Bazen öyle anlar vardır ki hayatımızın dakikalar içinde değişeceği aklımıza gelmez.Mesela beş dakika önce oturup televizyon izlerken beş dakika sonra ölmemiş gibi aniden değişir hayatımız birdenbire ve biz kaderimize boyun eğmekten başka bişey yapamayız.
Benim hikayemde böyle başladı ansızın,hiç beklenmedik bir anda.Öyle masum öyle saf ve bir o kadarda yaralı...
🌠 🌠 🌠Okul bahçesinden içeri girdim ve birbirinden heyecanlı iki kankam duruyordu karşımda.Birseyler anlatmak istiyorlar ama heyecandan anlatamıyorlardı.Ama ben bunlara dayanacak kadar sabırlı değilim.
-Ne olduğunu açıklayacakmısınız artık?
Naz söze başladı:
-Kanka üst sınıflardan bir çocuk var çok yakışıklı gel sanada gösteriyim.-kanka kuzey arka kapıdan geliyo sonra gösterirsin.
Masum pinçik bakışlarımı gönderdim hemen naz'a.
Ama o bu numarama kanmayacak kadar akıllıydı.
-sen kuzeyi hep görüyorsun ama ben onu sadece çıkışlarda görebiliyorum biraz insafli ol lütfen.
Aslında bir kerecik kankam için kuzeyi görmeden yapabilirdim.Tamam dedim.
Hep beraber on kapiya dogru ilerlerken zilin çalmasıyla anı şekilde gözlerimizi merdivene diktik.
Naz birden heyecanlandı.-Bu çocuk işte bakın geliyoo.
-naaz o benim kankam emir.
Elifin konuşması üzerine ikimizde ağzımız açık elife bakıyorduk.
Çocukta gitmişti ben kuzeye bakmak icin bahçeye giderken arkamdan geldiler.Kuzey arkadaşlarıyla bankta oturuyordu.
Ben ona bakmaya bilr kıyamazken,saçına değen rüzgarı kıskanırken ben onun umurunda değildim."Bazen herşeyi saklamak en iyisidir saçma bir şekilde başlayan bu hikayemden önce iki yakın arkadaştık şimdi iki uzak yabancı.
Böyle bir kısır döngüde hep varya kuzeyinde sevdiği bi kız var."Zeynep"
Ben onu nasıl seviyorsam o da zeynebi öyle seviyor.
Aslında kuzeyi sevmeye baslamam çok saçma başlamıştı ve bir anda saçma bi aşkım içinde bulmuştum kendimi ama artık bende biktim bu oyundan kuzeye olan duygularıma ne ad vermeliyim?
Aşk mı?sevgi mi?yoksa sadece reddedilmenin verdiği takıntımı ona olan hislerim neydi bilmiyorum uzun bir zamandan beri onu seviyorum.Okuduğumuz İstiklal Marşından sonra derse girdik dersin ortalarında kafama atılan dilinin nerden geldiğini anlamaya çalışırken çok geçmeden Naz'dan geldiğini anladim.Emiri gördüğünü belli eden hareketler yaptiginda istemsizce gülümsedim,heyecanlandım.Aslinda tatlı bi çocuğa benziyordu.Nihayet teneffüs zili çalınca ve Cocugun okul sınırları içinde olduğu anlaşılınca elifi gönderdik hemen konuşmadı için.
Onlar konuşurken biz heyecanla onları izliyorduk."Belkide o gülüşü gördükten sonra yenildim ona."-Eeene konuştunuz?
-öyle havadan sudan işte?
-Nasıl havadan sudan sevgilisi yokmu bu çocuğun?
-Hayır sevgilisi yok.Onlar konuşurken ben onları uzaktan izlemeyi tercih etmiştim o yüzden konuşmadım.Elif hemen atladı.
-Kantine gidelim acıktım.
Hiç doymuyorduki zaten.
🌠 🌠 🌠
Evin kapısını açtığımda evden gelen mis gibi yemek kokusuyla tarifsiz bi mutluluk kapladı içimi çok acıkmışım.
Anneme sarıldıktan sonra odama çıktım okul kıyafetlerinden kurtulup pijamalirimi gitdim telefonunuda aldım ve koltuğa oturdum.Galiba telefona bakarken gülme huyumdan vazgecemicem.
-Hayırdır şu kimle konuşuyosun böyle gülecek kadar.
-kimseyle konuşmuyorum anne bakınıyorum öyle.
Annem öyle olsun bakalım dedi ama yüzündeki onayı anlamıştım.
Kuzeyi sevdiğimin 348.günü ben ina olan aşkımın günlerini sayacak kadar aptalca seviyorken onu o daha çok aptal yerine koyuyordu beni.
Artık bunun bi sonu gelmemelimi?
Duygularıma isim veremediğim hislerime ihanet etmek korkutuyor beni. O kadar saf ve temiz severken ben.Artık bi sonunun gelmesini istiyordum.
Annemin seslenisiyle kendime geldim hırkanı giyip masayı hazırlamak icin anneme yardım ettim.Birdenbire emir geldi aklıma bunca ay boyunca kuzeyden başkası gelmemişken bu akla şimdi noluyor?Bu darmadağın düşünürlerken kurtulup masaya oturdum.-prensesim iyimisin solgun duruyordum.
-Iyiyim babacım yorgunum biraz.
-öyle olsun bakalım.
Hemen elif naz ve benim olduğum grubumuza yazdım.-kızlar ben artık sıkıldım,Ben artık kuzeyi sevmek istemiyorum duygularıma bi anlam veremiyorum aşk değil sevgi degil takıntı gibi bişey oldu artık yoruldum.
Çok geçmeden hep aktif olan elif yazdı.
kanka ben sana hep söylemiştim ama dinlemedin zaten hiç tam olarak sevmedinki onu,takıntı o senin icin.Bende evet dedim ve konuyu kapattım canım çok sıkkındı.Peki olur olmadık zamanlarda emirin aklıma gelmesi sanki aklım karışık değilmiş gibi o aklımı daha fazla karıştırıyordu.
Yatağıma girip yatmak en doğrusuydu,odama çıktım ve kendimi uykunun sağlam kıllarına teslim ettim.
🌠 🌠 🌠
Uykumda bile kendimle savaşıyordum.
Ne bilmek istiyorumki ben, kuzeyi sevmek istemiyorum arkadaşım değilmiydi o zaten,peki ya emir?
O çocuğu daha 2 gün omce görmemişmiydim neden kafamı böylesine karıştırmıştı o.
Onu gördüğümden beri her aklıma gelişimde neden kalbimin sıkıştığını hissediyorum??
Kuzeyi unutuyomuyum yoksa?Emir neden böyle o zaman??
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çıkmaz sokak
Teen FictionBazen öyle anlar vardırki hayatımızın dakikalar içinde değişeceği aklımıza gelmez. Mesela beş dakika önce televizyon izlerken beş dakika sonra ölmemiz gibi aniden değişir hayatımız birdenbire ve biz kaderimize boyun eğmekten başka birsey yapamayız. ...