DEAR DIARY

seven years later

"Woojin o kadar hızlı koşma!Masaya çarpacaksın."

Minho elindeki pasta tabağını masaya koyduktan sonra yerden oradan oraya dolaşan miniği kucağına aldı.

"Bizim minik Woojin'imiz bugün 4 yaşına girecek Chan,ne düşünüyorsun?"

Chan elindeki balonları asmayı bitirdikten sonra Woojin'i kucağına aldı.

"Benim miniğim hızla büyüyor!Eminim ki şimdiden benden güçlüdür."

Onu sırtına oturtup evin içinde gezdirmeye başladı.

"Ah burada kimler varmış,biraz Jisung ile oynamak ister misin Woojin?"

Woojin kafasını salladı.Chan onu Jisung'un yanına indirdi ve hazırlıklara yardım etmeye devam etti.

"Chan Hyung,Jisung'u gordün mü?Bizim minik haylaz yine sütünü yere dökmüş ve bize bitirdim diyerek yalan söylemiş."

Chan,gülmeye başladı.

"Bu yaştaki çocuğuna sahtekarlığı öğrettin ya Felix,ben sana ne desem az.Içeride Woojin ile oynuyor.Bırak eğlensinler.Birazdan başlayacak doğum günü partisi,orada birşeyler yedirirsin."

O sırada sert bir kapı açılma sesi duyuldu.

"Burada test çözmeye çalışıyorum baba ve iki saattir susmuyorsun!Biraz sessiz ol.Bu testler ödevlerim ve daha 4 tane daha var."

Kapı tekrar sertçe kapandı.

"Hyunjin,seni küçük velet!Kapıyı bir kere kırdın zaten yetmedi mi?O kapıyı yine kırarsan bu sefer sen tamir edersin,biraz sakin ol!"

"Chan biraz sakin ol,ve ona gidip giyinmesini söyle.Doğum günü başlıyor."

Minho ve Felix,Jisung ve Woojin'i giydirmek için uğraşırken,Chan ise hepsinden bin kat daha zor olan Hyunjin'i üstünü değiştirmesi için ikna etmeye çalışıyordu.

Yaklaşık bir saat sonra babasının zoruyla giydirilmiş Hyunjin dahil herkes salona geçmişti.

Doğum günü eğlencesi,fotoğraflar ile ölümsüzleştirildi.En sonunda ise Minho,Woojin'i birçok hediyeyi açmak için koltuğu oturttu.

"Bak Yeojin ve Yerim sana bir oyuncak ayı almış Woojin.Ne kadar hoş değil mi?Belki bununla birlikte uyursun,biliyorsun diğer oyuncak ayın eskidi.Ah bak bu da abinin sana aldığı yeni hikaye kitabı.Bunu da okuruz.Şuna bak Woojin!Felix ve Jeongin sana çok güzel bir kıyafet almışlar.Birazdan giydiririz istersen,ne dersin?"

Chan,karşı koltukta oturmuş Minho'nun herşeyi oğluna anlatmasını dinliyordu.Hyunjin babasının yanındaydı ama bundan pek memnun olmuşa benzemiyordu.Jeongin Jisung'u kucağına almış ona da doğum gününden birçok hediye geleceğini anlatmaya çalışıyordu.

"Ve işte partinin diger yıldızıda geldi!Yuna Hanım uyanabildi sonunda."

Kucağında minik elleri ile gözlerini ovuşturan Yuna ile içeri giren Felix,onu Woojin'in yanına bıraktı ve Jeongin'in yanına oturdu.

"Yeojin ile Yerim biraz sonra geleceklermiş.Trafiğe yakalanmışlar yolda."

Şimdi Felix 22,Jeongin 21 yaşındaydı.Ikiside şimdi mutlu bir aile kurabilmişti sonunda.Hüzünden tamamen uzak,musmutlu bir hayat kurabilmişlerdi.

Çocukların birbirleri ile oynamasını izleyen ailenin,yedi yıl önceki o üzüntülü hallerinden eser yoktu.Herşey geride kalmıştı ve onlar artık yedi yıl önceki gibi kurtarılmayı beklemiyorlardı.

Onlar,kendi hayatlarının kurtarıcısı olmuşlardı.