10.Bölüm:Hastane

29 1 0
                                    

1 Hafta Sonra

Urazdan,

Gözlerimi açtığımda görüş açım ilk bulanıktı sonra sonra netleşmeye başlayınca karşımda bana seslenen kişinin kim olduğunu gördüm.Oktay baş ucumda bana sesleniyordu oksijen maskesini kendimi zorlayarak çıkardım ve derin derin nefes alarak kesik kesik konuşmaya başladım.Etrafı iyice süzdüğümde normal bir hastane odasında olduğumun farkına varmıştım.Hafızamı zorlayarak en son neler olduğunu hatırlamaya çalıştım.En son kumsalla arabadaydık ibreyi zorluyordum konuşmaya başlamış ve beni sevmediğini dile getirip durmuştu.Bu olamazdı son anda aklıma gelen şey ile yerimden sıçradım ani bir kasılma ile tekrar yatağa düştüm.Kaza yapmıştık kendi kurtulmuş ve benide kurtarmıştı son gücüyle sessizce ve çaresizce çıkan sesiyle fısıldayışını duymuştum sözleri hala kulaklarımda çınlıyordu.

"Bende seni seviyorum Uraz, bende seni"

Nasıl unutabilirdim ki o fısıltıyı içimdeki umut kırıntılarını gün yüzüne çıkaran o sözleri kulaklarımdan hiç gitmiyordu.Bir dakika ben buradaysam o zaman kumsal neredeydi.Ne yapıyordu uyanmışmıydı yoksa hala uyuyormuydu.Oktaya sorsam iyi olacaktı.

"Oktay,koçum"

"Efendim abi, bir isteğin mi vardı?"

"Var ya koçum,deniz gözlüm nerede?" yüzüne baktığımda ışıldayan gözlerinin feri sönüyordu yavaş yavaş ve yüzüde ciddileşti bir anda.

"Abi nasıl derim bilmiyorum ama yengenin astımı varmış biz bunu yeni öğreniyoruz ve yenge şuan yoğun bakımda" duyduklarımdan dolayı şoka girmiştim.Nasıl bilmezlerdi kumsal canı pahasına beni oradan çıkarmıştı halbuki.

"Beni deniz gözlüme götür oktay ben o olmadan yaşayamam, kumsal nefesim benim bir insan nefes almadan nasıl yaşar ha söyle bana nasıl?"

"Haklısın abi ama elimizden ne gelirki?" oda haklıydı bir bakıma bende kendimi çok kötü hissediyordum.

"Ne kadar süredir buradayız söyle bakayım" gözlerinde endişe vardı.Bu yüzden telaşla cevap verdi.

"Bugün 1 hafta oldu abi" Ne ne ne,ne diyordu bu çocuk.

"Koçum bir hafta olduğundan emin misin?"

"Oda soru mu bai tabiki eminim başından ayrılmadım ki unutayım" hemen yatakta doğruldum benim deniz gözlümü görmem farz olmuştu o olmadan yapamazdım.

"Oktay beni deniz gözlüme götür kardeşim,hadi hemen" 

"Ama abi olmaz yeni dikiş attılar dikişlerinin açılma tehlikesi var sadece buda değil yeni uyandın yorgunsun dinlenmen gerek illaki"

"Olmaz koçum,ben nefesim olmadan olamam yaşayamam"

"Abi ben sana gitme demiyorum ki git ama şuan sencede pek sırası mı acaba? yorgunsun hele bir dinlen kız kaçmıyorya belki uyanmıştır."

"Eeee haydi o zaman gidelimde görelim hayatımın anlamını"

"Peki abi nasıl istersen" 

"Olmaz koçum,ben onu bir kez  olsun görmeden yaşayamam yalvarıyorum lan ilk kez oda sevdiğimi görmek için bunun başka kaçış yolu yok." dışarı çıktı ve 5 dakika sonra elinde tekerlekli bir sandalye ile geri geldi beni ona oturttu ve ardından deniz gözlümün odasına gitmek için yola koyulduk.Gidip danışmaya sorduk ve odasına ilerledim.İçeriye girer girmez onun soğuk ve solgun olan bi o kadarda buz gibi tenini bu kadar yakından görmeye şahit olmuştum ya buna da şükür diyordum açıkçası.Onu orada cansızmış gibi gördüğüm ilk an elektrik çarpmışa döndüm.O çok kötüydü hemde benim hatam ve alkollü araç kullanmam yüzünden.Ben eğer ona birşey olursa yaşayamazdım.Elimden bişey gelmezdi başka.Oktay beni onun yanına getirdi bıraktı ve sessizce odadan dışarıya çıktı.Başladım konuşmaya şuan yaşadıklarım hissettiklerim hepsini bir bir anlatıyordum.

İNATÇIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin