0.1 part 2

162 20 25
                                    

"Merhaba Bayan Potter." dedi Draco sevimli olmaya çalışarak.

"Merhaba Draco.Bu soğukta burada ne işin var?"

"Harry'i görmeye gelmiştim."

"Ah, geç içeri tatlım.Harry sabahtan beri odasında ders çalışıyor ve sanırım kafayı yemek üzere.Seni gördüğüne sevinecektir."

Draco gülümseyip teşekkür etti ve içeri girdi.Merdivenleri çıkıp Harry'nin odasının önüne geldi ve kapıyı çaldı.

"Gel."

Harry'nin yorgun sesini duyduğunda gülümseyip odaya girdi.Harry yatağına uzanmış, kaşlarını çatmış ders çalışıyordu.Daha doğrusu çalışmaya çalışıyordu çünkü kitabı parçalamak üzereydi.Draco onun bu sevimli haline kıkırdayınca Harry ona baktı.

"Draco!Burada ne arıyorsun?"

"Seni görmeye geldim!"

Harry yatağından kalkıp Draco'nun yanına geldi ve kollarını çocuğunun minik bedenine doladı.Draco sarılmasına karşılık verirken gülümsedi.Onunla daha dün akşam görüşmüş olmalarına rağmen özlemişti.

"Ne çalışıyorsun?"

"Ne olabilir, tabi ki matematik."

Harry gözlerini devirip yatağına oturdu ve kitapları bir kenara çekerek Draco'nun oturması için yer açtı.Draco da yanına oturdu.

"Sanırım çalışma pek iyi gitmiyor.Kitabı parçalayacak gibi görünüyordun."

"Hem de hiç iyi gitmiyor! İkinci matematik sınavından 85'in üstünde almam gerekiyor yoksa sınıfta kalacağım."

"Kötü olmuş." Draco gerçekten üzülmüştü."İstersen ben seni çalıştırabilirim,95 aldım."

Harry gözlerini kocaman açıp Draco'ya baktı.

"95 mi? İnsan olduğuna emin misin Draco?"

Minik çocuk kıkırdadı."E teklifime ne diyorsun Potter?"

"Varım, Malfoy.Matematiği bile güzel bir hale getireceğinden emimim."

"Bende senin konuları kolayca öğrenebileceğinden eminim."

İkisi de hiçbir şey söylemeden bir süre birbirlerine baktılar.Draco'nun gözü duvardaki saate kaydığında 7'ye çeyrek vardı.Annesi 15 dakika sonra onu almak için Blasielere gidecekti.Ondan önce eve varması gerekiyordu, hemen ayağa kalktı.

"Artık gitsem iyi olur."

"Peki, yarın çalışmaya başlayalım mı?"

"Bana uyar."

Harry'nin gözü cama takıldığında endişeyle Draco'ya baktı.

"Dışarıda çok kötü yağmur yağıyor, seni eve bırakayım."

"Gerek yok, kendim gidebilirim."

"Ah hadi ama Draco, küçüklükten beri gök gürültüsünden korktuğunu ikimiz de biliyoruz.Ayrıca yağmur çok fazla yağıyor."

Draco gülümsedi, Harry'nin onu bu kadar iyi tanımasını seviyordu.Başını sallayıp odadan çıktı ve merdivenlerden indi.Harry yağmurluğunu üstüne geçirdi ve mutfakta yemek yapan annesine seslendi.

"Anne ben Draco'yu bırakmaya gidiyorum,10 dakikaya dönerim!"

Bayan Potter'ın cevabını duyamadan evden çıktılar.İki dakika yürümelerine kalmadan ikisi de sırılsıklam olmuştu.

"Aptal kafam, şemsiyeyi almayı nasıl unutabilirim ki?"

"Boşver artık Harry, bu havaya şemsiye bile dayanamaz.Umarım sel basmaz."

"Umarım."

Gök gürledikçe Draco içten içe korkuyordu fakat Harry'in yanında çığlık atıp rezil olmak istemiyordu.Gürültülü bir şekilde şimşek çaktığında Harry, Draco'nun elini tuttu.

"Korkma, ben buradayım."

Draco gülümseyip ellerine baktı.

"Seninleyken korkmuyorum.Hep yanımda kal olur mu?"

"Olur.Asla yalnız olamayacaksın Malfoy, hep burada olacağım."

Harry ellerini Draco'nun yanaklarına koydu ve eğilip çocuğun soğuktan titreyen dudaklarını nazikçe öpmeye başladı.Yağmur hala yağmaya devam ediyordu.Draco, öpücüğüne karşılık verip elleriyle Harry'nin ıslak saçlarını okşamaya başladı.Uzun, tutkulu ve ıslak bir öpücüğün ardından dudaklarını ayırdılar.Harry gülümsedi.

"Seni seviyorum Draco."

Draco ise, Harry'e verebileceği en kötü cevabı verdi.Arkasına bile bakmadan evine doğru koşmaya başladı.

"Draco! Draco! Bekle!"

Harry peşinden koşmaya çalışsa da Draco ondan daha zayıf olmanın ve daha hızlı koşmanın avantajını kullanmış, evine girmişti bile.

Harry'in gözyaşları yağmura karışmıştı.Öylece yağmurun altında kaç dakika, kaç saat bekledi bilmiyordu.Birinin kolundan çekiştirip bağırmasıyla kendine gelebildi.Athena (ablası), delirmiş gibi ona bağırıyordu.Onu evlerine doğru sürükledi ve milyon tane soru sordu ama Harry'nin aklında tek bir soru vardı;Draco'nun o masum sevgisini hak etmeyecek ne yaptım?

Ve böylece Harry o gün yağmurun altında sırılsıklam bir haldeyken hayatının en güzel hem de en kötü anılarını yaşamış oldu.

-¤-

Gerçekten yazmam çok uzun sürüyor ama drarry için değer o yüzden vote verebilirsiniz :)

Rain ll DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin