Merhaba ben buse korkmaz, annem hayatını kaybettiği için babamla beraber babaannemin evine taşındık sonuçta annemin hayatını kaybettiği evde kalacak değildik. Tamımı tamına ankarada 14 yıl kaldım şimdi hiç tanımadığım istanbula gidecektik yeni okul, yeni arkadaşlar, yeni ev. Annem kalp krizi geçirip hayatını kaybettiği günden beri çok mutsuzum. Annemle çok iyi anlaşıyorum ama fakat babamla başka babam öfkeli bir baba. Benle hiç ilgilenmez.
Üç günde herşeyimizi hazırlayıp istanbula gelip babaannemin evine yerleştik yeni odam eskisinden güzel olmasada iyidi. Odama geçip eşyalarımı yerleştirirken babaannem kapıyı çalıp içeri girdi ve konuşmaya başladı."kızım buse yarın saat 07:30 hazır ol okula gideceksin."
"Yarın mı?"
"Evet, ne var ki."
Ne olacak hiçbirsey sonuşta annem dört gün önce ölmememişti. Babaannem söyledikrerini bitirdikten sonra hızlıca odadan çıktı. Akşam yemeyimizi yedikten sonra hızlıca odama gelip kendimi yatağa attım.
<><><><><><<>><><><><><><>><><>
Telefonuma kurduğum alarm çalınca önce irkildim evet bugün okula gidecektim o yüzden yataktan kalkıp giyinmeye başladım. Kısa bir şort üstüme de bir tişhört giyip hızlıca çantamı alıp lazım olan herşeyi alıp saçımı yapmaya başladım. At kuyruğu yapıp ufak bir makjaş yapıp odadan çıkıp merdivenlerden aşağı indim babaannem kapıda beni bekliyordu.
"Hazırlandıysan çık."
"Sen gelmiyormusun babaanne."
"Hayır, senin için taksi çağırdım."
"İyide ben yolu bilmiyorum ki."
"Arslan lisesine gidelim dersen seni götürür. Müdür benim en yakın arkadaşımdır benim ismimi söyle seni sınıfına götürür."
"Tamam. Babam nerde?"
"O hayla uyuyor."
"Tamam"
Hızlıca taksiye binip gitmem gereken yeri söyledim. Meğer o kadarda uzak değildi beş dakikaya varmıştık. Saate baktığımda oldukça geç kalmıştım. Hızlıca taksiciye parasını verip taksiden indim ve okulun bahçesinde durdum. Okula baktığımda oldukça büyük bir okuldu "ARSLAN LİSESİ" yazıyordu.
Hızlı adımlarla okula girdiğimde okulun içi fazlasıyla ürküdüçü gözüküyordu.
Müdür zuhal arslan, ismini görünce şaşırdım şu ana kadar dört okul değiştirdim ama müdürlerim kadın değildi kapıyı bir kere tıklayıp "gir" sesini duyunca içeri girip bir göz attıktan sonra konuşmaya başladım. "Merhaba hocam beni babaannem yolladı buraya kayt olmak için.
" babaannenin ismi ne bakayım."
"Fadile korkmaz." hızlıca ağaya kalkarak yanıma geldi ve konuşmaya başladı "hee, tamam gel seni sınıfına götüreyim ama ilk önce kimliğini ver kaydını yapalım." kimliğimi çantamdan çıkartarak usattım. Kaydımı yaptırdıktan sonra beraber merdivenlerden inerek bana sınıfımı gösterdi. Kapıyı bir kes tıklatıktan sonra içeri girdi öğretmenle konuştu ve sınıftan çıktı. Öğretmen konuşmaya başladı "gel busecim önce kendini tanıt ve istediğin bir yere geç.". Kavamı onay anlamından salladıktan sonra sınıfın ortasında durdum bir şeyler gevelemeye başladım. "Ben buse korkmaz,18 yaşındayım bazı tatsız olaylardan dolayı buraya gelip babaannemin yanında kalıyoruz." sözümü bitirdikten sonra öğretmen birşeyler gevelemeye başladı "tamam busecim istediğin bir yere geçebilirsin" kavamı onaylama anlamda sallayıp cam taravtaki arkadan üçüncü sıraya geçtim.
Tenefüs çaldıktan sonra yanıma üç grup şeklinde gelen kızlara bakarak ğüçlü olmaya çalıştım. Yanım gelen kızlardan ortadaki konuşmaya başla "bana bak buse korkmaz şu en arkadaki çoçuğu görüyormusun." başımı arkaya doğru baktığımda oldukça karizmatik duruyordu. Sonra önüme döndüğümde kız konuşmaya başladı." işte o benim sevgilim ona baktığını bile görmeyeyim tamamı."
