2. BÖLÜM

4 0 0
                                    

Ertesi günün sabahı Necla erkenden evden çıkıp okula gitmişti benim o gün dersim yoktu öğleden sonra pastahaneye gidecektim. Neclanın olmamasını fırsat bilip cama koştum , Mehmetlerin evinin penceresine bakıyordum. Onu görmeyi istemiştim fakat yoktu istemsizce bu durum beni üzmüştü. Evin işlerine yoğunlaşıp Mehmeti aklımdan çıkarmak istiyordum belki de Necla haklıydı başımıza bela olabilirlerdi. Kapının çalmasıyla aşağı koştum Necla olduğunu düşünüp  söylenmeye başladım;
Anahtarında vardı oysa neden kapıyı çalıyorsun  ?
Kapıyı açtığımda Mehmeti karşımda bulmuştum. Mehmet hafif bir gülümseme ile ;
Anahtarım yok sadece sizi ziyarete gelmiştim.
Aman Allahım rezil olmuştum utancımdan ölmek istiyordum yüzüm alev alev yanıyordu. Hicbir şey demeden elimle içeriye davet ettim.
Mehmet:
Içeriye girmesem daha doğru olur küçük mahalle burası konuşan çok olur  dedi .
Elindekini gösterip cümlesine devam etti.
Annem börek yapmıştı size de getirdim. Annem, babam bi de 2 kardeşim yaşıyoruz Sabah Neclayı çıkarken görmüştüm burada yaşadığınızı tahmin ettim. Rahatsızlık verdiysem af ola.
Ben elindeki tabağı aldıktan sonra
Teşekkür ederim  börek için hayır rahatsızlık vermediniz aksine sizi gördüğüm için mutlu oldum. Dün öylece gitmek zorunda kalmıştık sizler iyi misiniz ?
Mehmet:
Evet iyiyiz buralarda olur siyasi kavgalar sizden ricam çok sokaklarda dolanmamanız. Ben gideyim dersim var öğleden sonra, kendine iyi bak.
Aptal gibiydim Mehmet ne söylese çocuk gibi başımla onaylıyor asla konuşmuyordum. Ona el salladıktan sonra kapıyı kapatmıştım. Annesinin yaptığı  börekten bir tane alıp evden çıkmıştım pastahaneye gitmem gerekiyordu.
                        ***
Saatlerce onun gelmesini bekliyordum. Uzaktan geldiğini gördüm  çok yaşlanmıştı elleri,yüzü buruşmuştu tanıştığımızda 25 yaşındaydı ben ise 20 zaman ikimizde de gençliğimizi alıp götürmüştü. Bana doğru yaklaşınca oturduğum banktan kalktım ben de ona doğru yürüme başladım. Icim hala kıpır kıpır onu gördüğümde. Birbirimize doğru yaklaşınca birden durduk ikimizde birbirimize uzunca baktık. Belki de o da benim ne kadar cok yaşlandığımı içinden geçiriyordur. Birbirimize uzunca sarıldık, çok özlemiştim. Oturduğum banka geri geldik bana uzun uzun bakıyordu.
Mehmet:
Uzun zaman oldu ha, koca 25 sene.  Bana Aslı hicbir şey  demeden memleketine gitti demelerinin üstünden tam 25 sene geçti.
Gözleri dolmuştu belli ki o da benim gibi acı çekmişti. Ona herşeyi anlatmak istiyordum. Ama lafa nereden başlayacağımı bilmiyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 13, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AYNI YERDEYİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin