TodoDeku ayrılmazlar

Bölüm.2 gelişmeler

"Yoksa bu ilk görüşte aşk mıydı"?

Midoriya'nın ağızından~~

Bu imkansız ben erkeğim shotodo erkek bu kesinlikle imkansız b-belki hayranlıktır a-aynen bu kesinlikle hayranlık olmalıydı "değil mi ?"

-akşam-

Akşam olunca çamaşır haneye girdim evet ben çamaşır hanede kalıyorum burada bir adet ranza var ve ufak bir çalışma masası ama buraya yatmaya gelmedim akşamları benim rahatça gezebildiğim tek saat ve ben bu saatlerde not defterimi alıp saraydan dışarı çıkarım.

Aslında bunu yapmanın çok bir amacı yok sadece dışarı çıkıyorum ve not defterime şifalı bitkiler zararlı otlar hayvanlar, gibi şeyleri not almak hoşuma gider.

Ama.... ama bu gece farklıydı saraydan tam dışarı çıkacak ken todoroki yi gördüm beni görürse başım belaya girer di ama o kapıdan başka hiç bir çıkış yaluda yoktu ben de shoto yu beklemeye başladım                      Kısa bir süre sona...

Shoto dışarı çıktı bende o gitmişken duvarın arkasından çıkıp kapıya doğru ilerledim
Dışarıya çıktım ve şöyle dedim kendi kendime
Havayı içime çekip "her zamanki gibi dışarısı çok güzel" ve yürümeye başladım.

Bir sürü şifalı ot bulmuştum ve her birini not aldım
Ama sonra arkamdan bir çıtırtı geldiğini duydum ama arkamda hiç bir şey yoktu bu beni biraz korkutmuştu bu saat de dışarıda türlü türlü yırtıcı hayvan olabilirdi.

Ses çıkarmamaya çalıştım daha sonra bir kaç hışırtı duydum bu çok korkunçtu hışırtılar yaklaşmaya başlamıştı bende elimle ağızımı kapadım sonra hışırtı biraz uzaklaştı.

Bunu fırsat bilip çalıların arasından fırladım ve bütün gücümle saraya koştum daha sonra saraya az kalmışken bir şeye çarptım.

Önüme bir anda çıktığı için ne yada kim...
Kim mi dur yoksa gözlerimi açtım ve bana bakan iki adet göz gördüm biri eflatun biri kahve rengiydi bu bu kişi "SHOTO"

Bi anda yanaklarım alev aldı ve bir anda ayağa kalktım "ş-şey ben ç-ç-çok üzgünüm y-yani ş-şey ben" shoto ağaya kalkıp parmağını duğdağıma koyup *shoto* önemli değil Izuku önüne çıkan bendim" diyip elini dudağımdan çekti ben ise ona gözlerimi kocaman açmış ona bakıyordum "y-yine de ü-üzgünüm prens Shoto" deyince

Todoroki birden afalladı ve yanakları biraz kızardı ben ise ona hayranlıkla bakıyordum ve bana şunu sordu

Todoroki~ "peki bu saat de sarayın dışında ne yapıyordun"

Midoriya~ " eee... y-yani şey ben " ona güvene bilirmiyim. Sanki aklımı okumuş gibi "bana güvene bilirsin Izuku " bende ona " dışarıya akşamları gizlice çıktığımı şifalı bitkileri zararlı otları ve hayvanları not aldığı mı " söyledim

Todoroki~ "peki koşarken ne yapıyordun"?

Yanaklarım birazcık kızardı bende başımdan geçeni anlattım" ormana şifalı bitki bulmaya gittim defterime not alırken arkamdan bir çıtırtı geldi bende gecenin bu saatinde yırtıcı bir hayvan olabileceğini düşündüm o yüzden bir çalılığa saklandım ses git gide yaklaştı ben de elimle ağızımı kapadım ses uzaklaşınca bütün gücümle koşarak saraya gitmeye çalıştım s-sonra işte şey sana çarptım prens shoto"

Prens Todoroki beni belimden tutup kendine doğru çekti ve kulağıma fısıldadı *lütfen bana sadece Shoto de Izuku*

Yanaklarım yanarken gözlerim shoto ya kilitlendi ne yapacağımı bilemedim sonra shoto nun yanakları kızardı ve beni bıraktı şaşkınlıkla ona bakarken      "ü-üzgünüm Izuku diyip hızlı adımlarla saraya gitti.

O an ne yapmam gerektiğini bilmiyordum sonra hızlıca saraya gittim ama karşımda kanlı canlı bakugou duruyordu!?

Sesli bir şekilde yutkundum..

Bakugou ; BURDA NE YAPIYORSUN LANET DEKU!

Diyicek hiç bir şey bulamıyordum dışarı çıkmam yasak olmasına rağmen ben çıkmıştım ona not almak için çıktığımı söyleyemezdim

Lakin bu sessizliğimi gören kacchan dahada sinirlendi bunun sonu kötü olacaktı...

DEVAM EDECEK...

Bi sonraki bölümü düşünmeye başladım fikriniz varsa yoruma

Kelime ; 560 kelime.