TUTKUNUN TEHLİKELİ TONU (+18)

28.BÖLÜM "APTALLIK VE UYANIŞ" (+18)

Uyarı: Bölümde +18 cinsel içerikli sahneler bulunmaktadır. 18 yaşından küçüklerin okumaması önerilir!

###

Tam kapıyı açmaya yelteniyordu ki Haldun, Şahika içerden seslendi. "Haldun! Bir gelir misin?" Haldun, ne yapacağını şaşırdı. Kapının önündeki kişiye rezil olmamak adına oldukça sesli bir fısıltıyla, "Ne oldu bebeğim?" diye sordu. Şahika, "Karın, mesaj atmış, gelde şuna bir cevap ver!" diye bir açıklama yapmıştı. Haldun, oflayıp, "Kapıya sen bak, o zaman."

O yukarı çıkarken, bornozunu giyinmiş Şahika aşağıya iniyordu. Komidinin üzerindeki telefonu eline alıp, mesajı açtı. "Bizim Sanem; Demir'i bir villaya giderken görmüş, Zekeriyaköy civarlarında. Yine bu, manken bir kıza gidiyor olmasın?" Haldun, cevabı anlamlandırmaya çalışırken, çelik kapının açılma sesi doldu kulaklarına.

"Merhaba?" diyordu Şahika. "Merhaba." Bu... Bu... Bu ses oğlunun sesiydi. Az önce az kalsın bornozuyla beraber oğluna kapıyı açacaktı. "Bizim villada elektrikler kesikte; size de sormak için gelmiştim, elektrikleriniz kesik mi diye ama... Görünüşe göre değil. Acaba, bizim yardımcı olabilir misiniz? Belki siz elektrikleri getirmemiz için ne yapmak gerektiğini biliyorsunuzdur." Evet, bu kesin Demir'in sesiydi. Şok içinde oturduğu yatakta, kala kaldı adam. Şahika ise cevap vermekle meşguldü o sırada. "Benim de buraya taşınmam birkaç hafta önce oldu. Yani ne yapılır bilemiyorum. Çok üzgünüm. İsterseniz bize gelin. Yarım saat sonra falan gelir elektrikler." Hayır! Dedi Haldun içinden haykırarak. Gelemez!

Demir, kibar teklifi, oldukça saygılı bir şekilde reddetti. "Yok, hayır. Biz bekleriz. Teklifiniz için teşekkür ederim." Kadın da kibarlıkla karşılık verdi. "Ne demek... Peki siz bilirsiniz o zaman." Demir iyi geceler dileyip kapının önünden ayrıldıktan sonra da Şahika, kapıyı kapatıp çıktı yukarı.

"Yan villada elektrikler kesikmiş. Ne yapabileceğimi sordu ve ben de daha burada yeni olduğumu söyledim." Erkeğinin dudaklarına tutkulu bir öpücük bıraktı, neden sonra Haldun'da ki garipliği fark etti. "Bebeğim, ne oldu sana?" dedi Haldun'a ciddi bir surat ifadesiyle bakarak. Haldun ani, ayağa kalkıp, pişmanlık duyacak bir şey yapmış edasıyla, "O gelen çocuk, benim oğlum!" dedi.

Şahika, neye uğradığını şaşırdı!

***

Demir, villaya geldiğinde elektrikler hala kesikti. Fakat; Ayça akıllık edip, hem kombiyi kapatmış, hem de onlar ışık olur, ısı olur diye şömineye odun atmıştı. "Ben hallettim." dedi gülümseyip Demir'i dudaklarından öptü ve soymaya başladı. Oğlan, "Sen çok akıllı bir kadınsın!" diye karşılık verdi Ayça'ya. Yatağın içinde libidosu tavan yapmış Selin, "Ya, ben?" diye sordu. Selin'e doğru ilerleyen Demir şimdi tamamen çıplaktı. "Sen de şok seslisi bir kadınsın." Selin, bu yeteneği pek mehtap bulmamıştı. Ayrıca, şu an kendini bir aptal gibi hissediyordu. Onu camdan atıp, bebeğinin ölümüne sebep olan bu adamın altına yatmak; bir yandan canını yakıyor, bir yandan da çok zevk veriyordu. Aptallık ondaydı...

