Bu gün yeni okulumda ilk günüm olacaktı. Biraz endişeli bir o kadar da heyecanlıydım.Annemin işi yüzünden
Ankara'ya taşınmak zorunda kalmış-
tık Ankara'ya ilk gidişimdi. Akşam güzel bir uyku çektikten sonra sabah babamın bana :
"Hadi kızım kalk saat 7.30 oldu."
demesiyle uyandım. Yüzümde hafif bir gülümseme ve şaşkınlıkla birlikte babanma :
"Baba annem nerede?"dedim. Çünkü 8 yıldır beni annem uyandırırdı sabahları okula götürmek için. Babam ise şöyle cepladı:
" Kızım annen işe gitti. Yeni işine artık 6.30' da gidip akşam 8.00' de gelecek."dedi. Beni bir anlık da olsa bir üzüntü kapladı artık sabahları annemin sesiyle uyanamayacaktım ama olsun babam vardı yanımda.Yataktan kalkıp okul için hazırlandım ve babamın ilk defa benim için kendi elleriyle bana hazırladıklarını yedim. Birlikte okula doğru yol aldık. Okula gittiğimde bütün 8. Sınıfların gözü benim üzerimdeydi çünkü beni okulda ilk kez görüyorlardı. Babam benim kaydımı yaptırdıktan sonra bana el sallayıp gitti bende müdür yardımcısı ile birlikte yeni sınıfıma gittim ilk dersleri fen bilimleriydi. Benim en sevdiğim derslerden biriydi fen deri. Ayrıca başarılı olduğum bir ders. Fen öğretmenim, siyah kıvırcık saçlı, uzun boylu bir kadındı. Beni ortanın 3. sırasına oturttu. Yanımdaki arkadaşıma adını sordum. Bana sessiz olmam gerektiğini ve kısık bir sesle adının Sıla olduğunu söyledi ve bende ona önce:
"Neden sessiz olmam gerekiyor? Benim adım da Asena bu arada." dedim. Şaşırdı ama soruma cevap ver-
medi. Neler olduğunu hiç anlamamıştım sonradan derse geçti hoca. Hocanın adı Selin' di. Dersi anlatırken çok ciddiydi. Bana baktı ve hafifçe gülümsedi, ama yüzündeki ciddiyeti hiç bozmuyordu. Konuyu bilip bilmediğimi sordu. Ben de bildiğimi söyledim. Ardından sınıfa dönüp ünitenin en önemli sorusunu sordu sınıf çok sessizdi, sorunun cevabını biliyordum ama bir an içime bir şüphe düştü acaba yanlış mı diye düşündüm kendi kendime. Ama sonradan kendimden emin bir şekilde parmak kaldırdım bütün sınıf şaştı kaldı, onlar bana şaşkınlıkla bakınca ben daha çok şaşırdım ve endişelelendim sanki biri bana şaka yapıyor gibiydi ama gerçekti. Hoca bana söz hakkı verince cevabı ayrıntısıyla anlattım. Sonra Selin hoca da bana şaşkınlıkla baktı. Ben neye uğradığımı şaşırdım. Selin hoca ile birlikte yaklaşık 50 kişi bana bakıyordu sessizliğe bürünmüş bir şaşkınlıkla. Hoca bana :
"Aferin Asena 100 aldın." dedi gülümseyerek. Bütün sınıfın şaşkınlığı sinire dönüştü. Ben daha şoktan yeni çıkmışken herkesin bana, bilmediğim bir nedenden dolayı sinirlenmesi benim moralimi bozdu. Sonunda teneffüs zili çalmıştı. Sınıftan bir kişiyi gözüme kestirdim ve neden herkesin bana sinirli olduğunu sordum. Aldığım cevap karşısında büyük bir şaşkınlıkla kendimden gurur duydum. Çünkü Selin öğretmen bu okulun en uzun süre görev yapan öğretmeni ve çok sinirli biriymiş. 23 yıldır hiç kimse onun dersinden yazılı notları dışında 100 alamamış. Benim 100 almama bu yüzden sinirlenmişler
meğer.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağlamam Zaman Aldı 😔
Teen FictionKüllerinden yeniden doğmak için, önca kül olması gerektiğini öğrenmeye çalışan bir kızın hikayesi... 🍀"Ağlayamıyorum. Neden diye soran olursa ; Serçeler ağlayınca ölürlermiş. Ben onu bir serçenin gözyaşı kadar sevdim..." 💜