son pişmanlık

5.bölüm

Gaye ağlamaya devam etmiş ve uyuya kalmıştır. Ateş ise gayeyi yatıştırmak amacıyla hem saçını okşamış ve güzel sözler söylemişti.

Ateş'den

Gayeye sarılıp acısını dindirmek istemiştim ama o daha fazla ağlamaya başladı onu kendimden ayırıp koltuğa oturdum gaye gitmek için adım attığında kolundan tutup yanıma otuturdum ve kafasını göğsüme yasladım ve saçını okşayıp,güzel sözler söyledim en son gayenin nefesinin düzene girmesiyle uyuduğunu anladım. Kalktım ve kucağıma alıp odasına götürdüm o ara telefonum çaldı arayana baktığımda hiç iyi bir şey soylemiceni anladım gayenin üzerini örtüp odadan çıktım be kendi odama geçip telefonu açtım

Fahra'dan
Abimin beni odama göndermesine biraz sinirlendim ama onları sesizce izledim abimin Gayeye sarılması güzel sözler söylemesi çok hoşuma gitti. Abim ilk defa benden sonra başka bir kıza sarılıp ona önem vermesi bana göre abim gaye'den ölümüne aşık olduğunu gördüm ve sevindim aslında çoğu kız kıskanırdı ama bu ben isem durum değişir biraz daha burda durup izledim ve odama çıktım ve yatıp uyudum.

Yazar'dan
Fahra'nın yatmasıyla Ateş'de salonda tek başına oturup olanları düşünüyordu hava kararmaya başlamıştı ateş yavaşça yerinden doğrularak sehpanın üzerine bıraktığı sigarasının içinden birtanesi alıp dudaklarının arasına yerleştirdi ve yakıp içmeye başladı. Ateş camın önünde oturup dışarısını seyrederken gök gürlemesiyle yukarıdan gelen çığlık arasında fazla fark yoktu hemen yukarı çıkıp sesin geldiği odaya girdi yerde karanlığın hâkim olduğu bir yere çökmüş ve ağlayan gaye beklemiyordu.
G:yaklaşma bana. Dokunma lütfen ben seni istemiyorum yaklaşma yaklaş...
Ateş gayenin söylediklerinden hiç birşey anlamamış ve gayenin yanına çöküp onu kaldırmıştı gayeyi yavaş adımlarla yatağın yanına kadar getirip onu yatağa yatırmıştı. Ateş yorganı gayenin üzerine örterken bir şey farketti ve hemen ışığı açtı. Gaye ışığın açılmasıyla biraz olsun kendine gelmişti. Ateş gayenin yanına geçip oturmuştu gayenin giydiği kısa kolu sayesinde kolunda bulunan yara kolayca görünüyordu.

Ateş' den
Gayenin kolundaki yara dikkatimi çekti sanırsam az önce kolunu biryere çarptı yada çizdi her neyse banyoya gidip sağlık kutusunu elime aldım ve yanına gittim koluna baktığımda kısa kısa bulunan ama derin olan çizikler bir yere çarptığının bir göstergesiydi yavaşça kanayan yerleri temizledim ve tentürdiyot sürüp sardım sonra sağlık kutusunu çalışma masasına koyup çıktım. Odama gittim. Bu gün sevgilim dediğim kadını öldürücektim. Neden diye sorarsanız beni aldatıyormuş fahişe ismi nazlı ve can diye birisi ile beni aldatmış. Hemen üzerimi giyinip evden sesizce çıktım fahra benim gittiğimi anlasın istemiyorum bu yüzden evin yakınlarında olan depoya gitmeye başladım.

Yarım saat sonra;
Depodan çığlık sesleri gelmeye başlamıştı ki adamım aydın işe başladığını anladım. Depoya giriş yaptığımda sandalyeye kelepçelenmiş bir can ve ameliyat masasına yatırılmış bir nazlı beklemiyordum beni görünce nazlı daha çok ağlamaya başladı salak. Konuşmak yerine yavaşça harakete geçtim elime siyah eldivenlerimi geçirdim sonra neşteri aldım ve cana doğru ilerledim. Karşımda acı çeke çeke hayatına son veren can ve onu gözyaşları içinde izleyen nazlı neşteri yere bırakıp yanına gittim. Ellerini ve ayaklarını çözdüm. Kıyamadım ona daha doğrusu karnında taşıdığı minik bedene son bor kaç gün içinde doğum yapıcaktı ve bebek bana ait değilse bile ona kıyamazdım onu masadan kaldırdım eldivenleri çıkarıp birine verdim. Nazlıyı evine götürmek yerine bize getirdim.

Yazar'dan
Eve varan iki genç yorgundular ateşin evden çıktığı ve girdiği saat farkı çok fazla yoktu ateş nazlıyı kendi odasına götürüp dinlenmesini belirtip kıyafet alıp çıktı. Herşeyden habersiz kabuslar içerisinde uyanan gaye terlediği için duşa girmişti ateş ise gayenin kaldığı odaya girip baktığında duşta olduğunu anladı üzerini değiştirip yatağa yatmıştı o sırada şu sesi kesilmiş ardından beş dakika içerisinde banyonun kapısı açılmıştı saçları ıslak olarak örülmüş üzerinde kalpli pijamalarıyla yatağa doğru ilerlemişti. Ateşi fark bile etmemişti yatağa yatıp arkasını dönmüştü ki gördüğü kişi ile çığlık basacakken ateşin ağzını kapatmasıyla atamadı. Ateş sadece olanları yarın sabah kahvaltıda anlatacağını söyleyip uyumasını istedi gaye hemen arkasını ateşe dönüp uykuya daliyorduki ateşin söylediği sözlere ve sarılmasına bile birşey demeden derin bir uykuya daldı

Bir gün sana geri dönsem beni tekrar severmisin bana eskisi gibi aşkla bakar mısın...
Sen beni aydınlatan güneş oldun nen ise sana gece oldumda geceyi sen aydınlatmadınmı? Gözlerin gözlerime aşkla baktığında kalbin yerinden çıkacak gibi atmadımı? O gözler senden başkasına haram demedinmi...

Sevgilerle okumaya .