sadece tesadüf bence Hyung. Yoksa onun Taehyung'la bir kan bağı olduğunu falan mı söyleyeceksin?"

Taehyung duyduğu kan bağı kelimesiyle birlikte çay fincanını masaya bıraktığında sessizlik oluştu.

"Park Jimin." dedi başını kaldırıp ona bakmak üzereyken.

"Dilin çok uzamış anlaşılan."

Jimin sahte kaynanasını gösterip kollarını bağladı göğsünde.

"Sadece bir şakaydı Taehyung. Gergin atmosferi yumuşatmaya çalışıyordum."

Taehyung delici bakışlarını eksik etmezken Seokjin sahte bir şekilde öksürüp herkesin ona odaklanmasını sağlamıştı.

"Öncelikle bugünkü konuşmamıza başlamadan önce Mina'yı tebrik etmek istiyorum. Çaylak bir suikastçiye göre gayet iyiydin. Gelecekteki görevlerini de bu başarınla tamamlamanı diliyorum."

Mina teşekkür ettiğinde Seokjin lafina devam etti ellerini birbirine bağlayıp masaya omuzlarını dayarken.

"Biliyorsunuz ki Daegu'daki işbirliği yaptığımız ve dükkan verdiğimiz bazı depo sahipleri aylık vergilerini vermemeye başlamışlar. İlk ay işlerinin dönmediğini, ikinci ay parayı toplayamadığını ve bu ayda anlaşmayı iptal ettiğini söyledi depo sahibi."