Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
✩
"hey."
kırk dört, omzunda hissettiği nazik sarsıntıyla kirpiklerini aralamış ve yakınında duran, yabancı yüze bakmıştı. görüşü, uykudan ötürü buğuluydu fakat yine de etrafında neyin döndüğünü anlayabilecek netlikteydi.
"demek uyandın, tüm gece burada uyumuşsun, dinlenmen ve dikişlerin için uzanman gerekiyor." yabancının sesi çok nazikti ve sanki kendisini incitmekten korkuyormuş gibi duyuluyordu. kırk dört, hayret etti.
"seni yatağa yatırmama izin ver." karşısındaki adam, minik bir gülümsemeyi ona sunmuş ardından kırk dört'ün hafif bedenini zorlanmadan kucağına almıştı.
kırk dört, yatağa taşınırken hissettiği rüzgarla gözlerini kapatmıştı. yabancının kolları çok rahattı.
hizmetçi, kırk dört'ü güvenle yatağa ulaştırıp nazikçe uzanmasını sağladığında, onunla yüzleşmek için eğilmişti. "ben jung hoseok. kim seokjin'in tek hizmetçisi ve dostuyum. seninle ben ilgileneceğim."
kırk dört, meraklı gözlerle kalp şeklindeki gülümsemeye bakmıştı. kaşları havadaydı ve üzerine hoseok'un örttüğü battaniyenin ucunu avucuna almış sıkıyordu.
"ismin ne?" hoseok, merakla sorunca kırk dört, gözlerini kırpıştırıp ona bakmayı sürdürmüştü.
"isim-" kırk dört fısıldadı. sonrasında ise gözleri dolmuş, ufak bir damla yaş sağ gözünden hızla akmıştı. "...yok."
hoseok, bir anda ağlamaya başlayan gençle ne yapacağını bilememişti. onun gözyaşlarını silmek için elindeki mendili uzatmış ve ufak damlaları silmişti.
kırk dört'ün bomboş bir ifadeyle doldurulmuş olan ela gözleri, hoseok'un içini ürpertmişti, birkaç hafta öncesine kadar onun ölü bir bedenden başka bir şey olmayışı ise içini rahatlatmıyordu.
"lütfen ağlama. eğer ismin yoksa sana bir isim verebiliriz-" hoseok, teklifte bulununca kırılgan genç ufak burnunu çekip gözlerini hizmetçiye dikmişti.
"isim..."
"evet isim." hoseok, onu onayladı. yüzüne sıcak bir gülümseme yerleştirmeyi denedi. onun yeni doğmuş bir çocuktan farkı yoktu.
kırk dört, kafasını aşağı yukarı sallayıp onu beklemeye başlamıştı.
"yoon- yoongi olsun!" hoseok neşeyle cıvıldayınca yoongi de kalbinde garip hisler hissetmişti. sevinmesi gerektiği bir durumun içindeydi. "çok hoş bir isim değil mi? beğendin mi?"
kırk dört -yeni ismiyle yoongi- dudaklarının kenarlarını kıvırmış ve sonrasında ise eli uzanıp hoseok'un eline ulaşmak istemişti. hoseok ise onun ölümü tatmış olan buz gibi ellerini, garip hissettirse de geri çevirmemiş ve avucuna almıştı.
sonrasında hoseok, o uyuyana kadar başında beklemişti. seokjin'in tanrıyı taklit etmek isteyişinden ötürü, tanrının kendisinden özür dilemiş ve yeniden hayat bulmuş bu aciz bedenin, başında tüm gece dualar etmişti.