Buzlarla buluşturduğu içkisini yudumlarken dünden beri içini kemiren o olayı düşünmeden yapamıyordu Jimin.O adam kimdi ve neden Jimin'i kurtarmıştı üstelik başına bir şey geleceğini nereden biliyordu.Sabaha kadar uyumadan bunları düşünmüş ama mantıklı bir açıklama bularak kendini tatmin edememişti.Üstelil bugün aklını karıştıran başka bir olay istemiyordu.Akşam üzeri aradığı adamında bulunduğu bir parti olacaktı ve bu partide uyuşturucu,kumar vs her şey bulunacaktı, bu durum onu biraz rahatsız etsede içindeki o iyi Jimin'i bu iş bitene kadar bir kenar bırakmış.Kalbinin en derininde yatan o karanlık Jimin'e bürünmüştü.Yerinden kalkarak banyoya doğru adımladı.Gözlerini kapattığında yıllar önce sevgilisiyle yaşadığı anılar aklına geliyordu.Onu çok özlüyordu ve her özlediğinde eli kalbine gidiyordu.Elini her kalbine koyduğunda sevgilisininde elini tutmuş gibi hissediyordu bir çok kişi bunu saçma bulsada Jimin buna inanıyordu çünkü eğer birini kalpten seversen ve onu kalbinde taşırsan nerede olursan ol o senin yanındır.
Duştan çıkıp üstüne partiye yakışır bir şeyler geçirdikten sonra saate bakmak için telefonuna yöneldi saat "17:15" gösteriyordu.Saatler geçtikçe içindeki o intikam hisside büyüyordu sanki.Elindeki bilgiler yetersiz olduğu için son gelen ve adamın vucüdü ile ilgili olan bilgi Jimin'in bir hayli işine yaramıştı.Tek yapması gereken bulunduğu masadaki adamların arasında kolunda silah olanı bulmaktı.Bu konuda kendine güveniyordu.Arabasında yerini aldığında oraya gitmek için hazırdı.Yolda giderken sokaklarda da göz gezdirmeyi unutmamıştı.Burası gerçekten güzel geliyordu ona ve aklından geçirdiği tek şey Taehyungunda burada olmasıydı ama o kalbindeydi.
Partinin olacağı yere vardığında arabadan inmiş ve arabayı valeye teslim etmişti.Küçük olan etrafta duran bir kaç kadının dikkatini çekmişti bile.Hepsi hayranlıkla bakıyor ve akıllarından "Kim bu" diye geçiriyor gibi duruyorlardı.Jimin adımlarını girişe yönelttiğinde oldukça ilgi çekici ama bir o kadar da sade olan salonda gözlerini gezdirdi oturcağı masa "7" numaralı masaydı.Gözlerini biraz daha gezdirdiğinde yanına usulca yaklaşan çalışan
"Hangi masaya geçiçektiniz efendim" dediğinde,
Jimin yüz ifadesini bozmadan
"7" demişti sadece
"Buyurun bu taraftan" demişti güler yüzlü garson,Jiminde yardımına karşı hafifçe gülümseyerek cevap vermişti.
Masadan biri "Hoşgeldin küçük" dediğinde Jimin sert bakışlarını o yöne çevirmişti.Jimin sakinliğinden ödün vermeyerek "Hiç şu sözü duydun mu?" demişti.
"Hangi sözü"
"Boy değil işlev önemli" demiş ve "Hadi başlayalım beyler ne bekliyorsunuz" diyerek eklemişti.Jimin'in söylediği söze karşı Uzun boylu ve oldukça heybetli adamın yüzü asılmış ve susmuştu.Oyuna kendi aralarında başladıklarında her elden sonra bir kişi daha katılıyordu.Fakat asıl oyun 7. kişi geldiğinde başlayacaktı.Jimin oyuna devam etsede gözleri etrafta silah dövmeli kişiyi arıyordu.