Başımı onaylar anlamdan salladıktan sonra yanımdan gittiler. İkinci dersimiz matematikti en sevdiğim dersti öğretmen içeri girince hızlıca ayağa kalkarak öğretmenin bizi oturturmazını bekledik öğretmen masasına otururak "oturun çocuklar." dedi ve tüm sınıf sıralarına oturdu. Öğretmen dersi anlattıktan sonra tahtaya soru yazdı ve birşeyler mıranladı "kim kalmak ister çocuklar."
Sorudan çok emin olmadığım için defterde çözmeğe çalıştım. Tam o sırada öğretmen konuşmaya başladı "onurcum sen kalkmak ister misin?" onurun kim olduğuna bakmaya çalıştığım da en arka sıradan ses geldi. "Yok hocam ben tokum." o yanıma gelen kızın sevgilisi. Öğretmen onurun sırasının yanına gelerek mırıldanmaya başladı "Aa onurcum senin şuan üniversite 2 olman gerekmezmiydi sen neden lise 4 geldin ki aa hatırladım sen iki sene sınıfta kaldın." öğretmen tahta kalemi onura uzatarak almasını bekledi. Onur öğretmenin elindeki kalemi hızlıca çektirip ağaya kalkarak konuşmaya başladı. "Hocam birşeyler duydum sanırım siz kocanızdan boşanmışsız." Herkez şaşırarak "aaaa" diyordu ben ise onura sinirli bir şekilde onura bakıyordum. Onur tahtaya bakıp duruyordu. Oysa ben soruyu çözmüştüm.
Hoca derin bir nefes alarak onurun yanına gitti ve mırıldandı "onurcum bakıyorumda çözemedin."
Hoca sonra yüksek bir sesle önüne dönerek konuşmaya başladı "kalkmak isteyen varmı çocuklar." dediğini duyunca hızlıca etrafa göz atarak baktığımda herkez oldukça bir şeylerden korkuyorlardı ama ne sorudan mı? Öğretmenden mi? Yoksa onurdan mı? Evet kesinlikle onurdan korkuyorlardı çünkü kolay bir soruydu. Ama niye korkuyorlar ki? Hızlıca barmağımı yukarı kaldırdığımda herkez bana bakıyordu. Öğretmen gözlerini açarak sevinmişti ve konuşmaya başladı "yeni kız gel bakalım, sınıfımızda en cesaretli olan kız." Şaşırarak yerimden kalktığımda tahtaya çıktım.Onur yüzüme öfke dolu bakıyordu. Her an birşeyler yapacakmış gibi duruyordu korkumdan birşeyler mırıldandım "kalemi verirmizin." dediğimde onur birşeyler gevelemeye başladı "gel al" dediğinde kalemi elinde alçaktım ki kalemi ayağın uçuna bıraktı sinirden ağzımı tutamayıp birşeyler gevelemeye başladım "yerden alıp kalemi elime insan gibi verirmisin." öyle dedim çünkü biliyorum kalemi bilerek attı.
Yüz hatları o kadar berliydiki beni heran beni öldüre bilir. Onur sol kolunda ki saate bakınça yere eğilerek kalemi aldı ve birşeyler mırıldandı "elini açta vereyim"
Şaşırarak elimi uzattığım da kalemi ellime koyarak tam o an sil çalmıştı işte o an bana sinirle baktıktan sonra kalemle elime sıkarak daha sonra hafifçe bırakarak elimdeki kalemi yere attarak konuşmaya başladı "sarp, atakan ve emre beni takip edin." Bi an rahatlamıştım onurun sınıftan çıkaçağı için gözlerimi kapatarak nefesimi içime çekerek vermeye başladığım an birisin eli kolumu sıkıca sarmıştı nefesimi vermeden gözlerimi açtığım da kolumu o tutuyordu "onur" kolumu çekmeye çalıştığımda daha sıkı tutuyor du kolumu çekmeye başladığında sorlada olsa onun gittiği yerden gidiyordum.
Beş dakika beni çektiğinde en sonunda bir odaya girip arkadanda emre, sarp, atakan geliyorlardı. Hepimiz bir odaya girdiğimizde onur birşeyler gevelemeye başladı "emre kapıyı kilitle." dediğinde işte bitmiştim ne yapacaklardı bana daha okulun ilk günüm berbat geçmişti diğer günler ne olacaktı beni öldürlerdi ne yapaçaklar ben ne günah işledim de bunu çekiyorum iç sesimle konuşarak onur tam önümde durdu.
<><><><><><><><><><><><><><><>
Merhaba arkadşlar, bu benim ilk kitapımın ilk bölümü. Beğenirseniz çok sevinirim en kısa zaman da ikinci bölüm gelecek yazım yanlışlarım olursa çok özür diliyorum tapletten yazdığımdan. Hoşçakalın.