[2. KİTAP] 8. Bölüm

967 70 21
                                    


'Hayatta her yaşadığımız şey birbiriyle bağlantılıdır.' derdi annem. Ve eklerdi, 'Yaşadığımız her şeyin sebebi, yaşanılanların da bir sonucu vardır.' Çoğu zaman düşünürdüm, yaşadığım bunca şeyin benimle ne ilgisi var, ya da yaşadığım bunca şeyin sebebi ne? En çok da kâbuslarım için sorardım bu soruyu. Kâbus bilinç altımızla alakâlıydı değil mi?

Bana bütün bu saçmalıkları gösteren bilinçaltım neyden besleniyor olabilirdi ki?

Hayatım boyunca görmediğim insanlar, hayatım boyunca görmediğim yerler ve asla varlığını kabul edemeyeceğim yaratıklar..

Son zamanlarda kâbuslarımı hatırlıyor olmak, zihnimi epey bir yıpratıyordu. Mânâ bulmaya çalışsam, bulamıyordum. Aileme bahsetmek istesem, hocalara gidecektim. Bu iki durum arasında bocalayıp durmaktan yorulmuştum.

Yaklaşık bir saat önce uyanmış, gördüğüm kâbusun analizini yapmıştım. Yükleyebileceğim hiçbir anlam yoktu. Bir saattir yapabildiğim tek şey gördüğümüz kâbusların ne ile alâkalı olduğunu araştırmak olmuştu. Lâkin sonuç olarak elde ettiğim en önemli bilgi, kâbusların hatıraların birikimi olduğuydu. Bu bilgi beni neredeyse reenkarnasyon inancına itecek raddeye getirmişti. Çünkü benim geçmişimde, hatıralarımda gördüğüm kâbuslarla alâkalı en ufak yaşanmışlık yoktu. Hem, bu kâbusların tamamı benim yaşantımdan bağımsızdı.

Acıyan gözlerimi dakikalardır araştırma yaptığım telefon ekranından ayırıp, acının geçmesi için gözlerimi dinlendirdim. Saat henüz çok erkendi. Her zamanki gibi sadece birkaç saat uyuyabilmiştim ve eminim ki tekrar uyuyamayacaktım.

Aklıma bugün Evran'la olan randevum takıldığında, yatakta doğruldum ve ayaklarımı sarkıtarak ayağa kalktım. Yeniden uyuyamayacağıma göre bugün için giyecek bir elbise ayarlamalıydım. Ayaklarımı sürükleyerek elbise dolabıma doğru ilerledim ve dolabın kapağını açarak onlarca kıyafete göz attım. Annemle her yaptığımız alışverişte bir sürü kıyafet alıyor, çoğunu giymiyordum bile. Çünkü sevdiğim bir kıyafette takılı kaldığım zaman günlerce üzerimden çıkarmıyordum ve böylelikle diğer kıyafetleri giymeye vaktim olmuyordu.

Evran'la olan randevumuzda elbise mi giysem, günlük bir kıyafet mi giysem karar verememiştim. İlk defa bir erkekle buluşacak olduğum için nasıl giyinmem gerektiğini kestiremiyordum. Bütün günü beraber geçirecektik ve tahminime göre en son yemek yiyecektik. Elbise giyersem bütün gün elbiseyle gezmek zorunda kalacaktım. Bakışlarımı kıyafetlerim arasında gezdirirken, gözüme takılan kırmızı bir tulumu elime alarak üzerime tuttum.

CİN KASABASI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin