1

29 1 0
                                    

Tanrı,herkese irade ve güç vermiştir.Ancak bu güç sadece belirli kişilere bahşedilmiştir.Bazıları bu gücü iyilik için kullanırken bazıları ise sadece kendi içindeki şeytana uymuştur..

Peki ya siz?Siz içinizdeki şeytana mı yoksa elinizdeki iyilik için mi bu gücü kullanırdınız?

Sabah yüzüme vuran güneş ile uyandım.Saat 6 sularıydı.Yatakta doğrulup bir kaç saniye kendime gelmeye çalıştım.Mükemmel olmayan hayatı elimi koymuş gibi bulmuştum.Sonradan değişeceğine inansamda bu pek mümkün olmamıştı..Özellikle de otoriter bir babanız varsa.

_
"Amerika'ya gideceksin dediysem gideceksin!"

"Baba lütfen!Burda da okul var!Hemde bir sürü.."

"Jeon Jungkook!Kes sesini ve eşyalarını toplamaya başla!"
_

18 yaşına gelmiş olsanız bile her şey ailenizin kontrolü altında oluyor.Her şeye karışacaklarını sanıp sizi kısıtlıyorlar.Bunları bizim iyiliğimiz için yaptıklarını söylüyorlar.Her defasında.Ama bu,egolarını tatmin etmek için sözlerini geçirme çabasından başka bir şey değil..

Yaptığım kahveden bir yudum alıp bugün sunacağım proje üstünde son dokunuşlarımı yaptım.Okul projeleri,ailevi durumlar,kişisel problemler..Bunların hepsi üst üste binince sırtınızda 100 kiloluk bir çanta taşıyormuşsunuz gibi geliyor.Bu baskı arttıkça çökmeye başlıyorsunuz.

"Lanet olsun!"

Bardaktaki kahve sunum kağıdının üstüne döküldüğünde ufak çaplı bir şaşkınlık geçirdim.Hızlıca masayı silip,berbat olan kağıda baktım.Yeniden yazmam gerekecekti ve benim sadece 1 saatim vardı.

Hızlıca bir kağıt alıp,tekrardan yazmaya başladım.Göz ucuyla saate baktığımda -hazırlanma süremi içine katmazsak- 1 saatim vardı.1 saatte nasıl yetiştirebileceğimi düşünürken,bilgisayarı açıp boş bir sayfaya yazmaya başladım.

Yaklaşık yarım saat sonunda bitirip,fotokopisini çektirdiğim kağıdı dosyama koyup hızlıca evden çıktım.Koşar adım otobüs durağına yetiştim.Akbil basıp boş bir koltuğa oturdum.Camdan dışarıyı seyretmeye başladım.Seul'un havası bu aralar çok iyi değildi.Yağmur yağıp duruyordu.Hava bugün de çok iyi görünmüyordu.Her an yağmur yağabilirmiş gibi,kâra bulutlar havadaydı.

Fakültenin önüne geldiğimde hızlıca otobüsten inip sınıfa gittim.Ders başlayalı yaklaşık 10 dakika olmuştu.Sınıfın kapısına hafifçe tıklatıp kapıyı açtım.Hocanın ve sınıfın bakışları bana döndü.

"Nerdesin Jungkook?Ders başlayalı kaç dakika oldu.."

"Üzgünüm Bayan Sarah.Projem üzerinde çalışırken zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.Fark ettiğimde geç olmuştu"

"Umarım güzel bir proje hazırlamışsındır Jeon.."

Gülümsedim ve sırama geçip dersi dinlemeye başladım.

_

Ders bittiğinde açlıktan karnımın guruldamasına dayanamamış kafeye inmek için bahçeye çıkmıştım.Kafeden atıştırmalık bir kaç şey alıp bir masaya oturdum.Bilgisayarımı açıp internette gezinmeye başladım.

"Vay vay vay kimler varmış burda"

Yanımdaki sandalye çekildiğinde,kafamı kaldırarak kimin geldiğine baktım.

"Jeon Jungkook okulun inek çocuğu"

"Kim Taehyung benimle uğraşma.."

"Belki de seninle uğraşmak hoşuma gidiyordur..?"

Yeni bir seri ile geldim.Umarım beğenirsiniz keyifli seyirler^^


complete me 🎐 | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin