Neden benimle oturuyor

41 13 23
                                    

   "Kapalı kutu gibi. İçini açana kadar hiç bir şey anlamazsın. Kutunun boyutuna ya da salladığında çıkardığı sese göre tahmin yürütürsün."

Bütün ders yalnızca bir kere konuştu. Gerçekten benimle hiç muhattap olmuyordu. Oysa benim çok merak ettiğim sorular var. Mesela.
Neden tek oturuyor?
Neden herkes ona böyle davranıyor? En önemliside.
Neden sürekli sinirli duruyor?
Şu an mesela telefonuyla uğraşıyor. Bir de sürekli önümüzde oturan bir çocuğa bakıyor. Neden yapıyor bilmiyorum. Çocukta biraz tedirgin davranıyor. Sürekli boğazını sertçe temizliyor. Sanki biriyle gizlice anlaşıyormuş gibi. Gerçekten kendimi meraklı bilmezdim ama meraklıymışım.
 
  Ateş kafasını kaldırıp bana baktı. Göz göze gelince biraz utandım. Hemen başka bir yere baktım. O da sonra önüne döndü. Size söylediğim o çocuk var ya. Boğazını temizleyen o yine boğazını sertçe temizledi ve Ateş'i kaşıyla birine gösterdi. Kafamı çevirip kime gösterdiğine baktım. Siyah saçlı, kahve renkli gözlü, uzun ve biraz şeytani bakan birine Ateş'i ima ediyordu. Dayanamayıp sessizce Ateş'in yanına gittim.
  "Şu öndeki çocukla. Şu şeytan gibi bakan çocuk sanırım seninle ilgili bir şeyler yapıyor."  Dedim elimden geldiğince sessiz olmaya özen göstererek. Kafasını çevirip uzun uzun gözlerimin içine baktı. Daha sonra derin bir nefes alıp kafasını salladı ve.
  "Sağ ol. Ama bir daha konuşma."dedi. Ben ona iyilik yapıyorum o bir daha konuşma diyor.
  "Neden öyle diyorsun söylemesem ruhun bile duymayacaktı."deyip önüme döndüm. İç çekip dudağını kulağımın içine kadar soktu. Yavaş yavaş konuşmaya başladı.
 "Eğer önümüzdekiler seni duyduysa... seni kendi ellerimle öldürürüm. O yüzden sus." Yavaşca kendini geri çekip, duruşunu Düzeltti. Korkuyla başımı salladım ve 'lütfen bizi duymamış olsunlar ' diye yalvarmaya başladım.

  Ders bittiğinde  Arda yanıma geldi.
 "Aşağı inelim mi biraz hava da alırız." Gerçekten biraz temiz hava almak bana da iyi gelebilir di. Kafamı olur anlamında sallayıp yanımda duran Ateş'e döndüm.
  "Beyfendi bizlerle gelir mi?acaba." Arda kıkırdamaya başlayınca kendimi tutamayıp güldüm. Ateş deliymişiz gibi bize bakıyordu. Dur dur bütün sınıf bize bakıyor.
  "Su neden gülüyorsun. Komik bir şey söylemedin." Ciddi ciddi Ateş karşıma geçmiş bana bunu soruyordu. Ona cevap vermeye çalışıyordum ama gülmekten yapamıyordum. En son derin bir nefes alıp kendimi durdurmaya çalıştım. Gülme isteğim gidincede. Tekrar Ateş'e döndüm.
 "Geliyor musun."dedim ama bu sefer kibarca. Kafasını hayır anlamında sallayıp önüne döndü. Arda da gülmeye bitirip
  "Hadi inelim aşağı." Dedi. Gülümseyip peşinden gittim.

   Ardayla çok iyi anlaşıyorduk. İkimizde dedikodu manyağı olduğumuzdan pek sorun yaşamıyorduk.
  "Arda sana bir şey sormak istiyorum." Dedim bir anda. O da garipçe baktı bana.
  "Sor "dedi yalnızca. Devam ettim.
  "Ateş biraz farklı"dedim. Gülümsedi. Bir anda durdu ve yere baktı.
  "Nasıl farklı."dedi. Derin bir nefes alıp aklımı kurcalayan her şeyi sordum ona.
  "Mesela neden tek oturuyor. Arkadaşı mı yok?" Bir anda kahkaha attı. Anlamadım ve konuşmasını bekledim.
  "O sınıftaki hemen hemen herkes onun arkadaşı."dedi. Hiç beklemediğim bir cevap olduğundan uzun bir süre sustum sonra.
  "Neden peki kimse onunla oturmuyor."dedim.
  "Yo biriyle oturuyor "dedi. Kocaman bir şaşkınlıkla sordum.
  "Kiminle"dedim bir anda. Tekrar gülümsedi.
 "Kızım sen şapşi misin? Seninle oturuyor ya." Ayy valla çok komik.
  "Ya Arda o anlamda değil mesela beni yerinden kovdu ama neden. Kendisi başka bir yere oturabilirdi. Ya da madem herkes arkadaşı onların yanına otura bilirdi. Ama oturmadı neden." Yürümeye devam ederek konuşmaya başladı.
  "Açıkcası o konu hakkında hiç bir fikrim yok. Bizde şaşırdık çünkü bizim bildiğimiz Ateş ne yapar ne eder yanındakini kaldırırdı. Diğer soruna gelirsek. Ben bu güne kadar Ateş'in kimseyle konuştuğunu görmedim. Sadece bazen kavgalara girerdi. Bu yüzden Ateş hakkında pek bilgim yok. Kapalı kutu gibi. İçini açana kadar hiç bir şey anlamazsın. Kutunun boyutuna ya da salladığında çıkardığı sese göre tahmin yürütürsün. Biz de aynen böyle yapıyoruz. Ateş'in dışdan görünümüne göre tahmin yürütüyoruz anladın mı?" Kafamı evet anlamında salladım. Tekrar gülümsedi.
"Çok ciddi duruyorsun ne oldu?"dedi. Kafamı ona çevirip konuşmaya başladım.
 "Peki bu güne kadar kimse merak edip açmaya çalışmadımı o kutuyu." Dedim. Kafasını hayır anlamımda salladı.
  "Belki içinde kabul etmek istemeyeceğimiz bir gerçek vardır." Dedi. Başta sormayacaktım ama daha fazla dayanamayıp devam ettim.
  "Bunu söylemem ne kadar doğru bilmiyorum ama önümüzde oturan çoçuklar Ateş'i ima ederek bir şeyler konuşuyordu. Bunu Ateş'e söyledim ama o bana yalnızca sus dedi." Arda tekrar sessizliğe büründü.
"Bunu bana hiç söylemedin tamam mı?"dedi. Anlayamadım.
  "Neden"dedim merakla. Ama bana çok tedirgin bir şekilde baktı. Biraz korkmaya başladım. Arda nın da beti benzi atmıştı. Bembeyaz olmuştu. Bu hali beni de endişelendirdi.
"Su bunu benden başka kimseye söyleme tamam mı?"dedi. Korkak çıkan sesiyle kafamı evet anlamında salladım. Arda koşarak yanımdan gitti. Şoke olmuş bir şekilde arkasından baktım. Daha sonra derse çıktım.

Biraz kısa oldu biliyorum ama söz daha uzun yazmaya çalışıcağım. Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.Sizi seviyorum hoşçakalın
 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 12, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Merhametli PsikopatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin