Elindeki salatalık tabağını masaya koyduktan sonra ellerini birbirine sürterek camın önüne doğru ilerledi.
Uyanalı iki saat olsa bile güneş kendini yeni yeni belli ediyordu.Kışa geçmişlerdi demek ki tam anlamıyla.
Akşam olanları hala aklı almıyordu.
Karanlıkta yüzünü göremese bile silüetinden kadın olduğu çok belliydi.
Niye bir kadın ondan parasını böyle çok istesindi ki ?
Yaptığı son işlerin çoğu baltalanmıştı. Büyük ihtimalle de hepsini dün akşam gördüğü ve elinden kaçırdığı kadının işiydi.
Sokağa giren araba ile izini kaybetmişti ancak çıktığı pencerenin yanında kolundan kopan bilekliği bulmuştu.
Elini cebine sokup ip parçasını sıktı.
Kafasını yana eğerek derin bir nefes verdi.
Elbet bulacaktı.
"Abi,kahvaltıdan önce kahve içmek ister misin ?" Azer gelen ses ile gülümseyerek arkasına döndü. Ceylan'da o sırada sofraya sucuk tavasını koyuyordu.
"Yok Ceylan'ım.Sen git camız gibi uyuyan abini kaldır da sofraya oturalım." Ceylan gülerek kafasını salladı ve merdivenlere doğru yöneldi.
Azer de daha fazla düşünmenin kimseye bir faydası olmadığından mutfağa geçti.Seyhan ve anası Fadik Sultan karıncadan farksız olarak hızla çalışıyordu.
"Benim yapabileceğim bir şey var mı ana ?" Fadik etrafa bakarak gözüne ocaktaki çaydanlığı kestirdi.
"Şu çaydanlığı götürüver oğlum sofraya tamamdır.Hazır her şey." Azer çaydanlığı sofraya taşıyıp yerine oturdu.
Anası ve kardeşleri el birliği ile döşemişti yine sofrayı.
Merdivenlerden gelen tıkırtılar ile oraya baktı. Önde Ceylan arkada daha pijamalı duran huysuzluğu yüzünden buram buram akan Yılmaz aşağı indi.
"Siz yapsaydınız kahvaltıyı ben kalkınca ederdim." Azer sahte bir sinirle baktı.Gece geç gelmişlerdi eve, kendisi uyumadığından dinçti belki ama Yılmaz'a da hak vermiyor değildi.
"Kahvaltı hep birlikte yapılır Yılmaz. Sonra istiyorsan git uyu yine." Yılmaz masaya yanına oturduğunda alayla güldü.
"Ya Azer Ağa,kesin uyurum." Azer kafasına bir şaplak atarak güldü. Baltalanan işlerden sonra kahvaltıyı yapıp direk işe girişiyorlar ve kafalarını kaldırmadan gece yarısına kadar çalışıyorlardı.Buna rağmen bir türlü çıkamıyorlardı işin içinden.
"İyi hadi uyu bugün." Yılmaz ellerini karnında birleştirerek ayağa kalkıp huzurda durur gibi kafasını eğdi.
"Teşekkür ederim Azer Ağa hazretleri" dediğinde sofradaki kardeşleri de güldü. Fadik ana elindeki kaymak tabağı ile geldiğinde çocuklarının gülen yüzleriyle içi huzurla doldu.
Zor değildi işte.İmkansız hiç değildi. Oğlu Azer'in düştüğü bataklığın kendileri için olduğunu bilse de bir tane daha evlat vermek istemiyordu toprağa.
Herkes kahvaltısını arada bir gülüşerek yaparken göz göze geldiler Fadik ana ve Azer.
Azer artık gözünden tanıyordu anasını.Ne demek istediği de kitap okur gibi belliydi zaten kara gözlerinde.
Lokması boğazından yırtarak geçti resmen Azer'in.
Fadik ana zorlamak istemeyerek başka bir muhabbet açmış, çocuklarını güldürmüştü.
Ancak Azer için kahvaltı bitmişti. Etrafında konuşulan konuları kulakları duyuyordu ancak beyni algılamıyordu.
Anası ona her böyle baktığında içi aynı babasını kaybettiği gün gibi yanıyordu.
Çok çaba göstermişti kardeşlerini bu işten uzak tutmak için ancak becerememişti işte.