Seksten önce komşunun yaptığı açıklamayı onlar söyledi ve artık iş başına düşme vaktiydi. Zaten şömineyle halletmişlerdi ışık meselesi. "Ama bizim burada, ateşimiz çıkar." dedi Selin işveli bir şekilde. Demir'e azgın bir boğa gibi atıldı adeta üstünde. "Ben, ateşini söndürürüm yavrum! Sen merak etme!" Kızın içine girmesiyle beraber Selin'in attığı çığlıktan gaz alıp; Ayça Demir'in kalçalarına tokat attı. "Ahh!" Bu hareket Demir'in hoşuna gitmişti. Selin'i domaltıp, kalçasından becermeye başladığında, Ayça'yla öpüşüyordu. Selin ise, Ayça'nın göğüslerini yalamakla meşguldü.

Sıcak, ihtiraslı ve şehvet dolu; ıslak ıslak bir sevişme yaşanıyordu villada. Selin'in dakikalar önce dediği şey de gerçekleşmişti. Bedenleri ter içinde, ıslak ıslak seviliyorlardı.

Demir, bu sefer Ayça'yı altına alıp, kadınlığını yalamaya başladığında; Selin'de Demir'in kalçalarını yalıyordu. İnlemeler, birbirlerine karışırken; bütün pozisyonlar deneniyordu. Kaç saat oldu, bilinmiyordu. Kızlar kaç defa orgazm olmuştu, ama Demir; boşalmak bilmiyordu bu iki güzel kadın arasında. Hep daha fazlasını istiyordu. Taa ki, iki kadında onun aletiyle ileri geri oynayana kadar. Demir, yatak çarşaflarının üstüne öyle bir aktı ki... Çarşafın üstüne dökülen şeyi görmeyenler, süt dökülmüş zannedebilirdi. Büyük ve hayvansı bir iniltiyle yatağa attı kendini. Kızların ikisi de; biri sağına, biri doluna olmak üzeri yanına yattı.

"Hah! Çok... Çok iyiydi!" dedi Ayça. Selin de Ayça'ya hak verdi. Demir ise hiç istifini bozmuyordu. İkisi de Demir'e baktı. "Güzeldi..." dedi. Kızların ikisi de 'Sadece 'güzel' miydi?' edasıyla baktılar Demir'e. Demir, cevap vermedi. Oysa ki, oda daha önce hiç bu kadar iyi bir grup seks yapmamıştı. Hatta, uzun zamandır bu kadar iyi bir şekilde, 'geldiğini' hatırlamıyordu.

Selin, Demir'i incelerken, yanındaki komodinin üzerinde duran telefonunun titrediğini duydu. Acele etmeden telefonu eline alıp, mesajın kimden geldiğine bakmadan, açtı. Ardından, mesaj açıldığında; Emirhan'dan gelen bir mesaj olduğunu gördü. Mesajı okudu.

"Sen evde yoksun sanırım. Evden kalan eşyalarımı da aldım. Çıkıyorum evden. Ayrıldık ve bir daha birlikte olmayacağız ama uzun bir birlikteliğimiz oldu. Bu evi sana bırakmak istiyorum. Her ne kadar bana ihanet etmiş bir tarafın olsa da, diğer tarafının beni hala sevdiğini biliyorum. O yüzden benden, sana kalan bir hatıra olsun istedim. Hoşça kal güzelim."

Selin, şok içinde yanındaki Demir'e baktı. Emirhan'la kendisini ne hale getirmişti, aptallık etmişti. Hata ondaydı. Sinirle ayaklandı, o ayaklandığı için, Demir de ayağa kalktı ve Selin'den hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaştı. Koca bir tokat! Acı veren, sert bir tokat!

Selin, kendine, yatakta yatan Ayça'ya, Demir'e baktı. Üçü de çırılçıplak, aynı yatakta... Kendisinden (kendisinden ayrıca, çünkü hala Emirhan'a ihanet etmeye devam ediyordu) ve onlardan, tiksindi.

###

28.BÖLÜM SONU

***

Herkese merhaba;

Sizce Selin ne yapacak!

Sınır; 5K, 50 yorum, dilediğiniz kadar oy... Herkese tutkulu geceler. Hoşçakalın.