Benim söylediklerime kimse inanmıyordu. Sanki dalga geçiyorlardı. Emircan başladı konuşmaya.
-Bak şimdi beni iyi dinle. Eğer gerçekten böyle bir gücün varsa bunu bize kanıtlayacaksın.
-Nasıl?
-Onu çağıracaksın.
Eslem ve diger kişiler atıldı hemen.
-Saçmalama! Ya gelirse. Hem nasıl olacak? Okulda çağırmak gerek onu.
-Ee bizde öyle yapacağız zaten. Onu okulda çağıracağız.
-O nasıl olacak peki?
-İsmim sen beni tanımıyorsun daha. Ben istersem bu okulu tatil bile ederim. Anladın mı güzelim?
-Yap o zaman.
-Hazırlanın bayanlar, baylar. Bugün burada sabahlıyoruz.
Emircan kendini bilmiş tavırlarla hareket ediyordu. Bana da güzelim diyordu. Ama çok yakışıklıydı. Kızların hepsi onun için yarışıyordu. O ise hiçbirine bakmıyordu. Tam tersine trip atıyordu. Ahh Emircan. Neyse. Son ders geldi. Zil çaldı. Biz okuldan dışarı çıkmadık. Bodrum katına indik. Herkes gidene, okul boşalana kadar orada bekledik. Okul tamamen boştu. Artık yukarı çıkabilirdik. Beni zor dakikalar bekliyordu. Öğretmenler odasına girdik. İçkiler,cipsler, çerezler hazırdı. Başladık içmeye. Birkaç saate kadar kimse kalmamıştı. Herkes sevgilisiyle beraber dağılmaya başladı. Odada sadece ben, Emircan, Eslem, Murat, Berk ve Selen vardı. Ben pencere kenarındaki koltuğa oturdum. O sırada Eslem ve Murat öpüşüyordu. Selen ile Berk de bir köşede oynaşıyordu. Emircan ise oturmuş içki içiyordu. Benim ona baktığımı görünce içkisini de alıp yanıma geldi.
-Oturabilir miyim?
-Evet tabiki.
Yanıma oturdu. Arada sırada içkisini yudumluyordu. Saçlarımla oynamaya başladı.
-Çok güzelsin. Bu okulda senden daha güzelini görmedim. Harika bir vücudun var. Ve sana bakarken tuhaf oluyorum.
-Teşekkürler. Ama o kadar da güzel değilim.
-Hayır öylesin.
Bana doğru sokuldu. Ellerini dudaklarıma sürttü. Bana daha da çok yaklaştı. Dudakları ile dudaklarımı kapattı. Bir süre öpüştük. Sonra kendimi geriye doğru çektim.
-Bunu yapmak istediğine emin misin?
-Evet. Hem ilk sen söyledin çağıralım diye.
-Evet ama eğer istemiyorsan seni zorlayamam.
-Hayır çağıracağım.
