~2

83 13 4
                                    

"Hyung!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hyung!"

Donghyuck, Sicheng'in kolunu şiddetle dürterken oldukça halsiz görünen beden kolunu kendine çekmişti.

"Rahat bırak beni Dong."

"Ama hyung! Yuta hyungun eline bir şey olmuş galiba baksana bi!"

Sicheng duyduğu ismi sindirmek için bir süre bekledikten sonra kafasını kaldırdı yavaşça. Tek eliyle montunu çıkarmaya çalışan Yuta'yı gördüğünde ise doğruldu hafifçe.

Yuta üzerindeki şişme montun sıkışan fermuarını tek eliyle açmaya çalışırken sinir krizi geçirmemek için kendini zor tutuyordu.

"Gidip yardım edeceğim."

Sicheng ayaklanan Dong'un kolunu tuttu ve onu durdurdu.

"Dur. Sinirli."

Yuta, sessiz bir küfürle diğer elini de fermuara atmış ve fermuarı çekiştirirek kopartmıştı. Dong ve Sicheng endişeyle kendisini izlerken, o gözlerini kapatıp bir süre sakinleşmeye çalışmış ardından montunu çıkarıp askıya asmıştı. Girişte duran bedenlerin varlığından haberdar olmasına rağmen selam vermedem kütüphanenin içinde kaybolmuştu.

Donghyuck, Yuta'nın arkasından bakarken ağzının içinde bir şeyler gevelemeye başlamıştı.

"Onun için üzülüyorum Hyung..."

Fakat Sicheng'in bütün dikkati gözden kaybolan Yuta'nın kanlı sargısındaydı.

"Doyoung önemli bir şey değil demişti oysa... Neden kanadı ki?"

"Efendim?"

Donghyuck, kendi kendine mırıldanan hyunguna baktı.

"Bir şey mi dedin Hyung?"

Sicheng, koluna dokunan Dong ile kendine gelirken başını olumsuz anlamda salladı ve sahte bir gülümseme yerleştirdi dudaklarına.

"Görev dağılımı listesi sende mi diye soracaktım."

Donghyuck aklına henüz gelen şeyle ağzını kocaman açtı. Sürekli bir şeyler unutup dururdu.

"Ben sana demeyi unuttum değil mi?"

Sicheng, tek kaşını kaldırdı. Yine neyi unutmuştu?

"Ne?"

"Bugün yılbaşı hazırlıkları için işten erken ayrılacağım. Ailemin yanına gitmem lazım."

"Ne?"

Donghyuck saatini kontrol ederken hızla askılığa yönelerek montunu alıp giyinmiş ardından cebindeki not kağıdını Sicheng'e uzatmıştı.

"Bayan Hyun bugün için yapılması gerekenleri sabah ayrılmadan önce not etti buraya."

Sicheng, kağıdı alıp okurken yüzünü asmıştı.

"İyi de, bunlar çok fazla."

Kapıdan çıkmadan önce beresini takmaya çalışan Dong omuz silkti ve hızla ayrıldı kütüphaneden.

"Üzgünüm hyung!"

"Pekâlâ..."

Kafasını dev raflara çevirip iç çekti.

"Yuta'yı bulsam iyi olur."

25

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

25.11.2019

18.11

Yoruldum. [yuwin]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin