five ✧

179 18 63
                                    

avril lavigne - i'm with you.
(başlarda bunu dinleyip sonra kendiniz şarkı açabilirsiniz)

Tony

Okul bitmişti, eve yürüyordum. Ama sadece yürümekle kalmıyor aynı zamanda düşünüyordum. Kafam çok doluydu. Patlayacak gibi hissediyordum. Gerçekten anlam veremediğim çok şey etrafımda olurken kafam çok kötüydü.

Her şeyi düşünmeye başladım. Gerçekten her şeyi. Aklımı kurcalayan o kadar çok şey vardı ki ne kalbim ne de beynim bunları kaldıramıyordu. Ne zaman bu kadar kafam dolu olmaya başlamıştı bilmiyorum.

Düşünmeye başladım, cevabı çok iyi biliyordum.

Steve ile tanıştığımdan beri böyleydim. Gerçekten o beni galiba lanetlemişti. Liseye geçtiğimden beri sadece o ve onun bana okulda nasıl davrandığıyla ilgileniyordum. Açıkçası bana kötü davranıyordu. Gerçekten kötüydü hep bana karşı.

Bu yıl kendime onun kötü davranışlarını unutup önüme bakmak hakkında söz vermiştim. Fakat o şerefsizin bana iyi davranası gelmişti. Tam da ben onun kafamı işgal etmesine izin vermezken o kendi isteğiyle içeri dalmıştı.

Keşke, o gün partiye gitmeseydim. Evde annemle kalsaydım dedim kendi kendime. O zaman biraz daha kafam boş olabilirdi. Çünkü hayatımda kalabalığı sevmiyorum. Annem ile babam boşandığından beri az şeyle yetinmeyi bilen biri olmuştum.

Hayatım; annem, Natasha ve kendim üçlüsünde dönüyordu hep benim için. Ama lise farklıydı, lise insan kaynıyordu. İnsanları umursaman da onları görmek zorundaydın.

Evet, Steve'den nefret ettiğim zamanlar onu görmek zorunda olmak benim için çin işkencesinden farksızdı. Hep ondan uzakta duruyordum, gittiği partilere gitmiyor, onun arkadaşlarıyla fazla görüşmüyordum.Hatta okulda onu gördüğüm de yolumu değiştiriyordum.

Fakat her ne kadar ondan uzak durmaya çalışsamda yine onu yanımda buluyordum. Bir şekilde bulaşmak için beni buluyor ve çileden çıkartıyordu. Benden o zamanlar ne istediğini gerçekten anlamıyordum. Açıkçası hala o zamanlar benden ne istediğini anlayamıyorum.

Bu çocuk kafamı gerçekten çok karıştırıyor, ne istiyorsun benden Steve Rogers?

Aklıma gelen şeylerle kafamı daha çok karıştırdım. Bugün olanlar...O çocuklar bizi gördüğünde ve laf attıklarında niye bu kadar sinirlenmişti ki? Aklıma gelen şeyin olmaması için dua ettim.

Benim 'kızlardan hoşlanamadığımı' biliyor olabilir miydi? O yüzden tepki vermiş olabilir miydi? Hayır olamazdı. Çünkü sadece Natasha biliyordu ve o kimseye söylemezdi. O zaman bu tepki de neyin nesiydi? Galiba biraz havalı gözükmek istemişti. Olabilirdi, sonuçta okulun popüler kişisiydi.

Bir anda gelen telefon sesiyle birinin beni aradığını anladım.

Nat arıyor...

Gördüğüm aramayla hemen telefonu açtım. Natasha mutlu bir sesle konuşmaya başladı.

"Tony! " Sesi o kadar mutlu çıkıyordu ki, okulda düşman olduğu kızlardan biri öldü sandım.

"Efendim Nat!" dedim onun heyecanını taklit ederek.Derin bir nefes alarak konuştu.

"Bucky bizi eve davet etti! "

Çüş! Lan daha bugün konuştuk, hemen açılacak mıydı? Hem beni niye çağırıyorsun GERİZEKALI! Natasha ile yakındık ama bu kadar da olamazdık. Kendimi düğün gecesi gelin ve damadı evine bırakan kız babası gibi hissediyordum. Bucky senin yüzünden düzgün düşünemiyorum,gerizekalı.

here's to never growing up | stony auHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin