"Nasıl yani Daehwi'nin katili buldunuz mu?"Heyecanını saklamaya gerek duymayarak sorduğunda Changbin'in sert ifadesi biraz da olsa heyecanını bastırmasını sağladı. Changbin moralinin bozuk olduğunu belli eden bir ses tonuyla konuştu.
"Fakat şöyle bir sorun var ki; adam telefonla polise itiraf ettikten hemen sonra intihar etmiş. Polise Daehwi'in öldürüldüğü kafenin sahibi olan amcasının anlaşmalarına uymamasından dolayı sinirlendiği ve sinirine hakim olamayıp Daehwi'yi öldürdüğünü söylemiş. Gözünün döndüğünü kendini yapmamak için çok zorladığı fakat duramadığını söylemiş ağlayarak.
Daha sonra korkup kendine gelmiş ve direkt amcasının odasına gitmiş. Eğer amcası onu ihbar ederse kafenin aynı zamanda uyuşturucu sattığını söylemekle tehdit etmiş. Bu yüzden amcası da kamera kayıtlarından sildirmiş yeğeninin tuvalete girdiği kısmı. Şuan kafe kapatıldı kafenin sahibi ise karakolda henüz bir karar verilmedi onun hakkında."
Ağzı açık bir şekilde dinledi Changbin'in sözlerini. Felix ise Minho'nun omzunu okşuyordu biraz da olsa daha iyi hissetsin diye. Changbin Minho'nun konuşmayacağını anladığında sordu.
"Sen neden gelmiştin Minho?"
Minho soruyla kendine geldi ve küçük bir tebessümle konuşmaya başladı. Elini ensesine götürüp ensesinde dolaştırdı bu isteğinden dolayı utanır gibi bir hali vardı.
"Şey aslında ben, yani ben de... bende içeri girmek istiyorum. Chan'nın 3 yılın sonuna kadar başka mahkemesi olmayacakmış. Ben Hyunjin ve Seungminden beni ihbar etmelerini istedim ve ben onların evine girerken kameralarına yakalanmışım gibi görüntü verdik. Biliyorum çok salakça ama" Gülümsedi. "Onunla olmak istiyorum."
"Yani ortaya onlar sevgilimi ihbar ettikleri için onlardan intikam almaya çalışmışım gibi bir görüntü çıkıyor. Sizin yapmanız gereken tek şey ise mahkemede Chan'a 3 yıl 2 ay ceza verildiği için ikimiz eşit ceza görmemizi istemek. Sonuçta ikimizde aynı suçu işledik."
Changbin bıkmış bir şekilde Minho'un neden böyle böyle bir aptallık yaptığını düşünürken Felix ne kadar harika bir aşk hikayesinin içine düştüğünü düşünüyordu.
"Kabul ediyor musunuz?"
Changbin sinirle konuştu.
"Zaten çoktan ihbar etmişler seni kabul etmesek çok daha fazla içerde kalabilirsin. Kabul etmekten başka çaremiz yok gibi görünüyor."
Minho ayağa kalktı ve gülümsedi.
"Gitsem iyi olucak polisleri evimde karşılayım da bir de beni bulmaya uğraşmasınlar."
Felix çıkmaya hazırlanan Minho'ya sarıldı ve fısıldadı.
"Sizi yan yana görmek için her şeyi yapacağım."
Minho Felix'e daha sıkı sarıldı.
"Teşekkür ederim."
.
.
.
Hakim elindeki tokmakla üç kere vurduğunda salonda oturan herkes ayağa kalktı."Sanık Lee Min Ho, izni olmadan başka birinin evine girmekle birlikte adam öldürmeye teşebbüs ederek 3 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır."
Mahkeme salonundaki ciddi ortama rağmen huzurlu bir şekilde gülümsemiş daha sonra tekrar ciddi ifadesini takınmıştı. Kendi isteğiyle içeri girdiğinin belli olmaması gerekirdi aksi takdirde yalan ifadeden dolayı kendiyle birlikte Hyunjin ve Seungmin'in de ceza alması söz konusuydu.
Minho, göz ucuyla Hyunjin'e baktığında kendisinin deli olduğunu düşündüğünü biliyordu. Sonuçta kim yeni tanımasına rağmen aşık olduğu biriyle yaşamak için cezaevine girerdi ki?
Kapının önünde duran iki gardiyan Minho'ya yaklaşıp ellerini önünde kelepçelemişlerdi. Hemen sonra biri sağ diğeride sol kolundan tutmuş ve yürümeye başlamışlardı. Hafifçe arkasına dönüp Seungmin'e baktı. Seungmin elindeki çok büyük olmayan çantayı hafifçe yukarı kaldırıp Minho'nun kıyafetlerinin onda olduğunu söyledi ve hala Minho'ya bakarak büyük kapıya ilerliyordu. Minho kafasını aşağı yukarı salladı, ardından sadece kısa bir koridor ve hemen aşağı cezaevi araçlarının olduğu otoparka inen küçük kapıdan geçtiler.
Cezaevi aracının arka tarafına oturdu. Aşırı bunaltıcı bir yerdi, içeride yaklaşık üç kişinin oturması için yer vardı ve her oturmak için olan yerin etrafında demirden duvarlar vardı. Normal bir araba olduğunu zannediyordu ama burası daha yaşayan insanlar için yapılmış mezarlar gibiydi.
Bu sırada biraz gözlerini kapatmaya karar verdi. Chan'ın onun görünce yüzünde oluşacak ifadeyi hayal etmeye çalışıyordu. Çok fazla zaman geçmeden araba durdu ve daha önce görmediği gardiyanlardan biri kapıyı açtı. Diğerlerinin aksine bu gardiyan gülümsüyordu. Minho arabadan indi. Bir süre önce kararmış havaya baktı ve onu takip etmesini söyleyen gardiyanın peşine takıldı.
Final is coming :"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The KILLER † Banginho
FanfictionHiç kendinizi izleniyormuş gibi hissettiğiniz oldu mu? Peki ya gerçekten izleniyorsanız...