Love YourselfあУооииιε

☮Love Yourself☮/21

Yoongi yorgundu. Yaklaşık bir ay boyunca sevdiği kadının hafızasında kendisine ait tek bir anı getirmek için çabalıyordu. Yapabileceği her şeyi yapmıştı. Ona mesajlar atmış, kafelere, eğlence merkezlerine götürmüştü. Ancak elde ettiği tek şey, Jennie'nin yüzünde oluşan küçük bir tebessümdü.

Şimdi ise kampüsten çıkmış, Han Nehri'nde oturmuş etrafı izliyordu. Yorulmuştu Min Yoongi. Hem de çok fazla. Önce ona hayat veren kadın, sonra da ona sevgisini veren kadın ellerinden kayıp gitmişti sanki.

Derin bir nefes aldı banklardan birine oturdu. Temiz havayı içine çekerken, bir yandan da batmak üzere olan güneşi izliyordu. O sırada yanına biri oturdu, takmadı. İçmeyi çok sevmediği ancak stresini bir nebze atan sigarasını içmeye başladı.

"Neden şu zıkkımı içiyorsun?"

Tanıdık ses ile hızla kafasını yana çevirdi Yoongi. O gelmişti. Tüm güzelliğiyle karşısında bekliyordu sevdiği, aşık olduğu kadın.

"İçme şunu!"

Jennie hızla Yoongi'nin elini itti ve sigaranın yere düşmesini sağladı. Yoongi sinirle Jennie'ye baktı, sertçe ayağa kalktı.

"İçip içmemem seni hiç mi hiç ilgilendirmiyor Jennie Kim. Tanımadığın insanlara karşı hep böyle mi davranırsın sen?!"

Yoongi sinirle bağırdığında, Jennie irkilmişti. Bu kadar tepki vermesini beklemiyordu doğrusu.

"Evet, önemli. Ama yabancılar değil, sensin önemli olan!"

Jennie dolan gözleriyle ona baktı. Artık bunu sürdüremeyecekti.

"Yoongi ben-"

Kızın sözleri, dudaklarına konan kiraz dudaklar olmuştu. Aşkı onu büyük bir özlemle öperken, gözünden bir damla yaş firar etmişti.

Dudakları ayrıldığında Jennie sevdiğinin kulağına fısıldadı.

"Seni uzun süre unutabilmem ne mümkün, Min Yoongi?"