11. BÖLÜM

28 4 10
                                    

Başlama saatini yazabilirsiniz.

Bugün günlerden pazar...

Kalkıp elimi yüzümü yıkayıp aşağı inip masaya oturup masadaki kahvaltılara gömülmeye başlamıştım.

"Sanada günaydın kızım"

Mutfağa indiğimde direk masadaki kahvaltılıklara odaklanıp, yemeye gömüldüğüm için anneme günaydın deme zahmetine girmemiştim

"Günaydın annişko"

Annem karşımdaki masadan kalkıp tezgaha doğru yönelmişti

Telefonumun sesiyle kahvaltımı etmeyi bırakıp telefonu elime almıştım,

Gelen mesaj tabiki Deniz'e aitti.

Deniz: Günaydın

Ada: Daha gün aymadı istersen git biraz daha yat, oğlum günaydınımı kaldı saat 13:05

Deniz: Sen anca bu saatte kalktığın için o yüzden dedim yani

Ada: Tamam be, noldu yine ne isticen

Deniz: sen beni kendinle karıştırdın galiba, özledim bende yazdım aaaaa

Ada: he he tamam

Deniz: Asıl konumuza gelelim saat kaç seni almaya geliyim

Ada: Nediyon be

Deniz: Unuttunmu gerçekten Ada

Ada: Neyi

Deniz: Al işte gerçekten unutmuş

Ada:Oğlum çıldırtma söylesene

Deniz: Hani biz bir günü birlikte geçircektik ya

Aaa al işte ben onu tamamen unutmuşum

Ada: Bugün mü?

Deniz:Yok ya seneye

Ada:Tamam olur

Deniz: Ada

Ada: Efendim

Deniz: Ada

Ada: Efendimm

Deniz:Tamam Ada 5 dk. İçinde aşğıda olmasan eve gelip alırım seni artık yapıcak birşey bırakmadın

Deniz: Bay

(Çevrim dışı)

Ada: Dur 5 dk. Ben nasıl hazırlana bilirim

Ada: Hey sana diyom

Of be napcam şimdi kaçsa mı? geldiğinde beni bulamaz kapıyı çalar çalar gider

yukarı çıkıp üstümü değiştirip annem ben çıkıyorum "arkadaşlarla buluşucaz" diyip evden çıktım.

Kapının önünde beklerken 5 dk. sonra gelmişti,

Deniz her zaman dakikti her hangi bir saat, dakika belirlenmişse hemen olurdu zamanında geçksede 1,2 dakika gecikirdi 

Çünkü Deniz ne bekletilmeyi nede beklemeyi sevmezdi.

Arabaya binip emniyet kemerini takmıştım.

"Nereye gidiyoruz başımın belası"

"Süpriz"

"Hiç merak etmiyorum ama neyse"

Yalann çok merak ediyorum nereye gidicez acaba,

20 dk. Sonra arabadan inmiştik

İndiğimizde  yer göl etrafı çimenlik olan güzel bir yerdi.

Arabanın arkasından sepet çıkarıp gölün kenarında bir yere birşey serip oturduk.

"Piknik yapmaya mı geldik?"

"Evet"

Aa piknik mi? Romatizime bak ya djndndnf.

Etrafta bizden ve göldeki örneklerden başka kimse yoktu.

Deniz sepetin içinden yiyecek birşeyler çıkartıp, bardağa da meyve suyu koyup bana uzatmıştı.

"Sağol"

"Afiyet olsun ben yaptım"

"Eminim sen yapmışsındır he he inadım inadım"

"Yapamaz mıyım?"

"Yapamzsın"

"Doğru tespit pravo"

Tabiki de annesi yapmıştı, yani onun yemek konusunda becerisi pek yoktu da

Bir ara uzun suskunluktan sonra Deniz bu sessizliği bozmuştu.

"Ada niye biz bir şans daha vermiyorsun"

Biran dediği şey boğazımı düyümlemişti öksürüp karşılık verdim.

"Beni bir daha...


Acaba Ada nede dicekti dım dım...

Gerisi diğer bölümde ummarım beğenmişsinizdir.

Seviliyorsunuz❤







HAYAL KIRIKLIĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin