Colorblind✓ | KookMin (Türkçe Çeviri)

What Are Color?🖤🤍

Thanks for permission -SimplyJikook

*

Jungkook ve Jimin şehrinden uzak, huzurlu bir evde yaşıyordu. İnşaat ve trafik seslerinden uzak... İki aşık koltukta uzanıyordu. Jungkook Jimin'e arkadan sarılmıştı.

Herkesin birbirlerine olan aşklarını kıskandığı, tuhaf ama mükemmel bir çiftti onlar. Jimin renk körüydü, onun dünyası sadece siyah ve beyazdan oluşuyordu. Bu halde olduğundan dolayı her zaman hayatında kimsenin olmayacağını düşünmüştü. Ama Jungkook bunu onun için değiştirmişti, bakış açısını değiştirmişti.

Jimin elleriyle oynarken her zaman kendi ellerinin Jungkook'un büyük, sert ama aynı zamanda dokunurken yumuşak ve nazik ellerine kıyasla ne kadar küçük olduğunu düşünüyordu.

"Kookie, renkler nasıl görünüyor?". Jimin arkasına dönüp sevgiline baktı.

Jungkook, Jimin'in masumca cevabını beklediğini görünce içten bir şekilde gülümsedi, "Renkler... Canlı ve eğlenceliler. Bazı renkler mutlu, donuk veya koyu olabiliyorlar."

Genç olanın büyüğüne karşı büyük bir sabrı vardı, Jimin gibi olanlar durumlarından dolayı kendilerine kızılmasını hak etmiyordu. İşte amacının ölüm onları ayırana dek ona bakmak ve sevmek olmasının sebebi buydu. Jimin'in dünyadaki en mutlu insan olmasını istiyordu.

"Oh," kısa olan cevapladı "renkleri görebilmek nasıl bir şey?".

Genç olan konuşmak için ağzını aralar ama hiçbir kelime çıkmaz. Bunu düşünmek asla aklından geçmemişti, "Biliyorsun, bunun hakkında hiç düşünmedim aşkım.".

Jimin anlayan ve üzgün bir şekilde kafasını salladı, "Bana onları açıklar mısın?".

"Elimden geleni yapacağım, senin için denemek istiyorum bebeğim.".

"Gerçekten benim için yapar mısın?".

"Her zaman ve her yerde.".

*

Sorarlarsa softluktan öldü dersiniz.