kafana takma dur, yüreğini dinle

1K 113 90
                                    

Bölüm isimlerini Hepsi 1 şarkı sözleri yapmak mı?
Bayılırım xjjdjdjdjdj

Keyifli okumalar~

Hoseok akşam yemeğinin bitmesine birkaç dakika kala gelmişti yurda. Yemek ya da herhangi bir şey umrunda değildi. Yüzünde aptal bir sırıtışla, üzerini dahi değiştirmeden bedenini yatağa atmıştı.

Yoongi ile konuşmasının ardından güzel vakit geçirmişlerdi. İkisiyle ettiği sohbet, yüzlerindeki tebessümler, bazen eline kenetlenen parmaklar ve gözlerinde uzun uzun dolaşan bakışlar...

Hoseok itiraf etmeliydi ki bu, nefes kesiciydi. Hoseok'un düşüncelerinin aksine Taehyung ve Yoongi, birbirlerine sevgilerini bahşederken aynısını Hoseok'a sunmaktan da geri durmamışlardı. Hoseok, aralarına yeni katılan biri gibi hissetmemişti. Aksine öyle ilgililerdi ki. Dediği her şeyi dikkatle dinliyorlar ve güzel cevaplar sunuyorlardı.

Yüzündeki gülümsemeyle tavanı izlerken kıkırdanmaya başladı ve duvara yaslı ikinci yastığını yüzüne bastırıp kahkaha atmaya başladı.

Odaya yeni gelmiş olan oda arkadaşı şaşkınlıkla kendisine bakıyordu. İki kişilikti odası. Oda arkadaşı ile yatakları yan yanaydı ve yataklar arasında komodinleri vardı. Yatak karşısında çalışma masaları vardı ve koridora çıkmak adına kapının bulunduğu oda içinde geniş bir koridor daha vardı. Dolaplar o kısımdaydı ve dolapların karşısında banyo ve tuvalet ayrı ayrı bulunuyordu.

Hoseok derin bir nefes verip yastığı yüzünden çektiğinde bile oda arkadaşı odanın ortasında elindeki kitaplarla ayakta dikilmiş onu izliyordu. Hoseok kendisine bakan bedeni fark edince hemen toparlandı ve bakışlarını kaçırdı.

"Ne oluyor be sana?" Jungkook mırıldanıp en sonunda hareketlendi ve elindekileri kendi masasına yerleştirip yatağına oturdu.

"Hiçbir şey. Ben gidip üzerimi değiştireyim." Jungkook hazırlık okuyordu henüz ve bu yüzden çok yoğun bir ders programı yoktu. Hoseok ayaklanıp dolabından kıyafet alarak banyoya geçince içinden onu sıkıştırmak ve ağzındaki baklayı almak geçse de yatağına uzandı ve telefonuna kulaklığını takıp müzik dinlemeye başladı.

Bugün zorlayacak havasında değildi. Bir gün bir şekilde öğrendirdi.

Hoseok üzerine bol bir tişört ve altına bol bir eşofman giydikten sonra odaya girdiği gibi kendini attığı yatağa yeniden kuruldu.

Komodin üzerine koyduğu telefonunu aldığında bugün numaralarını aldığı ikiliden de ayrı ayrı mesaj geldiğini görmek Hoseok'un nirvanaya ulaşmış mutluluğunu mutlak bir sınıra taşıyacak seviyedeydi artık.

Ayrılalı çok bile olmamıştı ama her ikisinden de mesaj almak o kadar güzel hissettirmişti ki. "Sırıtıp durma yeminle boğacağım." Jungkook ters ters bakıp kulaklığının tekini çıkarttı.

Uğraşmayacak ya da sorgulamayacaktı ama Hoseok sırıtıp durdukça sinir oluyordu lan. Bazen insanlar ruhsal açıdan birinin mutluluğuyla bile sinirlenecek kıvama gelebiliyordu. Bu normal bir durumdu.

Müziği kapatıp sırtını duvara yasladı ve yatağında bağdaş kurdu. "Anlat hemen." Hoseok bu durumu anlatsa henüz yarım dönemlik oda arkadaşının garipseyeceğine emindi. Açıkçası çok iyi anlaşıyorlardı.

Jungkook'un bazen fevri ve ters tavırları olabiliyordu. Ağzı çoğu zaman bozuktu ama bunlar onu itici değil çekici kılıyordu. Yakışıklı bir yüzü ve mükemmel bir fiziği varken nasıl sevgilisi yoktu Hoseok anlam veremiyordu aslında.

"Arkadaşlarla gezdikte güzeldi." ayrıntılara indikçe zorlanacağına ve tereddüte düşeceğine emindi. Jungkook ile bir oda arkadaşlığından daha öte, bir dostluk geliştirmek istiyordu ve henüz bir gün içinde tanıdığı insanlarla yine o gün içinde garip bir ilişkiye sürüklendiğini ona karşı dillendirecek cesarete sahip değildi.

shameless :: yoontaeseokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin