'' tamam ama çikolata alıcaksın''
''tamam koca bebek ''
____
'' görüşürüz Jungkook ''
'' görüşmeyelim lütfen ''
'' efendim? ''
'' he he görüşürüz''
____
Çok yorulan Taehyung evine doğru adımlarını atmaya başladı ama keşke zamanı dırdurabilseydi çünkü onu evde bekleyen bir üvey babası vardı ve parasını alıp, döndükten sonra onu ahırda yatırmaktan başka hiç bir şey yaptırmayacaktı. Zaten yorulmuştu üstüne dayak yemek, isteyeceği en son şeydi ama babasına ne diyecekti? en iyisi eve gitmekti yoksa daha kötü şeyler olabilirdi.
Eve varan Taehyung kapıyı tıklatmak için yaptığı yumruğunu hazırladı. O kadar korkuyordu ki bir an önce olanların bitmesini diliyordu. Kendini hazır hissettiğinde kapıyı çaldı.
'' hey neredesin sen sabahtan beri! ''
'' işim daha yeni bitti özür dilerim ''
'' ne kadar kazandın? ''
Taehyung yavaşça elini hırkasının cebine götürdü ve parasını gösterdi.
'' bu ne lan bu benim içki paramı bile karşılamaz! ''
Taehyung susmayı tercih etti çünkü ne derse desin bu babasının kızmasını daha çok sağlayacaktı.
Babası o kadar çok sinirliydi ki yumruğunu Taehyung'un yüzüne geçirmekten hiç çekinmedi. Taehyung yere kapaklandı ve bu olayın bir an önce sonlanması için tanrıdan yardım diledi.
Yere düşen taehyung cenin pozisyonuna geçti. Babası ardı ardına tekmelerini Taehyung'un karnına attı. Sinirini çıkaramayan bay Lee Taehyung'u bir hışımla kaldırıp, yüz yüze gelmelerini sağladı ve boğazına yapıştı. Taehyung nefesi yettiği kadarıyla özür dilemeye başladı. Bay Lee de Taehyung'u bıraktı. Taehyung öksürerek nefes almaya çalıştı.
'' bana bak lanet çocuk, artık 2 işte birden çalışıcaksın''
Taehyung sadece kafasını sallamakla yetinmişti çünkü çok korkuyordu.
'' şuradaki barda barmenlik yapacaksın artık gece uyumak yok duydun mu beni?! ''
'' hıhı''
'' güzel babacığına teşekkür etmelisin bence Taehyung hehe, elimizi atmasak yapacağın şey yok anca yat dimi, şimdi doğru yatağına gözüm görmesin ''
Taehyung yerden kalkıp ahıra doğru yol aldı, ah evet yatağı samanlıktı. Samanlığa yatıp, yeniden ne kadar boktan bir hayatı olduğunu düşündü.
Umarım Jungkook bişey anlamazdı çünkü her yeri mosmor olmuştu. Taehyung gene ağlamaya başladı canı acıdığı için değil, annesinin ölümünün de bu adamdan ve aynı dövme şekliyle olduğundan ağlıyordu.
Telefonuna gelen mesaj sesiyle irkildim. Kim bu saatte mesaj atardı ki?
Uğraşması gereken binlerce dert varken birde bu eklenmişti. Harika artık bir telefon sapığı vardı. Daha fazla uğraşmak istemeyen taehyung telefonunu sessize almış ve uyumaya karar vermişti.____
Taehyung erkenden kalkmış, hazırlanmaya başlamıştı. Uzun kıyafetler giymeyi tercih etti morlukları gidene kadar. Hızlıca hazırlanıp bay Lee'ye görünmeden çıkmak istiyordu ama yaraları yüzüne bu pek olanaklı görünmüyordu. En sonunda hazırlanıp ahırın kapısını açtı ve bahçeye çıktı.
Hemen korkulukları tırmanıp bahçeden çıktı. Bay jeon 'un evine doğru yol aldı. Azcık geç kalmıştı ve Jungkook kesin uyanmıştı kahvaltı hazırlamakta çok uzun sürerdi. Jungkook'un aç kalmasını istemezdi.
Yoldan geçerken gördüğü bir börekçiden börek aldı ve tekrar ilerlemeye başladı. Elini cebine attı ve ne kadar parası kaldığına baktı.
'' 2 gün aç kalıcaz artık uhh, dayan taehyung sen çok zengin olucaksın ve kendi evini alıp istediğin kadar yemek yiyeceksin ''
Taehyung un gözleri hafif dolmuştu ama eve vardığını gördüğünde sirkelendi ve kendine geldi. Vakit kaybetmeden kapıyı çaldı.
'' niye geç kaldın? ''
'' şey a börekçiye uğramıştım da çok sıra vardı. ''
'' bunlar bana mı?''
'' ah şey evet ''
Jungkook histerik bir gülüş attı sonra Taehyung 'un elindeki poşeti alıp, tüm börekleri çöpe döktü.
Kalbim fazla dayanamadı ühüü😫
Sizi seviyorum diğer bölümde görüşürüz. 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Caretaker ¦¦ Taekook ¦¦
Fanfiction'' sana kötü davranmama rağmen neden bu kadar iyisin? Anladım, sen bir meleksin, yanlız bana ait bir melek ''