Çilekli Süt bxb -Tex-

»»--->9<---««

Armağan: Atış zamanın varsa soyunma odasına gelir misin?

Atış: Şey tabi

[Atış'ın anlatımı]

Telefonu cebime sokup ayaklandım.

"Nereye?"

Yamaçın sorusuyla ona bakıp gülümsedim. Son günlerde benle daha çok takılıyordu.

"Tuvalete"

Kafa sallayıp Woo Sang ile konuşmaya devam etti. Woo Sang okulumuzda ki değişim öğrencilerinden biriydi ve aşırı tatlı bir kızdı. En alt kata erkek soyunma odasına girdim. Oda da tek Armağan vardı. Onun yanına oturdum. Bana döndüğünde tabiki de görmeği beklediğim şey gözleri ağlamaktan kızarmış bir Armağan değil di...

"Armağan iyi misin?"

Elimi omzuna koymuştum.

"Atış...sana sarılabilir miyim?"

Cevabı kollarımı onun boynuna sararak vermiştim. Ellerini belimde birleştirdi. Kafasını boynuma gömdü. Boynumdaki ıslaklığı fark etsem de ona ağlama diyemedim. Demek ki öyle bir şey olmuştu ki bu koca adamı ağlatıyordu.

"Annem..."

Nefesim kesildi bu 4 harfli kelimeyi ne zaman duysam ağlamak istiyordum.

"Vefat etti...."

Bir anda hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlayınca bende kendimi tutamadım ve ufaktan ağlamaya başladım.

"Babam desen yüzünü gördüğüm yok... Kimsesiz kaldım Atış"

Saçlarından öptüm.

"Ben varım ya Armağan..."

Daha şiddetli ağlamaya başlayınca ne yapacağımı şaşırdım.

"Yoksun işte gideceksin sende ben gene kendi üzüldüğümle kalıcam"

Ben ne yapacağımı cidden bilmiyordum. İçimde Kamere hâla aşık olan taraf onu hemen şimdi bırakıp gitmemi, ama iyi olan tarafım onunla ilgilenmemi istiyordu.

Ve bende iyi olan tarafımı seçtim tabi.

- - -

Ben, Woo Sang ve Armağan benim evime gidiyorduk. Woo bana çok iyi gelen sayılı insanlardandı ve sanırım dostum olmuştu.

"Yaa Atış ablanı çok merak ediyorum"

Bozuk türkçesi ile konuştuğunda acayip tatlı oluyordu. Armağan benden biraz uzakta yere bakarak yürüyordu. Woo'nun kulağına yaklaştım.

"Bu gece birilerinin moralini yerine getirmemiz gerekiyor"

Woo, Armağanı kast ettiğimi bildiği için gülümseyip kafa sallamıştı. Evin kapıdını çaldığımızda ablam açtı ve gülümsedi. Gözleri bir ara Woo da takılı kaldı. Woo ile boylarımız aynıydı. Yani aşırı kısaydık ve ablamla Armağan yanımızda dev gibi oluyorlardı. İçeri girsekte Woo ağzından salyalar akıta akıta ablama bakıyordu.