Little Combative// DADDY ISSUES

-2-

   Masadaki sessizliğin sebebini canımı çok sıkıyordu. Yine de konuşmadım. Annem, teyzem ve kuzenim de öyle. Sessizce oturmaya devam ediyorduk. Göz ucuyla tekrar Hazar'a baktım. Bana baktığını fark ettiğimde kafamı kaldırıp sinirimi gözler önüne süren bir surat ifadesiyle onu izledim. Bakışlarını kaçırdı.

   Hazar benim tek kuzenimdi. Yani, bildiğim tek kuzenim. Benden yalnızca 1 buçuk ay sonra doğmuş olması da kuzenden öte, en yakın arkadaşım olmasına yardımcı oluyordu. Eniştem yurt dışında oldukça yoğun çalışıyor ve sene içerisinde yalnızca toplamda 1 aylığına buraya uğrayabiliyordu. Bu yüzden teyzem de anneannem ve bizle yaşamak istemiş ben 7 yaşındayken Hazar ile birlikte yanımıza taşınmışlardı. Hazar'la beraber büyümüştük resmen ve bugüne kadar hiç ciddi kavgamız olmamıştı. Fakat bugün bir ilki gerçekleştireceğimi düşünüyordum. Ona gerçekten sinirliydim.

    2 gün önce Hazar ile şehre gitmiştik ve farkında olmadan gece oldukça geç bir saate kadar dolaşmıştık. Annem ve teyzem sürekli arayıp son minibüsü kaçıracağımızı söyleyip uyarsa da pek oralı olmamıştık. 

   Gerçekten de son minibüsü kaçırdığımızı yarım saat sonra fark etmiştik. Normalde de pek arkadaşım olmadığı için şehirde neredeyse tek bir tanıdığım bile yoktu ve kimseyi arayamazdım. Neyse ki Hazar sosyal biriydi. Bir arkadaşını arayıp durumu anlatmış, arkadaşı da abisiyle geleceğini söylemişti. 

   Neredeyse yarım saat bekledikten sonra Hazar tuvalete gitmesi gerektiğini söylemiş ve 15 metre kadar ilerimizdeki petrol istasyonuna doğru ilerlemişti. Onu beklerken bir araba gelip önümde durduğunda bunun Hazar'ın arkadaşı ve abisi olduğunu düşünerek ayağa kalkmıştım.

   Ancak siyah filmlerinden dolayı içini fark edemediğim arabadan 2 sarhoş görünümlü erkek indiğinde olayı kavramak için biraz gecikmiş gibiydim.

   Yılışık, iğrenç sözleriyle üzerime yaklaşırken kollarımdan tutmuşlardı ve tek yapabildiğim çırpınıp bağırmaktı.

    Saniyeler içerisinde başka bir araba hızla yanımızda fren yapıp arabadan 20'li yaşlarda bir erkek ve benim yaşlarımda bir kız inmişti. Yanıma koşarak gelen genç yumruğuyla birini indirirken adını bilmediğim kız da çığlık atmaya başlamıştı.

    Hayatımın en berbat gecelerinden birini yaşadığımı düşünürken dolan gözlerimi kontrol etmeye çalışıyor ve titrememek için uğraşıyordum.

    Bana saldıranlardan biri yumruğun etkisiyle yerde inlerken diğeri de beni korumaya çalışana yönelmişti ve o daha güçlü duruyordu. 

   "Siz iki zibidi! Kıpırdamayın lan!"

   Sesin geldiği yöne baktığımda bize doğru koşan iki petrol istasyonu çalışanı ve Hazar'ı görmüştüm. 

    Ancak onlar yanımıza yetişene kadar diğeri, yerde yatan arkadaşını kaldırıp arabaya sokmuş ve deyim yerindeyse toz olmuştu. Çalışanlar bize merak etmememizi, plakayı aldıklarını söylerken sesler bana uğultu gibi geliyordu. Bana sarılan kollar olduğunu hissetmiştim ancak kim olduklarına bakmak için fazla yorgun hissetmiştim.

    O gece babam, yani dedem öldüğünden beri hissetmediğim kadar savunmasız hissetmiştim. Eve geldiğimizde, ertesi sabah ve gün boyu bir şey hissettirmemek için çabalasam da evdekiler bendeki fazla durgun ruh hâlini fark etmiş, Hazar'a sormuşlardı.

    Hazar da sağ olsun bana söz vermiş olduğu halde dayanamamış onlara anlatmıştı. Önce uzunca bir 'Bize neden anlatmadın, biz senin aileniz.' konuşması yapılmış ardından olayın detayları sorulmuştu. Şimdiyse sessizce gözlerimizi odanın içerisinde gezdiriyorduk.