18.bölüm

1.4K 89 15
                                    

Sabah Suga'nin o mükemmel kokusuyla uyandım, fark ettim de kokusu limon gibiydi.O hala uyuyorken fırsattan istifade edip onun o mükemmel yüzünü inceledim. Her şeyi ile mukemmelin otesindeydi nasıl bu kadar masum gorunebilirdi uyanıkken hiç şimdiki gibi masum olmuyor, tamam biraz masum olabilirdi ama bana karşı.Hâlâ onu izlerken bir anda gözlerini açtı ve ben korkumdan yataktan aşağı dusecegim zaman Suga hemen kolumdan tutup kendine çekti ve düşmekten son anda kurtulmuş oldum.

"Dikkat etsene kızım, az daha ben tutmasam yeri opuyordun" diye küçük bir çocuğu azarlarmis gibi beni azarladı, azarladigi için suratim asildi.

"Ya tamam öyle demek istemedim, özür dilerim." Dedi ama ben onu umursamadim ve yataktan kalkıp hasta terliklerini giyip ayağa kalktım.

"Nereye?" Cevap vermedim. Öldürücü bakislarimi ona yolladım ve tuvalete yöneldim.Işimi hallettim, odaya girdim.Suga hâlâ yatakta uyuyordu. Ne bu uyku aşkı arkadaş insan değil koala resmen.Uyansin diye yalandan oksurdum ama duymadı, yeniden oksurdum yine duymadı. Kutup ayısı diye mirildandim.

"Seni duydum." Ne beni duymusmuydu? Az önce okadar oksurdum ama duymamisti ve şimdi mırıldanarak kutup ayısı dediğimi duymuştu.

"Aferim, çık odadan." Dedim sertçe.

"Neden?"

"Uzerimi degistircem"

"Değiştir " Ya mal mi bu,

"Senin yanında mı değiştireyim?"

"Olur, hem gözlerim bayram eder" dedi sırıtarak.

"Terbiyesiz, çık odadan yoksa tecavüz ediyorlar diye bagiririm"

"Bagiramazsin "

"Emin misin? "

"Evet bagiramazsin." Demek öyle bagiramam ,sen görürsün kutup ayısı.

"İmdaaaaaaaaatttttt, yardım ediiiinnnn tecavüz ediyorlaaaaarrrr" diye bağırmaya başlayınca hemen yataktan kalktı ve ağzımı kapattı,

"Sus,sus çıkıyorum " dedi ve elini ağzımdan çekip dışarı çıkınca kahkaha patlattim. Kapı aniden açılınca yerimde zipladim.

"Bunun intikamını çok pis alicam, sen görürsün " dedi ve çıktı. Ne olur ne olmaz diye kapıyı kilitledim, odadaki dolaba yöneldim kapakları açtım giyebilecek birşeyler varmı diye. Birkaç parça eşya vardı, bunlar benim olmasa da bu hasta kıyafetleriyle kalmamak için mecburen giyeceğim.Dolaptan siyah ince kazagi ve buz mavisi esofmani alıp giyindim. Saclarimi cantamda olan tokayla dağınık topuz yaptım, iyi bari ayakkabilarim vardı, siyah spor ayakkabilarimida giyince hazırdım. Kiyafetler bol gelsede idare edecektim, esofmanin iplerini sıktım, resmen çuval gibi oldu.Oda dan çıktım Suga koltukta uyuyordu gözlerimi devirmemek için kendimi zor tuttum ama başaramadım ve gözlerimi devirdim, adam her yerde uyuyordu koala resmen ya.

"Suga kalksana, çıkış işlemlerini yaptir " dedim ama duymadı. Offff bir insanın uykusu bu kadar derin olamaz ya, aklıma gelen fikirle pis sirttim ve Suga nin kulağına doğru egildim,

"Sugaaaaaaa" diye bağırdım, ben bağırınca korkuyla uyandı ve küfür etmeye başladı.

"Siktir, ne bagiriyon kulagimin dibinde kulağımı siktin. " gibi bundan daha beter küfürler etti. Karşı tarafta oturan teyze sinirlendi ve elindeki bastonu Suga nin kafasına geçirmeye başladı.


"Seni terbiyesiz senii" diyerek Suga ya vurmaya devam etti, onların haline kahkalarla gülerken Suga zorla teyzenin bastonundan kurtuldu ve kafasını ovusturarak yanıma geldi bana 'bittin kızım sen ' bakışları attı ama hiç umursamadim.

"Ne oldu, ne istiyorsun?" Diye kizginlikla sordu.

"Hadi çıkış işlemlerini hallette biran önce gidelim çok sıkıldım 2 aydır burdayım, zaten hastaneleri sevmem." Dedim.

"Tamam, sen bekle şurada " dedi ve yanimdan ayrildi bende koltuklara oturdum suga nin gelmesini beklemeye basladim.

5dk sonra ellerinde kağıtla geldi.

"Onlar ne?"

"Sana alınacak ilaçlar " dedi kısaca.

"Suga"

"Ne var?" Dedi sertçe,

"Ergen gibi tiripmi atacaksın ?"

"Tirip attığım falan yok"

Bu halleri sırf kulağının dibinde Suga diye bağırıp sonra da ettiği kufurlerden sonra teyzenin bastonla vurmasından mi kaynaklaniyordu.

"Ne diyeceksen çabuk de bir an önce yurda seni bırakıp şirkete gideceğim. " dedi.

"Şey  işin yoksa birlikte kahvaltı yapmaya gidelimmi diyecektim ama senin işlerin varmış " dedim.

"Evet işlerim var, yurtta yaparsın, belki sonra." Dedi ve kalkmam için işaret etti. Böyle davranması cidden çok kalbimi kırdı, o kadar seslendim ama o beni duymadı.

Hastaneden çıktık ve Suga 'nin arabasına bindik. Yanına oturmadim, arka koltuğa oturdum, o da bu duruma itiraz etmedi ve arabayı çalıştırdı. Radyodan çalan şarkı ağlama ma sebep oldu aslında bu şarkının çalması iyi de oldu çünkü ağlamak istiyordum ve durduk yere aglayamazdim, burnumu çektiğimi duyunca dikiz aynasından baktı,

"Neden agliyorsun?"

"Hiç bu şarkıda her zaman ağlarım " diye yalan söyledim çünkü bu şarkıyı ilk defa şimdi dinliyordum. Hiç birşey söylemedi.

30 dk sonra yurdun önünde durunca arabadan indim ve yurda doğru yavaş yavaş yürüdüm o da gaza yüklenip gitti.

Açtım ama Suga sağolsun istahimi yok etti ve odama ciktim, uzerimi değiştirmeye bile gerek duymadan hemen yatagima girdim ve ağlamaya kaldığım yerden devam ettim. Sadece bagirmistim neden bu kadar buyutuyordu ki o beni hastanede tersledigi zaman fazla uzatmadim ama o küçük çocuk gibi bana kusmustu sanırım. Yatagimin yanındaki komodinden peçete alıp burnumu sildim ve uykuya daldım.

BTS'İN 8. ÜYESİ BİR KIZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin