Kimsin Sen?

171 13 9
                                    

"Çiğdem!" Uzaktan bir yerlerden biri bana sesleniyor... Bir kız... Evet evet bir kız sesi bu! Ama her yer bulanık, hiçbir şey göremiyorum. Sadece uzaklardan bana seslenen bu ses... Neler oluyor? Neredeyim ben? 

"Çiğdem..."

"Çiğdem buradayım!"

Nereden geliyor bu ses? Bana seslenen kim? Hiç de tanıdık gelemeyen bu sesin kaynağını aramaya başladım.

"Çiğdem! Görmüyor musun beni! Buradayım! Hey!"

Of görebilsem gelmez miyim yanına be kızım! Sen görebiliyorsan neden boş boş seslenmek yerine gelmiyorsun yanıma! Sinirlenmeye başlamıştım.

"Hey sen de kimsin?"

"..."

"Neredesin? Beni görebiliyor musun?"

"..."

"Neden şimdi susuyorsun?" bu iş gittikçe beni çileden çıkarmaya başlamıştı.

"Çiğdem..." bu sefer ses daha kısık gelmişti. Bu kadar kısık bir sesi duyabiliyorsam sesin kaynağına yaklaşmış olmalıydım.

"Hey, beni görebiliyor musun?"

"..." Harika yine ses yok! Aman ne harika!

Hayatımda hiç bu kadar sisli bir yerde bulunmamıştım daha önce. Dur bi dakika, buraya nasıl gelmiştim ki ben?

"Çiğdem" aniden omzuma dokunan el ile yerimden sıçradım.

"Çiğdem... N n n nolur b b b bana... yardım et..."

....


Aniden gözlerimi açtım. Etraftaki sis birden kaybolmuştu. Tekrar odamdaydım ve günün ilk ışıkları yavaşça penceremden içeri süzülüyordu. Rüya görmüştüm. Peki ama kimdi o? Bi süre yataktan kalkmadan sadece tavana bakmayı sürdürdüm. Kimi görmüştüm rüyamda? Yüzünü hatırlamak için beynimi zorladım ama nafile. Hiçbir şekilde yüzü aklıma gelmiyordu. Sadece... Dokunuşu... Tam uyanmadan önce omzuma dokunmuştu. Sanki hala eli oradaymışçasına elim omzuma gitti. Ahh ne yapıyordum ben? Altı üstü bi rüyaydı, hepsi bu. Diğer bütün rüyalardan hiçbir farkı yoktu. Tavanı izlemeyi kesip yataktan doğruldum. Yorganı üzerimden atmamla geri kapamam bir oldu. Tanrım! Hava çok soğuktu.Kombi çalışmıyordu galiba. Bu sefer daha yavaş bir şekilde kendimi soğuk havaya alıştıraraktan kalktım. Elimi yüzümü yıkamak için lavaboya gittim. gözüm aynaya takıldı, birbirine karışmış (normalde dalgalı ve hacimli dururdu) kumral saçlarım ve şişmiş gözaltlarım ile kesinlikle bambaşka biri gibiydim. Hemen elimi yüzümü yıkayıp elime ilk geçen kıyafetlerimi giydim. Birçok kız kombin yapmak için saatlerce kıyafet dener. Ben o kızlardan değilim. Elime ilk ne geçerse valla. Hiç affım yoktur bu konuda efendim. Şöyle bi aynanın karşısına geçip kendimi süzdüm. Gayet iyi gözüküyordum. Eveet artık okul için hazırdım. 

...


Evden çıktığımda saat 7'yi gösteriyordu. Okul 8.15'te açılıyordu aslında ama evim okula uzak kaldığı için otobüsle okula ancak varabiliyordum. Tam zamanında otobüs durağına vardım. Ne çok erken ne de çok geç. Otobüs durağa yaklaşmaktayken çoktan durakta yerimi almıştım bile. 

Dışarının soğuk havasına karşın otobüsün içi sıcacık ve tıkış tıkıştı. Artık otobüste ayakta gitmeyi huy edindiğimden (yaşlı teyzeler ne zaman bir yere otursam gözlerinden lazer ışınları çıkarmaya başladıkları için artık oturmuyorum) boş yer arama zahmetine girmedim. Tutunabildiğim ilk yere tutunup okula varana kadar Spotify'dan en sevdiğim çalma listemi dinledim. Aslında hiçbir zaman kendim için bir liste hazırlamadım. Zaten üşenirim ki ben öyle şeylere. Tabi ki de arkadaşımın benim için özel hazırladığı "Çiğdem İçin" adlı karışık listeyi dinliyordum.

BU NASIL DÜNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin