Soğuğun Kolları

323 24 45
                                    

Sözlerine kulak asmadan kapıyı sertçe çekerek kendimi soğuk gecenin kollarına bıraktım. Bağırışları hâlâ duyuluyordu. Onu duymak istemiyordum. Adımlarımı hızlandırdım. Kapı açılma sesinden sonra koşmaya başladım.

Artık onunla yüz yüze gelmekten bile tiksiniyordum.  Nereye gittiğimi bilmeden çıplak ayaklarımla soğuk zemine basarak koşuyordum.

Beni bulmasını istemiyordum.

Kısa saçlarım rüzgarla savrulurken, korku ve üzüntü ile dolan gözyaşlarım önümü bulanıklaştırıyordu. Artık aldığım nefeslerim kesilmeye başlayınca koşmayı bıraktım. Ciğerlerime dolan soğuk havayı içime çekmekte zorlanıyordum.

Yavaşca arkamı döndüğümde kimsenin olmadığını fark ettim. Derin bir nefes alarak kaldırımın kenarına oturdum. Ayaklarımı hissetmiyordum. Hâlâ düzene girmemiş nefeslerimle sakin kalmaya çalışıyordum ama bu çok zordu. Hızla çarpan kalbimi tüm bedenimde hissediyordum. Dilimle kurumuş dudağımı ıslattıktan sonra susadığımı fark ettim. Hafifçe yutkunduğumda boğazımda hissettiğim acıyla yüzümü buruşturdum.

Karanlık sokak tamamen sessizdi. Sokak lambalarının loş ışığı sokağı aydınlatıyordu. Sadece kendi nefes alışverişlerimi duyuyordum. O eve bir daha dönemezdim ama sokakta kalmak için dışarısı çok soğuktu.

Rüzgar şiddetini arttırdığı gibi yavaş yavaş yağan yağmur da hızlanmaya başlamıştı. Yağmuru severdim, onun altında ıslanmayıda ama ilk defa yağmamasını çok istedim. Islanırsam daha fazla üşüyecektim.

Üzerimde sadece siyah tişört ve bir kapüşonlu vardı. Altımda ise siyah bir eşofman. Kapüşonlumu başıma geçirerek fermuarını çektim. Sığınacak bir yer bulmalıydım.

Ayaklarım yürümek istemiyordu ve morarmaya başlamışlardı.

Gözlerim karşımda duran evin balkonuna ilişti. Altında bir boşluk vardı. Balkonun altına geçtim. Bağdaş kurarak ayaklarımı ısıtmaya çalıştım. Başımı tam kaldıramıyordum. Fazla kısaydı ama artık ıslanmıyordum.

Birbirine kenetlediğim ellerimi nefeslerimle ısıtmaya çalışıyordum. Yüzümden düşüne yağmur damlaları ve ona eşlik eden saçlarımdan su damlaları kıyafetime düşüyordu.

Soğuğu severdim. Soğuk insanlarıda. Fazla samimi olmaz, fazla konuşmazlardı. Gerekmedikçe konuşmazdım. Çünkü buna alışmıştım.

Kolumu kaldırarak saate baktım 04:25. Derin bir nefes alarak kendimi yağmurun sesine bıraktım.

°- Merhaba! Öncelikle bu benim yazdığım ilk kitabım. Eksiklerim veya yanlışlarım varsa kusura bakmayın. Bir şans verip kitabıma baktığınız için teşekkür ederim. -°

Karanlığın ÖtesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin