gitmek zamanı gelmişti
ben hala oradaydım
anlamsızca duruyordum
göç var dediler ve
göçtüler onlar
bavulları ellerinde
bir tek ben kalmıştım artık
tükenmiş bu şehrin caddelerindegiden en son trenin
ardından el sallamayan bendim
herkes yelken açarken yeni umutlara
ben gerçek olmayan hayallerimin karanlığında
yitmeyi seçtimgirilecek onca ev boştu
oturulacak onca kafe terk edilmişti
çalgılar sessiz
cümleler yüklemsiz
yalnızlık bahtıma zerk edilmiştiyürümek
böyle bir şehirde anlamsız olsa gerek
bu şehir
başka birine rastlanılmayacak kadar terkedilmiş
her yerde yalnızlık
önümde, arkamda, sağımda
en çok da sol yanımda
gerçi ben
bu şehir kalabalıkken de yalnızdım
etkisi yok yani
boş caddelerin, sokakların, evlerin
kulağımda tükenen bir melodi
son kez çalıyor şarkısı, sevenlerinburada kalmayı seçen bendim
kimsesiz kaldım
ve içime yöneldim
yüreğimin en derinlerinde
arkadaşlarıyla oynamayı özleyen
bir çocuk buldum
meğer ben bozmuşum oyununu
sayemde
bütün güzellikler terk etmiş onu
mutluluk da neşe de
şimdi o çocuk terk ediyor beni
sustum
lakin ölüyorum bir köşede
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zamansız Duygular Şairi
PoetryHamdık, piştik, olduk mu? Hamdık, piştik ama olamadık maalesef. Çünkü hamlığımızı kusur gibi gördük ve hatalarımızı da pişmek olarak nitelendirdik. Neticesinde olamadık işte, beceremedik. zamansız duygular şairi kim mi? bir adam, ortasında kalmış du...