he loves & wants || vrosé✔️

29| please love me, Rose

Rose koşmaktan kasılan bacaklarını aldırmadan devam etti.
Taehyung'u bulmak için var gücüyle koştu.

Bu sabah Taehyung'un evindeyken Jaebum aramış ve hemen eve gelmesini söylemişti.

Apar topar oradan evine gitmişti sabahın köründe.

Jaebum, başında bir bela olduğunu ona zarar gelmemesi için böyle söylemek zorunda kaldığını anlatdı.
Rose bir şey demedi.
Bir zamanlar ona karşı duyduğu sonsuz güveninin sarsılmasının üzerinden çokça zaman geçmişti.

Sonrasında ise olan olmuştu. Zorla telefonunu alan Jae, Taehyung'un sabahtan beri attığı mesajların hepsini okumuştu.

Rose şu zamana kadar yaptığı aptallıkların pişmanlığını çektiğini düşünüyordu.
Gerçi onun çektiği bir şey yoktu.
Hepsinin cezasını Taehyung çekmişti.
Bir iki ay öncesinde sima olarak bile adam akıllı bilmediği bu oğlan, tüm belayı onun yüzünden kendi başında bulmuştu.

Jaebum'un ona da savurduğu bir fiske yüzünden kanayan dudağının sızısını aldırmadan koşmaya devam etti.

İnce bilekleri defalarca burkulmuştu.
Lakin onu aramaktan vazgeçmiyordu. Kendini affettirebileceğinden emin değildi ama bunu denemeden bilmezdi.

Kararmaya başlayan hava yüzünden umut kırıntılarını savrulan saçlarıyla etrafa saçılırken Jaebum'un gidebileceği tüm pislik mahallelere girip çıkmıştı.

Akciğerleri sıkışıp dayanılmaz hale geldiğinde sonunda tanıdık bir tını duyuldu rastgele önünden geçtiği bir ara sokakta.

"Y-yardım..."
Sesinin titreyişi duymuştu. Kendisinin de kalbi sarsılmıştı o an.

"Taehyung?"

Koşarak arka sokağın karanlık tarafına gittiğinde bacakları dahil olmak üzere tüm bedeni titriyordu Rose'nin.

"Taehyung ben geldim.
Aç gözünü, lütfen..."
Göz yaşları görüş açısını engellerken yerde ağzı yüzü kan içerisindeki bedeni kucakladı.

"C-Chae burada..
n-ne işin var?"

"Senin için geldim.
Hemen ambulansı arıyorum
lütfen dayan."
Taehyung'un kanı kızın da bedenini kirletirken yüzündeki küçük gülümsemeyle kızın yüzüne baktı ve bileğine güçsüzce kavradı.

"O-olmaz."

"Ne saçmalıyorsun?!
Ölmek üzeresin!"

"Sonra anlatacağım g-güzelim...
Lütfen Jeongguk'u ara."
Kısa bir süreliğine Tae'nin kapanmamak için uzun uğraşlar verdiği gözlerine baktı.