"Evet 7. kişide katılacak birazdan beyler,hazırmısınız?" dediğinde Uzun boylu adam,Jimin "Her zaman" diyerek yanıt vermişti.Dakikalar sonrada beklenen kişi geldiğinde Jimin kafasını kaldırmış ve adama bakmıştı aklından "Maske mi?" düşüncesi geçmişti.Kendini saklayacak kadar ne önemi olduğunu düşündü ve aklına anında dünkü o maskeli adam gelmişti "bu ikisi aynı kişi olabilir mi" diye düşünsede,düşünce içinde olduğunu masaya belli etmeyerek devam etti.Adamı biraz incelediğinde sadece gözlerinin göründüğünü farketmişti.Her ne kadar gözlerine bakmasını beklesede bakmamıştı karşısında duran adam.Bir göz kapağı diğerinden farklı olarak iki kapaklıydı.Bu benzerlik ona ölen sevgilisini hatırlatmıştı.Ama biliyordu ki o ölmüştü.Düşüncelerini toplayıp oyuna tekrar odaklandığında.Oyuna bir el kaldığında Maskeli adam elindeki tüm kartları kullanıp masaya bir çırpıda bırakmış ve oyunu kazanmıştı.Fakat bu oyunda iki kazanan vardı Jimin bulmuştu.Maskeli adam elindeki kartları masaya savurduğunda bileğinde olan silah dövmesi göze çarpmıştı.
"İşte seni buldum" diye fısıldamıştı Jimin dudaklarının arasından.
"Evet beyler benden bu kadar,şeytanınız bol olsun" diyerek zengin kalkışı yapmış ve dakikalar içinde gözler önünden kaybolmuştu bile.Jimin hızını almayarak masada kalkmış ve adamı takip etmek için yönelmişti.Arabasını getirmesi için valeye işaret verdiğinde.Arabasına atlayarak önden giden siyah aracı takip etmişti.Bulduğu için mutluydu ve şimdi sadece bir işi vardı "Onun hayatına son vermek."
Siyah araç takip edildiğini anlamış olacak ki hızlanmıştı ve buna karşılıkta Jiminde hızını arttırmıştı.Adeta otobanda birbirlerini kovalıyorlardı.Yolun ilerisinde bir çatal vardı ve o çatal ormana doğru yöneliyordu.Siyah araç oraya yöneldiğinde Jimin de yönelmişti.Aralarında mesafe gittikçe azalıyordu.Yolun nereye gittiğini bilmeden takip ediyordu Jimin onu tek istediği şey ona ulaşmak ve can almaktı.Öndeki araba biraz yavaşladığında Jimin bundan yararlanarak arabanın önüne kırmıştı arabayı.Elindeki silahın kilidini açarak arabadan inmiş ve siyah aracın rönüne geçerek silahı oraya doğrultmuştu.
"Arabadan in" dediğinde bir süre beklemişti fakat kimse inmemişti.Jimin'in içinde hüzün ve öfkeyle karışık sinir onu daha da ele geçirmiş ve bu sinirle "Şu lanet arabadan in,kaçacağın bir yer yok.Yolun sonu" diyerek Bir el ateç açmıştı havaya ve iki elini yana sallayarak belirtmişti.Arabanın kapısı açıldığında Siyah maskeli adam oldukça soğuk kanlı bir şekilde Jimin'e doğru yaklaşmıştı.
"Senin yerinde olsam sakin olurdum" demişti maskesinin altından
"Sakin mi olayım,bunu mu istiyorsun sen benden.Sen benim sevgilimi aldın,her şeyimi aldın ve sakin olayım öyle mi" demişti.Saatler önceki Jiminden eser yoktu sanki gözlerini alev bürümüş bir şekilde bakıyor ve silahı maskelinin kafasına dayıyordu.
"Bence arkana bakmak isteyeceksin"
"Sen benimle oyun mu oynuyorsun he lanet herif"
"Sen bilirsin" demişti maskeli,soğuk kanlığı daha fazla sıkıyordu canını.Elindeki adamın yıllarca ona yalvardığını ve özür dilediğini hayal etmişti ve şimdi karşılaştığı şey onu deliye çevirmişti.Uzun boylunun ensesini tutarak bedenini arka tarafa çevirdi.
"Sen.."
Buraya kadar gelen mükemmel insan sana minnettarım.Bir sürçülisan ettiysem affola.
Adım Nur Vmin'le Mutlu Kalın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yuanfen °Vmin°
FanfictionPark Jimin, O bir seri katil değil ama aşkı ve intikamı için öldürmeye hazır biriydi. O gün en güzel elbisesini giyindi. İntikamı için en cesur haline büründü. Kimden intikam aldığını bilmeden, en cesur halindeydi. Kim Taehyung, O sevdiği için herke...