O kahvaltıdan 1 gün geçmişti ve yine okula gitmek için hazırlanıyordum.Annem telefonumu geri vermiş ve bir daha bu türden bir kavgayı duymak istemediğini oldukça açık bir şekilde belirtmişti.Odamdaki banyoya girip hızlı bir duş aldım.Bugün keyfim yerindeydi.Mutlu hissediyordum sanki birşey olacakmış gibi.Gülümsedim.Yüzüme en etkili peelinglerimden birini yapıp odamı topladım ve peelingin süresi bitince banyoya girip yüzümü yıkadım.Yüzüm ışıl ışıl parlayınca yeniden gülümseyip saçlarımı maşa yardımıyla saçlarımı dalgalandırdım.Spreyle tamamlayıp makyajıma geçtim.Göz kalemi çekip eyelinerimi de kusursuz bir şekilde sürdüm ve hafif çok az miktarda far sürüp parlatıcımla tamamladım.Odama girip kot şortumu,beyaz uzun converselerimi ve yarım beyaz bodymi giydim.üstüme yarım açık renk kot ceketimi geçirip beyaz çantamı koluma taktım ve merdivenlerden neredeyse yuvarlanarak indim.Annem ve babam kahvaltı yapıyorlardı ve görünürlerde sevgili abim Mert yoktu.Annem ve babamı öpüp kahvaltıya geçtim.
-Günaydın kızım
-Günaydın anne de Mert yok mu?
-Abin demek istedin herhalde canım ? diyerek tek kaşını kaldırdı.
-Anne sadece aramızda üç yaş var ve ben asla Mert'e ''abi'' diyerek onun götünü kaldırmam diyecektim ki sözümü yarıda kesip şirince gülümsedim.Annemin en çok kızdığı şey küfürdü ve pek kurallara uyduğum söylenemezdi
-Canım abiciğim yok mu?
-Yok bir arkadaşı mı ne gelmiş onla birlikteler ama evde takılırlar heralde
Gözlerimi devirdim.Bu çocuğun tüm arkadaşları tipsizdi.Göz zevkim gidiyordu anlayacağınız.Hani çıkıcağım yok da insan kesiyor yani.Kesmek önemli.
Doyduğumu anladığımda kalkıp annem ve babamla vedalaşarak hizmetçinin kapımı açmasını bekledim ve açtığında gülümseyerek kapıdan çıktım.Kapının arkamdan kapanma sesi duyulduktan sonra arabama kadar vakit öldürmek için telefonumu çıkartıp verandadan indim.2 basamak kalmıştı ki sert bir bedene çarpmam bir oldu.Haliyle refleks olarak onun demir gibi kolları belime benim de kollarım boynuna dolanınca sinirle kaşlarımı çatıp sert bedenin sahibine döndüm.Döner dönmez çatık kaşlarım düzeldi ve midemde birşeyler kıpraşmaya başladı.Sert karnını hissediyordum.O değilde sen bu kasları yapmaya üşenmedinmi cici çocuk? Neyse çatık kaşlarım düzgün bir hal alırken o mükemmel yüzüne bakmayı kesip kendimi sinirle geri çekip kaşlarımı yeniden çattım.
-Önüne baksana ya!?
AFERİN GERİZEKALI! NAPTIN AMK NE GÜZEL ÇOCUĞUN KUCAĞINDAYDIN İŞTE! YAPIŞ BAKIYIM YENİDEN ÇOCUĞA GERİZEKALI ADA!
Alaylı bi şekilde gülüp beni süzdü.Yanındaki Mert'in varlığını yeni farketmiştim.Telefonuyla uğraşıyordu salak.
-Sanırım bunu benim söylemem gerek güzelim?
GÜZELİM? NE ? BANA GÜZELİM DEDİ DUYDUNUZMUU AYY :)
-Her neyse.Dudağımı ısırıp Mert'e baktım. En son telefonumu karıştırdığı gerçeğini onun üstüne atıp ceza almasını sağlamıştım.Şirince gülümsedim.Mert'in bakışları sinsileşirken aralarından sıvışıcaktım ki Kaslı çocuk önüme geçip yolumu kapadı.Elini uzatıp tebessüm etti.
-Ayaz ben
Çocuğu şöyle bir süzdüm.Burdan bakınca kızların hayran olduğu geleneksel tek gecelik ilişkilere önem veren bi tipe benziyordu.O değilde iki dakkada çocuk hakkında senaryo yazdım.Neyse sakinim.
Elimle elini ittirerek gülümsedim.
-İsmini bilmene gerek yok.Ayrıca bana çarptın ama sorun değil :)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Seviyorum.
Humorİlk aşklar yalan mıdır hep?Herkes ilk aşkıyla evlenip hayatı boyunca mutlu olacak kadar şanslı olabilir mi? Tam aradığınız aşkı bulduğunuzda,yaşadığınızda,hissettiğinizde ve mutlu olduğunuzda,herşeyin yalan olduğunu öğrenip tüm duygularınız susuz ka...