MİRA İPEK
Adım Mira. 17 yaşında olmamla birlikte 1.75 boyum var.Bir kıza göre iyi boy aslında. Kestane rengi saçlarım, yeşil gözlerim, esmer tenim, dolgun dudaklarım ve minik burnumla aslında güzel bir kızım ama bu açıkçası umrumda değil çevredekilerin bakışları beni rahatsız ediyor.Sizi dikkatle inceleyen insanları sevmezsiniz herhalde. Yani ben sevmiyorum.
Bugün günlerden Çarşamba.Ve bugün en uğursuz günüm.Ailemi kaybettiğim gün.Bakalım bugün neler olacak neler gelecek başıma.Yattığım yerden zorda olsa kalkabilirdim düşüncelerimden sıyrıldım.
Telefonum çalmaya başladı.Kararlıydım annemi babamı kaybettiğim gün evden çıkmayacaktım hiç.. Telefonu kapattım. Aradan 10 dakika geçmeden kapı çalmaya başladı. Kapıyı açtım. Gelen Eceydi. Ece kimsenin kıramadığı duvarlarımı kıran tek kızdı. Çocukluk arkadaşımdı.Ve tek sevdiğim arkadaşım hatta kardeşimdi. Bu kızla uğraşmak çok zordu.Kendisi biraz delidirde.
Ece "Telefonunu neden açmıyorsun" dedi."Telefonumu açmak zorunda olduğumu bilmiyordum" dedim.Ece dediğime gözlerini devirerek baktı. Anne ve babamın ölümünden 3 ay geçti. Ve ben evden çıkmamaya karalıydım. Ece "hazırlan" dedi. Ona sert bakışlarımı atarak bakıyordum ne dediğini de anlamaya çalışıyordum. Bunu hissetmiş olacak ki "Bugün Türkiye'nin en büyük iş adamlarından Bora Atahan bir parti düzenliyor ve bil bakalım kimler davetli" dedi.
Cevap vermedim hiç te umursamadan koltuğa gömdüm başımı. Ece de bu hareketime karşılık yastığı kafama attı. "Biz davetliyiz kızım düşünebiliyomusun biz oraya gidicez çok güzel olacak" dedi. Bende "Sen gideceksin ve çok güzel olacak " dedim. Deli arkadaşım "Eğer benimle gelmezsen tüm apaçileri evine çağırırım" dedi. Bu dediğine gülmemek için kendimi zor tuttum.
Ahh bu deliyle uğraşmak bugün yapılmayacak listemde bu nedenle sitemkar dille "tamam" dedim. Ece çoktan hazırdı. Kırmızı sırtı açık dizlerinin üzerinde bir elbise giymişti.Sarı saçlarıyla açıkçası çok seksiydi.Ece "yarım saatin var çabuk hazırlan" dedi. "Allah razı olsun " diyerek banyoya girdim. Kısa bir duş alarak saçlarımı kuruttum. Saçlarım dalgalıydı. Maşalı gibi duruyordu. En sevdiğim özelliklerimden biri saçımı yapmama gerek yoktu.
Odaya girdim onun aksine dizlerimin 4 cm yukarısında biten kot shortumu giydim. Üzerinede beyaz t-shirt geçirdim. Ayakkabı olarak ta beyaz dolgulu converslerimi giydim. Odadan çıkıp Ecenin yanına gittim. Ece"hazırlanmamışsın canım" dedi. Ben hazırım diyerek kapıdan çıktım. Para derdimiz yoktu ailemin yatırımları vardı 6 evimizin kirasını alıyordum. Şirketlede amcam ilgileniyordu. Yaşım tutmadığı için. Her neyse Ecenin arabasına bindik. Kafamı cama yasladım. Yarım saatin sonunda partinin olduğu yere gelmiştik.
Arabadan indim. Etrafa bakındım. Her tarafta süslü kokoşlar vardı. Bu duruma yarım ağız gülerek dalga geçtim içimden. Ece seslendi "hadi içeri girelim sabırsızlanıyorum" dedi. Girdiğimiz ev çok güzel dizayn edilmiş ve baya lüks bi yerdi. Bunak iş adamın zevkine hayran kaldım açıkçası. Ece " arkadaşlarımın yanına gidiyorum gelicekmisin canım uzun sürmez selam vericem " dedi. Kimseyle konuşmak istemiyordum. Hayır kendime meyve suyu alacağım dedim içeceklerin olduğu masayı göstererek.
Ece kafasını sallayıp gitti. Bende içeceklere doğru yöneldim yanından geçtiğim herkes kıyafetime bakıp gülüşüyorlardı. Hıh çok ta umrumdaydı boya badanası değildim onlar gibi en azından. Meyve suyumu aldım ve boş bulduğum bir yere oturdum. Kafamı döndüğümde karşıda ayakta duran sert bakışlı, uzun boylu, kas hayvanı, ela gözlü birini gördüm.
Gerçeği söylemek gerekirse çok yakışıklıydı. Ama umurumda değildi. Onun her insanı korkutabilecek bakışlarına karşılık bende sert bakarak yani bakmaya çalışarak ne bakıyosun bakışı attım. Ne demek istediğimi anlayacak ki gözlerini kıstı yanağı seyirdi. Umursamamış gibi davranandım aslında deli gibi korkuyordum. Etrafa bakındım nerde bu kız ya diyerek içten içe söylendim. Gözlerimi yine o adama çevirdim istemsizce de olsa. Bakışları hala aynı şekilde duruyordu. Bana doğru adım atmaya başladı. Allahım sana geliyorum öldürecek beni kesin diye düşünürken yanıma bir erkek geldi tipine bakılmayacak biri değildi ama piç olduğu belliydi. "Dans edelim mi güzelim" dedi. Ya karşıdan gelen adam beni öldürecekti yada dans edecektim.
Tabiki ikinci seçeneği seçtim. Hızlıca ayağa kalkıp dans edenlerin arasına girdik. Belimi tuttu. Şuan sadece sert bakışlı adamı düşündüğüm için bişey diyemedim. Etrafa göz attım. Sert bakışlı adam yoktu. Derin bi oh çektim." Ahtapot gibi saran belimi adama bakışlarımı çevirdim. Istersen yukarıya çıkabiliriz sana daha ne ohlar çektiririm" dedi. Bi dakika bana dedi banaaa. Sen bittin oğlum. Adamın hassas yerine dizimi geçirdim. Ve hızlıca uzaklaştım. Eceyi gördüm. Kolundan çekiştirerek dışarı çıkardım. Ece "ne oldu mira" dedi. "Ne mi oldu bir piskopata ne bakıyosun bakışı attım ondan kaçmak için sapık adamla dans ettim ve bana yatmayı teklif etti hassas bölgesine dizimi geçirdim ve kaçtım.Yani hiç bir şey olmadı Ece" dedim. Ecenin ağzı açık kaldı hızla arabasına ilerledik.
Kendimizi arabaya attığımız gibi gazı kökledi. 20 dakika sonunda evime gelmiştim. Ece "üzgünüm canım seni zorlamamalıydım" dedi. Ona sarılarak benim hatam dedim. Arabadan inip eve çıktım. Kendimi direk yatağa attım. Korkudan olsa gerek uykum gelmişti. Ve bir dakika sürmeden uykuya daldım.
Devamı gelecek... Bakalım yakışıklı Boramız neler düşünüyor :Ddd
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Multimedya da Mira Ipek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorla Da Olsa Seveceksin
RomanceMerhaba bu benim ilk hikayem her ne kadar güzel olmayacak desem yalan olur bu konuda kendime güveniyorum :))))