Birbirlerini tanımaları için sadece bir hafta süreleri olan iki insandık.Bir hafta içinde birbirimizi tanımaya çalışsak da , bu asla yeterli bir süre değildi.
Yemin etmiştik.İkimiz de birbirimize sonuna dek beraber olacağımıza dair söz vermiştik.İki yıl sonra ayrılacak olsak bile şirketin saadeti ve geliri için söz vermiştik.
Derin derin nefes almaya çalıştım.Kendimi sakinleştirmeye ve mutlu görünmeye zorladım kendimi.Binlerce göz ikimizin üzerindeydi, her bir yandan flaşlar patlıyor çığlıklar havada uuşuyordu.Benim ailem ve Taeyong'un ailesi yan yana durmuş bir şekilde gülümseyerek bize bakıyor ; üyesi olduğumuz gruptaki diğer üyeler de aynı şekilde bize bakıyordu.Exo üyeleri , Blackpink üyeleri ,Twice üyeleri , MAMAMOO üyeleri ve daha bir sürü grubun üyeleri buradaydı.YG'nin , JYP'nin başkanları da buradaydı.Tanımadığımız binlerce insan gülümseyerek bize bakıyordu.
Üzerimdeki dar gelinlik yüzünden her hareketimde kasım kasım kasıldığım için Taeyong'a daha sıkı tutundum.Bakışlarını mekandan ayırarak gözlerime çevirdi.''İyi misin ?''diyerek belimi daha sıkı tuttuğunda varla yok arasında başımı salladım.
''Gelinlik sıkıyor biraz.''dediğimde gözlerini üstten bedenimde gezdirdi ve başını salladı.
Düğün töreni başlayalı henüz birkaç dakika olmuştu.Dansa başlamıştık.Her şey o kadar yapmacıktı ki , hemen karşımızda bizi izleyen başkan ve yardımcılarını sinirli gözlerle baktım.Hayatımın bundan sonra ilerleyişi hakkında hiçbir planımın olmaması kendimi yabancı birinin hayatını yaşıyor gibi hissetmeme sebep oluyordu.Sıkıntıyla oflamak istesem de , çaprazda duran basın mensuplarının ve magazincilerin kameraları yüzünden gülümsedim.
''Çok zorlanıyorsun değil mi ?''dedi Taeyong gözlerini gözlerime dikerek.
''Evet.Sen ?''dediğimde başını salladı.
''Aşık rolü yapmak çok zor.''dedi ve ardından eğilerek dudaklarını çenemin hemen altına bastırdı ve geri çekildi.Ani hareketiyle nefesimi tuttuğumda tebessüm ederek yüzüme baktı.''Mesela bu da , başkanın talimatlarından biriydi.Şu an onaylayan gözlerle bana bakıyor.''dediğinde bakışlarımı başkana çevirdim ve gerçekten sırıtarak bize bakıyordu.''Ama buna zorunlu kılındık diye hayatı kendimize zehir etmeyelim olur mu ?''dedi.
''Evet.''dedim mecburen.
''Bu hayata bir kez sahip olacağız , şu an istemediğimiz şeyleri yaşıyor olsak da sadece bir kere hayatta kalma şansımız var.''dediğinde artık sözleri ve kısık ses tonu ninni gibi gelmeye başlamıştı.Başımı omzuna yasladım.''Ben , evli kaldığımız iki yıl boyunca en iyisi için çabalayacağım.Söz veriyorum Haneul , üzülmeyeceksin , bıkkın hissetmeyeceksin , sözde evli olduğun adam , gerçekte arkadaşın olarak her zaman bu evliliği hem senin hem benim için katlanılabilir hale getirmek için çabalayacağım.''gözlerim sızlamaya başladığında başımı omzundan kaldırıp yukarı kaldırdım ve gözlerine baktım.
''Ama bunu sende istemiyorsun.''dediğimde bakışları yumuşadı ve hafif yüzüme doğru eğildi.
''Ama başka çarem yok,''dedi ve kaşlarını havaya kaldırdı.''Seninle olmaktan başka çarem yok.Senin de benimle olmaktan.Buna mecburuz , mutlu olalım Haneul.''dediğinde yavaşça başımı salladım.
''Düğün bittikten sonra 'balayı' adı altında tatile gideceğiz.Kore'ye dönünce de yurdun yakınlarında bir villa ayarlamışlar.''dediğinde başımı tekrardan salladım.Dans müziği bittikten sonra büyük bir alkış kopunca gülümseyerek birbirimizden ayrıldık.
Düğün bitmişti,şimdi; bizi daha farklı ve yorucu bir hayat bekliyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölümde Haneul
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
