37

14.6K 926 781
                                    

Elimizdeki poşetlerle evin önüne kadar gelmiştik Taehyung ve Jin hyungun evinde toplanmıştık ama canım arkadaşlarımız bizi evden market alışverişi yapmaya göndermişti elimize de anahtarı tutuşturmuş 'sakın kapıyı çalmayın' gibi uyarıda bulunmuşlardı onlara kızmıyordum çünkü fazla alışmıştım.

Kapının önüne gelmiştik Jungkook elindeki poşetlerle anahtar arıyordu Jungkook cebindeki anahtarı bir kez daha aradığında sinirle bağırdım.

"Aç artık şu kapıyı!" Jungkook sıkıntı ile ofladı.

"Bulamıyorum Jimin-ah"

Dayanamadım ve elimi Jungkook'un ceketinin cebine soktum

"Ben bulurum şimdi"

Jungkook sanki komik bir şey demişim gibi gülmeye başladı ve alayla konuştu

"Bul bakalım."

Diğer elimi de diğer cebine soktuğumda Jungkook aniden dengesini kaybetti ve kendini yere bıraktı ben de onun üstüne düştüğümde ellerim hala ceplerindeydi dışarıdan fazlaca komik bir görüntüydü dudaklarınızın arasında az bir mesafe vardı kalp atışımı duymaması için tanrıya yalvarırken çaktırmamaya çalışarak konuştum.

"Kook nereye koydun anahtarları?"

Konuşurken yakınlıktan dolayı nefesim Jungkook'un yüzüne çarpıyordu. Jungkook kollarını belime sardı yüzündeki gülümseme utanmamı artırıyordu.

"Neden bu anı daha önce yaşamışım gibi hissediyorum"

İçimden çünkü yaşadın aptal desem de yüzüne karşı bir şey diyemedim ve aceleyle üstünden kalktım.

"Sana öyle gelmiştir yaşamadık daha önce böyle bir şey" diyerek geçiştirdim. Yüzünde anlam veremediğim bir ifade vardı yerdeyken cebinden aldığım anahtarı kapıya takıp aceleyle içeriye girdim.

🐰🐥

Yemeği yedikten sonra oturma odasına geçmiş oturuyorduk Tae ile Jin hyung yine dip dibe olunca fenalık gelmişti.

"Ya yeter bu ne böyle sürekli ağız ağızasınız"

"Jimin başka poziyonlarımız da var tercih edersen"

Tae'nin dalga geçerek söylediği şeyle yanımdaki yastığı kafasına firlatmıştım Jungkook kıkırdayarak konuştu.

"Rahat bıraksana sevgilileri ne alıp veremediğin var. Yani şimdi benim bir sevgilim olsa iki cilveleşmeye izin vermeyeceksin hep bir atar"

Kaşlarım istemsizce çatılırken takıldığım tek yer 'benim bir sevgilim olsa' kısmıydı.

Sahi bir sevgilisi olsa nasıl hissederdim ki. Sonuçta buna hakkı vardı bir sevgilisi olabilirdi ama nasıl hissederdim kestiremiyordum aklımdaki düşünceler nefesimin ayarıyla oynarken başımı eğdiğimde Jungkook'un elini çenemde hissettim.

Zarar vermemeye dikkat ederek naifçe çevirdi yüzümü yüzüne bir süre gözlerime baktı o kadar güzel bakıyordu ki bakışlarının derinliğinde boğulmamak için direniyordum.

"Neden astın yüzünü sadece şaka yapmıştım"

Gözlerimi gözlerinden çekmeden gülümsedim daha doğrusu gülümsemeye çalıştım

"Yoksa sevgili yaparım da yalnız kalırsın diye mi üzüldün"

Gözlerim anında büyürken kafamı çevirdim.

"Ne alakası var saçma sapan konuşma"

"Tamam hyung sadece şaka yapıyorum ne kadar alıngan oldun böyle"

"Sende çok şakacı olmaya başladın bu aralar ama bilgin olsun gülmüyorum"

Söylediğim şeylere şaşkınlıkla bakıp benden uzaklaştı ve kolların göğüsünde bağladı sanırım şuan trip yiyordum semenin trip attığı nerede görülmüş tanrı aşkına. Kendi içimden geçenlere kendim göz devirirken Jungkook'a göz attım o da bana bakıyordu ama ben ona bakınca kafasını başka bir tarafa çevirdi onun küslüklerine hiçbir zaman dayanamamışım ki zaten.

Oturduğum yerden yavaş yavaş popomu kaydırıp Jungkook'un yanına yanaştım.

"Kookie" cevap vermemişti.

"Jungkook-ah" yine cevap yoktu.

"Jungkook-ssi" bu sefer dayanamamış ve kıkırdamıştı kollarımı koluna sarıp başımı omuzuna koydum oldukça huzurlu hissediyordum gözlerimi yavaşça kapattım.

🐰🐥

Dakikalardır oturmuş bir şeyler izler sohbet ederken sıkılarak telefonumu kurcalamaya başladım instagrama girip ana sayfamda kısa bir tur attıktan sonra DM'lere girdim en son fake hesabın bana bir şey yazdığını gördüm ona yanlışlıkla görüldü atmıştım umursamadım nasıl olsa fake bir hesaptı mesajı açıp okuduğum da güldüm yine saçma bir şey yazmıştı.

-Selam bebek mugo ben kelebek.

Kısaca selam yazdım aniden yanimdaki Jungkook'un telefonuna bildirim geldiğin de gözlerimi ona çevirdim televizyon izliyordu ona baktığımı anlayınca başın bana çevirdi.

"Bir şey mi oldu?"

Fake hesap o muydu benim üstü kapalı bir şekilde her şeyi anlattığım kişi o muydu gözlerim hızla açıp kapatırken ayağa kalktım bakışları üzerimdeydi kalbim şaşkınlık ve panikle hızla atarken karşısına geçtim.

Jin hyung ve Tae'nin anlamasız bakışlarını üzerimizde hissederken onlara bakmadım.

Sesimin öfkeli çıkmasına engel olamadım "Telefonuna bakabilir miyim!?"

BFF | Jikook | auHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin