Secret Agent VS Gangster {Bts)

Secret Agent {2}

"Mina, akşam yemeği hazır. Beni takip et de yemek salonuna gidelim."

Mina kapıyı açıp konuşan kişiye baktı. Üzerindeki deri ceketi çıkarıp sandalyenin başına asarken onayladı.

"Geliyorum Hoseok."

Üzerine mor kapşonluyu geçirip onu takip etmeye başladı. Koridorda yürürken etrafı inceledi. Jackson'ın kaldığı villa simsiyahken, burda beyaz ve gri renkler hakimdi. Eh, tabiki siyah renk de kullanılmıştı ama diğer renkler kadar yoktu. Jackson, korkunç denilenecek biryerde kalıyordu, burası ise biraz da olsa insanın içindeki korku hissini ortadan kaldırıyor gibiydi.

Koridor sonundaki odanın kapısı açıldığında Mina, içerde diğerlerinin oturmuş ve onları bekler olduklarını fark etti. Saygıyla eğilip geri doğruldu.

"Sizi beklettiysem üzgünüm bay Seokjin."

Seokjin kızın yerini eliyle gösterdi.

"Önemli değil, ilk seferin nede olsa. Şimdi otur hadi."

Mina onayı alınca oturup beklemeye başladı. Üzerlerindeki kıyafetlerinden bile burda ne kadar sıkı bir disiplin olduğu belli oluyordu. Hepsinin üzerinde siyah pantolon, beyaz gömlek ve siyah birer deri ceket vardı. Kendisi ise deri siyah pantolon ve mor kapşonlu vardı. Kafasında bunu not etti, onların yanında onlar gibi giyinirse kendisine güvenmeleri daha kolay olacaktı.

"Akşam yemeğine başlamadan önce, senin çetedeki pozisyonun hakkında konuşmak istiyoruz Mina."

Seokjin yanında duran dosyayı eline alarak kıza bakmaya devam etti.

"Dosyan elimize ulaştı ve sen odadan iken biraz göz gezdirdim. İlk olarak sana şunu sormak istiyorum. İlk kurbanın olan amerikalı Gangster Anthony'i kaç yaşındayken öldürdün ve cesedi ne yaptın?"

Sorulan soru ile birlikte herkesin gözleri kızın üzerinde birleştiğinde Mina cevap vermişti kendindenemin ve soğuk bakışları eşliğinde.

"Onu öldürdüğümde henüz 15 yaşındaydım. Birilerinin yardımı ile cesedini ateşte yaktım, küllerini de Han Nehrinden aşağı döktüm. Ek bilgi vermeme izin verin, o benim ilk kurbanım değil."

Seokjin kıza anlamazca bakarken kaslarını kaldırdı.

"Nasıl yani?"

Mina kurumuş dudaklarını ıslatabilmek için önünde portakal suyundan bir yudum alıp devam etmişti.

"Anlaşılan dosyama yanlış bilgi yazıp sizi yanıltmışlar. Ben bu tür işlere girişip eğitim aldığımda 12 yaşımda bile değildim. Ben mafyanın elinde büyüdüm, kendimi bildim bileli böyle şeylerin içinde büyüdüm ve eğitimim ben küçükken başladı. Kurbanlarla ben ilgilenmeye başladığımda sadece 13 yaşındaydım ama, cesedi ben taşıyamadığım için Daegu'nun çetesi halletti."

Seokjin etrafındakilerle birlikte sessiz bir şekilde fısıldaşıp konuşurken Mina sadece beklemeye başladı, o sırada gözleri Taehyung'a kaydı. Umursamaz bakışları ile birlikte önüne bakıyordu, acıkmış olmalı ki elindeki yemek çubukları ile oynuyordu.

"Pozisyonuna karar vermeden önce, seni denemek istiyoruz Mina. Yarın, Sangchun barında uyuşturucu operasyonunu düzenleyen bir çete lideri orda olacak. Eğer onu alt edebilirsen, seri katil ve yok edici pozisyonunda olacaksın."

Seokjin dosyayı bir kenara bırakırken Mina başıyla onayladı.

"Evet efendim."

Tam o sırada kapı açıldı ve yemek servisi başlamıştı. Yosun çorbası, bulgogi ve Jajamgyeon vardı, tatlı olarak da pirinç keki yapılmıştı. Çorbaları herkes içerken Mina kafasındaki planları kurmakla meşguldü. Düzenli olarka Jackson'a giderek raple verecekti. Bu gece herkes uyuduktan sonra telefondan mesaj atarak bugün olanları bildirecekti.