🌈Fairy Tail Ve Ölümsüzlük İksiri¹|✔️| [Düzenleniyor]

🌈Seçmen Şapka

Lucy Levy ile iyice arkadaş olmuştu. Birlikte çok eğleniyorlardı. Hatta yemek almış,onu yiyorlardı. Arada bir tüm vagon olarak konuşuyorlardı. Yine bütün vagon konuşurken vagonun kapısı açıldı. İçeri kırmızı saçlı,kırmızı gözlü bir kız girdi. Onun sol tarafında siyah saçlı,kahverengi gözlü bir kız vardı. Sağ yanında ise mor saçlı,mor gözlü bir kız girdi. Öndeki kırmızı saçlı kız bütün vagonu gözleri ile taradı. Gözleri Lucy'i bulunca psikopatça sırıttı.

"Vay vay vay. Burada bir sarışın varmış. Aa~ bu Lucy Heartfilia değil mi?" dedi kırmızı saçlı kız. Lucy şaşırmıştı. İlk defa böyle bir tepki alıyordu. Ama şimdiden bu kız ile iyi geçinmeyeceğini anlamıştı. "Şimdi bunun havasından da geçinilmiyordur." dedi mor saçlı kız. "Heartfilia olması umrumda değil. Bizimle uğraştığı sürece benim gazabıma uğrayacak." dedi siyah saçlı kız. Üç kızda kahkaha atarken bir anda vagonun kapısı açıldı. Bir saniye içinde kırmızı saçlı kız yüz üstü yeri boyladı. Onun sırtında da pembe gözlü,kahverengi saçlı bir kız vardı. "Çekil yolumdan kırmızı. Ben Rain'den kaçarken kimse önüme çıkamaz." Kahverengi saçlı kız kırmızı saçlı kızın sırtından indi ve hemen Lucy ile Levy'nin oturduğu yerin önüne geçti. İkisinin de tam ortasına. Kırmızı saçlı kız ve diğer iki kız daha şoku üstlerinden atamamıştı. Kahverengi saçlı kız Lucy ile Levy'e "susun" anlamına gelen bakışlar atıyordu. Lucy ile Levy hemen gözlerini çekmişlerdi.

Diğer vagonlardan gelen bir "KEİTHA~!!!!" sesi duyulmuştu. Kırmızı saçlı kız ayağa kalkmıştı. Herkes bu ses yüzünden korkmuştu çünkü tam bir psikopat sesi gibi çıkıyordu. Kahverengi saçlı kız ise kıkırdıyordu. Lucy o zaman kahverengi saçlı kızın adını öğrenmişti. Keitha. Açık vagon kapısından kahverengi gözlü,kahverengi saçlı bir kız girdi. Boyu biraz uzundu ve gözleri alev saçıyordu.

"Buraya böyle gözleri şeytan pembesi renginde gözleri olan,kahverengi saçlı,yaklaşık şu boylarda–bunu derken bir yandan da boynunu gösteriyordu–bir kız gördünüz mü?" Levy ve Lucy o sırada Keitha'ya bakmamak için adeta savaş veriyorlardı. Kimse onun yerini söyleme cesareti gösteremezken kırmızı saçlı kız kahverengi gözlü kıza döndü. "Benim adım Flare Corona. Ve daha demin bahsettiğin kız işte şurada." diyerek parmağı ile Lucy ve Levy'nin oturduğu yeri gösterdi. O sırada kahverengi gözlü kız şaşkın şaşkın Flare'a bakıyordu. Keitha olduğu yerken kalktı ve Flare'a döndü. Keitha ile kahverengi gözlü kız aynı anda "CORONA MI?!" dedi. Flare ne olduğuna anlam veremezken başı ile onayladı.

Aynı anda Keitha ile kahverengi gözlü kız kahkaha atmaya başladı. Keitha gülerek kahverengi gözlü kızın yanına geldi ve ikiside karınlarını tutarak gülmeye başladılar. Flare kıpkırmızı olmuş bir şekilde çemkirdi. "NEYE GÜLÜYORSUNUZ BE?!" diye bağırdı Flare. İki kız ise hâlâ gülüyordu. O sırada gülmesi biraz duran kahverengi gözlü kız konuştu. "Bizim–orada–corona–bir–virüs" dedi ve tekrar gülmeye başladı. Bu sırada vagondaki herkes gülmeye başlamıştı. Flare kıpkırmızı olmuş bir şekilde oradan uzaklaştı. Yanındaki iki kız da öyle.

Herkesin gülmesi durunca kahverengi gözlü kız Keitha'ya döndü. "Biz yine aynıyız lan. Beş dakika önce seni kovalıyordum ben." Keitha güldü. "Rain. Farkında mısın bilmem ama biz Porter ailesinin en çılgın çocuklarıyız. Herhalde böyle olacağız." dedi. Rain ise sadece gülümsedi.

🌈

Uzun bir yolculuğun sonunda tren yavaşlamaya başlamıştı. Herkes heyecanla yerinden kalktı. Camdan dışarı bakıldığı zaman Hogwarts kalesi görülüyordu. Bir süre sonra tren tamamen durdu ve herkes dışarı akın etmeye başladı. Lucy kaybolmamak için Levy'nin yanından ayrılmıyordu. En sonunda bütün Hogwarts öğrencileri indi. Peronun önünde duran Gildarts gülümsedi. "Bütün Hogwarts öğrencileri burada sanırım. Birinci sınıflar. Beni takip edin." Eli ile "gelin" işareti yaptı ve ilerlemeye başladı. Bütün birinci sınıf öğrencilerde onun peşine takıldı. Yürüyerek bir gölün kıyısına geldiler. Gölün ortasında bir ada vardı. Adanın üstünde ise Hogwarts binası bütün haşmeti ile parlıyordu. Bütün birinci öğrencileri hayran sesleri çıkarırken gölden kabarcıklar yükselmeye başladı.