Bu kişiler annem ve babam'dı. Annem gelip Y/N'a sarıldı sanırsam çok sıkı sarıldığıdan Y/N yüzünü buruşturdu. Ama anneme belli etmemek için birşey olmamış gibi davrandı.
YU JİN: İyi misin kızım?
Y/N: İyiyim.(gülümseyerek)
YU JİN: Gerçekten iyisin dimi?
Y/N: İyiyim gerçekten.
KRİS: Oğlum bu kim yaptı?
JK: Merak etme baba ben halledicem.
KRİS: Bi şeye ihtiyacın olursa bana haber ver tamam mı oğlum?
JK: Tamam baba.
YU JİN: Diğerleri nerde oğlum?
JK: Yemek yemeye gitmişlerdir.
KRİS: Tamam biz diğerlerini bulalım Jungkook sende kızımın yanından ayrılma.
JK: 2 günde bizi sattınız Bay jeon.
KRİS: Sus bakıyım seni velet biz gidiyoruz.(gülerek)Diyip. Annemide alıp çıkıyor. Y/N kahkaha atmaya başlıyor. Bende somurtarak Y/N'a dönüyorum.
Y/N: Ayyy çok komikti.(gülerek)
JK: Çok gülme dikişlerinin açılacak.
Y/N: Bi şey olmaz velet bey.(gülerek)
JK: Benim nerem velet.(yüzünü düşürerek)
Y/N: Tamam şaka yaptım. Hemen yüzünü düşürme.
JK: Öpersen belki gülümserim.(sırıtarak)
Y/N: Jungkook!!
JK: O zaman bende böyle gezicem bütün gün.Diyip. Yüzünü düşürüyorum. Sonra kollarımı birbirine bağlayıp önüme dönüyorum. Y/N'a bakıtığımda gözlerini devirmiş bana bakıyordu.
Y/N: Tam bi çocuksun jungkook.(gülerek)
JK: Bi şey mi dedin duyamadım?
Y/N: Tamam ama yanaktan.
JK: O da olur.Diyip. Y/N'a dönüyorum. Sonra yüzümü Y/N'a yaklaştırıyorum. Y/N tam yanağımdan öpücekken. Ben yüzümü çeviriyorum ve dudağımdan öpüyor. O sırada kapı açılıyor.
TAE: Biz gel......... Aaaa yanlış zamanda gelmişiz çıkalım.(sırıtarak)
Y/N hemen bende ayrılıp. Koluma vuruyor.
JİN: Terbiyesiz velet.
JK: Aaaa yeter ne veletmiş bu ben velet değilim.
SUGA: Ne bağrıyorsun be?!
JK: Ama hyung ben velet miyim?
JM: Evet veletsin.(gülerek)
JK: Sen kendine baksana kısa kalmış şey seni.(gülerek)
JM: Jungkook!!
Y/N: Siz niye boş yapıyorsunuz?
RM: Bunlarda genetik böyle.(gülerek)
Y/N: Anladım. Ben ne zaman çıkıcam burdan?
JH: Bi kaç saatte çıkarız.- 1-2 saat sonra-*Y/N'dan devam-
Sonunda hastahaneden çıktık. Arabayı bindik arabayı jin oppa(abi) kullanıyordu. Biz jungkook'la arkada oturuyorduk. Daha doğrusu ben oturmuyorum. Jungkook beni göğsüne yatırıyordu.
Y/N: Jungkook nereye gidiyoruz?
JK: Yeni eve gidiyoruz. Kai ötekini bildiği için.
Y/N: Tamam. Ne kadar kaldı jin oppa?
JİN: Az kaldı.
JK: Oppa?
Y/N: Evet oppa kıskanma sanada oppa deriz.
JK: Yok istemez. Bana kaslı sevgilim, yakışıklım vb. şeyler söylesen yeter.(sırıtarak)
Y/N: Jin oppa camları aç nefes alamıyorum. Jungkook'un egosu buralırı kapladı. Camları aç camları.(gülerek)Diyince. Jin oppa ile kahkaha atmaya başladık.
JK: Komik mi?
JİN: Bence komik kookie.(gülerek)
JK: Hyung!!!
JİN: Tamam bak öyle yakışıklı yüzüme nazar değicek.
Y/N: İkinizde egolusunz.
JİN: Ve geldik hadi inin.Ben inicekken jungkook iniyor ve beni kucağına alıyor. Sonra eve doğru yürüyor.
Y/N: Jungkook ben kendim giderdim.
JK: Olmaz götürüyorum işte.
Y/N: Tamam sustum...... Burasıda yumuşacıkmış.
JK: Ne yumuşağı? Benim kaslı göğsümün taş gibi olması lazım.
Y/N: Bak yine yaaa..... Jungkook egona söyle çekilsin seni göremiyorum.(gülerek)
JK: Sana hastahanede eteri fazla mı koklatılar bu ne kafa?
Y/N: Beğenemedin mi gülüm?
JK: Tamam tamam bi şey demiyorum.Diyip. Yürümeye devam ediyor. Jungkook beni salona getiriyor. Koltuğa yavaşça bırakıp yanıma oturuyor. Aklıma takılan soruyu jungkook'a sordum.