Seçimler

342 47 22
                                    

Minho bu günü özel yapacaktı. Aklında çok güzel fikirler vardı ve bunların sadece bir fikir olarak kalmasını istemiyordu. Telefonundan Hyunjin'e nedenini bilmediği bir tereddütle mesaj yazdı. Yazdı, sildi; yazdı, sildi. Sonunda sade bir mesajda karar kıldı. Belki biraz fazla sade.

Minho
Selam, nasılsın?

  Birkaç dakika sonra cevap geldi,

Hyunjin-ah
İyi, sen?

Minho
Ben de iyiyim. Bugün boş musun, buluşmak ister misin?

Hyunjin-ah
Olur, nerede peki?

Minho
Ben sana konumu atarım, bir saate orada buluşalım.

Hyunjin-ah
Tamam.

  Minho ikisine de yakın olan bir suşi restoranının konumunu attı ve hazırlanmaya başladı. Kıyafetler denedi, çıkardı; denedi, çıkardı fakat bir türlü seçemedi. Az vakti olduğunu görünce fazla düşünmenin ona fayda etmediğini fark etti ve estetiğine yakışan bir şeyler giydi. Yola çıktı, yürürken kulaklığındaki sözlere takıldı aklı.
"Yalnızsan gel beraber yalnız olalım." diye mırıldandı.  Bu şarkıyı eski erkek arkadaşıyla keşfetmişti. Erkek arkadaşıyla yaşadığı şeyleri hatırladı, ilk başlarda eğleniyorlardı fakat sonradan annesi öğrenmişti ve ayrılmak zorunda kalmışlardı. Daha 14 yaşındaydı Minho ve eski sevgilisi. Annesi Minho'ya çeşitli çeşitli sözler söylüyordu ve hiçbiri doğru değildi.

"Daha çok küçüksün bilmek için!"
"Hayır, Minho! Bu bir seçim ve bunu sen de biliyorsun."
"Daha önce kız arkadaşların oldu, eş cinsel değilsin!"
"İlgi için değişik şeyler yapmayı bırak Minho, bundan sadece sen zarar görürsün."
"Tanrı'm ne hata yaptım bu çocuğu yetiştirirken?"

  Bu sözlerin hepsi Minho'nun canını yakmıştı, aklına gelince tekrar yakmıştı. Bu sözlerin hepsi Minho'nun duyguları ve benliği ile dalga geçiyordu ve bunu annesinden, onu yetiştiren ve çok seven birisinden, duymak özellikle kötüydü. Aklından sildi bu gereksiz düşünceleri, artık ne doğru ne yanlış biliyordu ve annesinin düşünceleri doğruları değiştirmeyecekti.

  Bunları düşünürken Hyunjin ile buluşacağı yere varmıştı, bir yere oturdu ve ceketini yanındaki sandalyeye yerleştirdi. Hyunjin'i beklerken küçük yeşil defterdekilerin değişeceğini umdu.

"Ah, özür dilerim. Biraz geciktim sanırım."
  Hyunjin'i görünce istemsizce gülümsedi,

"Önemli değil, ben de yeni geldim zaten."
  Bunu duyan Hyunjin rahatlamıştı. Oturdu, siparişleri verdiler ve sohbete başladılar. Havadan sudan bahsettiler, siparişleri gelince de yediler. Konuşacak konu bulmakta zorluk çeken Minho, tuvalete gitme bahanesiyle masadan kalktı. Tuvalette, telefonundan hemen internete girip "İlk buluşmada konuşulacak konular" diye Google'a arattı. Pek ilgisini çeken bir şey bulamadı fakat aklına bir fikir gelmişti: dondurma yiyeceklerdi. Kasıma yaklaşıyordu ve soğuktu ama bu onları durdurmadı, gidip dondurma aldırlar. Tabii hesap için küçük bir kavga ettikten sonra. Hyunjin çikolatalı dondurma yedi, Minho ise naneli kalmadığından vanilyalı dondurma yedi. Güldüler, eğlendiler. Biraz geç olmaya başlamıştı ve ekim sonu olduğundan hava erken kararıyordu, gece gibi olmuştu. Yolları sonunda ayrıldı, ikisi de kaldıkları yerlere gittiler.

  Minho içeri girdiği saniye küçük yeşil defteri açıp okumaya başladı.

                                                                           26/10/2019
  Sabah uyandım dersem pek doğru olmaz çünkü uyanmak için uyumuş olman gerekir değil mi? Ve ben gece çok delikli uyuduğumdan sabah zaten uyanıktım. Çok şaşırılacak bir olay değil tabii ama bu seferki farklı kâbuslardı. Belki daha da huzurlu olmamın sebebi de budur, o eski kâbuslardan kurtulmam. Artık yarına karşı umudum, endişelenecek şeyler azalıyor. Annem bana küçükken çok umutlu olduğumdan "Umut" lakabını takmıştı. Beğenmiştim lakin bu takma ad anlamını her geçen gün yitiriyor. Özür dilerim anne, sana daha büyük bir umut olmalıydım.

  Bir şey değişmemişti... Minho doğal olarak üzülmüştü, nerede hata yaptığını bulmak için bugünü gözden geçirmeye başladı. Belki hesap için tartışmamalıydı, belki de daha çok şaka yapmalıydı; bilemiyordu. Aslında bugün Minho'nun yaptığı tek hata, her zaman bir şeyleri değiştirebileceğine inanmasıydı. Evet, ilk gün başarılı olmuştu ama bu her gün başarılı olacağının göstergesi değildi. Bazı günlerin istediği gibi sonuçlanmayacağını fakat bunun, sonucu asla değiştiremeyeceği anlamına gelmediğini bilmeliydi.

   Yediği dondurmanın tadı hâlâ ağzındaydı, çok sade bir dondurma yemişti ama güzeldi. Minho, hayatında bir sürü sade seçim yapmıştı fakat biliyordu ki kesinlikle sade olmayan "seçim"i eş cinsel olmaktı.

                            YAZAR NOTU
Özür dilerim bayağıdır yoktum :( artık daha aktif olmaya çalışacağım. Beğenen ve oy veren herkese çok teşekkür ederim. Sabırla yeni bölüm beklediğiniz için de ayrı teşekkür ederim. Beklediğiniz gibi güzel bir bölüm olmayabilir ama unutmayın lütfen kaç aydır yazmıyorum. Sorularınız, tavsiyeleriniz vb. varsa yorumlarda ya da özel mesaj atarak sorabilirsiniz. İYİ GÜNLER/AKŞAMLAR/GECELER HERKESE

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 28, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sewer 「hyunho」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin