AŞK VE İNTİKAM

#Bırak Beni#

Multimedya: Yiğit (gülüşü harika😍)
İngilizce dersini zar zor atlatmıştım, kurs vardı ama kalmayacağım. Acaba Atakanı beklemeden gitsem ne yapardı,
ama söyledi canımı yakarmış(!) ...
Neyse en fazla ne yapabilir ki, onun gözünde korkak gözükmemek için okulun kapısında beklemeye başladım. Nerdeyse okul boşalmıştı , Yiğit hoca kapıdan çıkınca ilk bana baktı ,ben de ilgilenmiyormuş gibi sağa sola bakındım. Kaşlarının çatıldığını hissedebiliyordum, birini beklediğimi anladığında tek kelime etmeden arabasına bindi ve gitti...

___________________________

Sonunda Atakan bey teşrif ettiler .

-" Bana burda beklememi söyleyen de sensin geç kalan da "

-" Bak ... Bak bide trip atarmış " deyip gülümsedi. Bu çocuk harbi salak hakaret etsen bile gülüyor ...

Etrafımda normal insan yokki
Hadi deyip siyah Audi R8 model arabayı gösterdi dibim düştü demiycem çünkü aynından beyazı bizim garajda vardı arada kullanıyordum ama yürümek hep  daha cazip geldiği için pek kullanmıyordum.

-"Nereye gidicez? "
-" Bin şu arabaya " sinirlenmesini istemeyiz değilmi arkadaşlar
Sözünü ikiletmeden arabaya bindim keşke Berklerle eve gitseydim, ama yok o zaman bizim eve gelirdi o hiç olmazdı. Arabaya binince tek kelime bile etmeden arabayı sürmeye başladı.
-" Neden aşkıma karşılık vermiyorsun? " Bir an afalladım ama hemen toparlanarak
-"Çünkü istemiyorum " deyip gözlerine baktım , sabır dilercesine yukarı bakıyordu. Araba aniden fren yapınca öne doğru sendeledim az kalsın kafam torpidoya çarpıcaktı. Şaşkınca bakışlarımı Atakan'a çevirdim direksiyonu öyle bir sıkıyordu ki parmak uçları bembeyaz olmuştu.

-" Bana karşılık vericeksin anladın mı !" Diye bağrınca, pardon kükreyince korkmuştum. Arabanın kapısını açmaya çalışacağım sırada kolumu tutup kendine çevirdi o an neden yaptım bilmiyorum ama -"İmdat " diye bağırdım ama iki saniye sonra susmak zorunda kaldım çünkü Atakan dudaklarıma kapandı ne kadar itmeye çalışsamda olmuyodu ,şaçlarımı çekiştiriyordu sonunda tutmak için kendimi zorladığım gözyaşlarımı serbest bıraktım...

Kapının açılmasıyla Atakanın dışarıya çekilmesi bir oldu , yumruk sesleri ve Atakanın acıyla bağışlarını duyunca koltuğa biraz daha çekildim , korkuyla gözlerimi ve kulaklarımı kapattım .Benim tarafımdaki kapı açılınca korkum daha da arttı kolumu sertçe çekip , dışarı çıkardı ve peşinden sürüklemeye başladı , korkudan  gözlerimi hala açmamıştım.

-" Bırak beni ... Bıraksana " deyip kolumu kurtarmaya çalıştım adam önüne döndüğünde ufak çaplı bir şok yaşadım

-" Hh ...hocam! " sesim titremişti ama umursamadım üzerime doğru gelince refleks olarak geri geri gittim

-" Ne işin var lan, senin bu saatte burda ! "... İstemsizce Atakan'a baktım yüzü kanlar içindeydi ve  iki tane takım elbiseli adam ( korumalar ) onu siyah bir minibüse taşıyorlardı.

-" Cevap ver lan bana ! " Önüme dönüp,hızla yaşlarımı sertçe sildim ve sesimi yükselterek

-" Sizene , sizi ilgilendirmez" bu saçma  cümleden sonra mümkünmüş gibi daha çok sinirlenip arabaya ard arda tekmeler attı.

-"Lan ben sana dokunmaya kıyamazken o seni öptü lan öptü !" Deyip bu sefer yumruklamaya başladı bense hocanın dediklerini anlamaya çalıştım

-"sana kıyamazken...? " bu kelime sürekli beynimde yankılandı, daha sonra Yiğit hocaya döndüm oda ne dediğini anlayınca bakışlarını kaçırdı.

Şimdi ne yapıcaktım?

Yorum ve oy atmayı unutmayın 😊

Kelime sayısı:444

♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️✨♥️♥️♥️♥️