Babası onları bırakıp göçtüğünde daha 14 yaşındaydı.Babasının yokluğuna alışamadan başlamıştı daha her şey.
Günler geçerken eldeki son para suyunu hızlı bir biçimde çekmişti. Ev halkı aç olduğundan uyuyamaz halde gelince Azer için gerçek dünya yüzünü göstermişti.
Okulunu da bıraksa,her türlü işte gece gündüz de çalışsa eline geçen para günlük olarak idare ediyordu ki zaten bu kalabalık ailesi için yeterli bile değildi.
Hızlı ve seri bir biçimde eline para geçmeliydi ve bunu da uyuşturucu taşımakla elde edebileceğini öğrendiğinde hiç düşünmeden kabul etmişti.
Bırak kardeşlerinin yakın akrabalarının bile uyuşturucu kullanmasına hiçbir zaman izin vermemişti Azer.
Taşıdığı kişilerin de bir kardeşi, çocuğu olduğunu biliyordu ancak Azer bunu ailesinin yaşamaya devam edebilmesi için yapmak zorundaydı.
Herkes bir şekilde yaşamak zorundaydı,Azer de yaşatmak..
Sonraları eli rahat etse bile çekilmek öyle kolay değildi bu işlerden.
Bir kere denemişti ancak kalabalık olan ailesi yeterince ortadaydı zaten. Ailesi ile sınanmaktansa devam etti hep.
Bir gün birini korurken ötekine eli uzanamayacak,onu kurtaramayacak diye ödü kopuyordu.
Sofrada oturan ailesine göz attı.
Yedi kardeşi kalmıştı hayatta.
Yılmaz,Seyhan,Ceylan buradayken diğer dört kardeşi memleketlerinde kalmış orayı idare ediyordu.Anası da zaten bugün yarın döneceğim ben diye başlardı söylenmeye.
Ablası daha ergen bile değilken intihar etmiş,Azer'in bir boy ufağı Savaş'a da Koçovalılar kıymıştı.
Çok sevdiği memleketinden de bu yüzden ayrılmıştı Azer.
Kardeşini öldürdüğünü inkar eden ancak istediği kan parasını çıkartıp veren Salih Koçovalı'dan bir can alacağı vardı.
Ancak son duyduğu habere göre hapishaneye girmişti.Hatta sadece o değil Çukur dedikleri mahallenin sözü geçen büyüklerinin çoğu içerideydi.
Biraz düşündükten sonra Çukur'dan uyuşturucu geçirmenin son derece sağlam iş olduğunu görmüşlerdi. Çünkü ne dikkat çekiyordu ne de polis çok sık arama yapıyordu.
Gözden ve gönülden tamamen uzaktı. Mahallenin güvenliği şu an içeride olanlar tarafından sağlanıyordu.Yani mahalle bomboştu.
Uyuşturucu tedarikçisi için bulunmaz bir geçiş güzergahıydı Çukur.
Ancak işleri basit bir kadın tarafından baltalanmasaydı..
Arama sınırlarını Çukur ile kesmişlerdi çünkü o mahalleyi avucunun içindeki çizgiler kadar bilmeyen birisi ellerinden bu kadar çok kaçamazdı.
Her sokağın sonu çıkmazdı neredeyse.İşte şimdi yakaladık derken öyle yerlere sokuyordu ki onları,asla yakalanmıyordu.
Kendileri yakalayamadıkça da başka bir yol aramaları gerektiğini fark ettiler.
Onlar yakalayamıyorsa,o yakalanırdı.
Son seferde önüne bir yem koymuşlar gelmesini beklemişlerdi ancak sonuç yine kaçması ile sonuçlanmıştı.
Azer'in şaşırdığı nokta ise artık ölüsüne bile razı olduğu hırsızın kadın çıkmasıydı.
Hangi kadın kendi isteği ile böyle bir ateş çemberine girmek isterdi ?
Derdini bilmiyordu ancak basit bir sebep olmadığını anlamıştı artık Azer Kurtuluş.
Ve onun için ölmekten başka bir çıkar yol gözükmüyordu.
Tüm İstanbul..
Bir adım gerisindeydi artık.
![](https://img.wattpad.com/cover/209343910-288-k314811.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Çukurdan Çıkar
Ficción General'Lütfen.. Beni bu çukurdan çıkar.' #AzKar #KaracaKoçovalı #AzerKurtuluş