Yeni hayatıma ilk adımlarımı atıyorum. Heyecan ve mutluluk yaşamam gerekiyor değil mi? Bense derin bir hüzün içerisindeyim.Ailemi ve bu zamana kadar yaşadığım şehri bıraktığım için. Uzun zamandır beklediğim haberi almıştım oysaki.
Başımı kaldırıp bundan sonra zamanımın çoğunun geçeceği mekana baktım. Görüntü beni çok tatmin etmese de ayaklarımı sürüye sürüye binaya adımlarımı yönlendirdim.
Etrafta benim gibi bir sürü kişi vardı. Yeni yüzler. Kalbimin ritmi bana sormadan artıyordu. Ben yeni ortamlardan nefret ederdim.
Elinde bir dosyayla orta yaşlı biri ismimi söyleyince içeri girdim. Kadın hızlıca bir şeyler söyleyip elime dosyayı sıkıştırıp gönderdi.Kulağım uğulduyordu heyecandan bir şey anlamasam da başımla onaylayıp dışarı çıktım.
Elimdeki dosyayı kenara bırakıp elimi cebime attım. Sigarayı içime çekince biraz daha kendime geldim. Hala birilerinin ismi söylenip içeri çağrılıyor önceden çağrılanlar dışarı çıkıyordu.
Sigaram bitene kadar orada sirkülasyonu izledim. Sonrasında ise dışarı insanları takip ettim. Gerekli olan işlemleri halledip mesleğime başlamam gerekiyordu.
Birkaç saatin ardından sıkıcı evrak işlemlerini hallettim. Kendime kalacak yer bulmam gerekiyordu. İş üniformalarımı almam gerekiyordu.Ama ben bilmediğim bir şehirde yapayalnızdım. Emlakçı bulmam gerekiyordu. İnternetten kısa bir araştırmayla yakında bir tane emlakçı bulmuştum.
Hızlıca adımlayarak emlakçıya giriş yapmıştım. Benim dışımda bir müşteri daha vardı. Emlakçı onunla ilgileniyordu. Müşteri ise her şeye burun kıvırıyordu. Gösterilen evler o kadar güzeldi ki neden şımarıklık yapıyordu anlamadım.
Boşverip elime telefonu aldım. Bulunduğum şehri araştırmaya başladım. Fena sayılmazdı. Ama bir Busan etmezdi tabii ki.
Yarım saat geçmişti ve ben sıkılmaya başladım. " Beyefendi benim çok kriterim yok. Herhangi bir evi kiralamak istiyorum. Bana yardımcı olur musunuz?" Adını bilmediğim ama gıcık olduğum müşteri q bana döndü gözleri kırmızı rengi almıştı.
Alfa olduğunu anlamıştım o an. Beni alakadar etmiyordu. " Özür dilerim ama gerçekten vaktim yok." Elindeki dosyayı gözlerindeki sinirin aksine sakince bırakıp bana tam anlamıyla dönüp oturuşunu yaygınlaştırdı.
" Saygısızlığınızı yaşınıza veriyorum. Şimdi uslu olun ve keyfimdeki evi bulana kadar bekleyin." Cümlesini tamamladığında bu sefer sinirlenen taraf ben olmuştum. Keyfini bozmayıp tekrar önüne döndü gıcık müşteri.
Ben ise çantamı omzuma takıp emlakçıdan dışarı attım kendimi. Neden fiziki olarak güçlü değil ki ırkımız. Bir kez daha bu duruma lanet ettim.
Sokaklarda avare avare dolanırken kaç saat geçti bir haberdim. Başım ağrıyordu kiralık ev aramaktan. Evlerin çoğu satılıktı. Ama bu ev kiralıktı. Sonunda.
Yazan telefon numarasını tuşladım. "Kiminle görüşüyorum?" Bu şehirdeki herkes mi böyle dengesiz? Telefon böyle mi açılır?
Düşüncelerimi dile getirmeden " Kiralık eviniz için aramıştım. Müsaitseniz sözleşmeyi imzalayabilir miyiz?" dedim. Evin içini görmeden çok ani bir karardı fakat benim de sabrım kalmamıştı. Çok güzel olması o kadar da önemli değildi.
"Geliyorum." Ve yüzüme kapatılan telefon. Anlaşılan sinir bozucu bir ev sahibim olacaktı. Aklıma düşen düşünceyle telaşa kapılmıştım. Evin kirasını ödeyebilecek miydim? Fiyatını sormadan direk kabul etmiştim.
Yapacak bir şey yoktu. Geri adım atmayı sevmezdim.Kısa bekleyişin ardından acı fren sesiyle başımı yerden kaldırırken içtiğim sigaradan son nefesi içime çekip yere attım. Karşımda gördüğüm adamla yerime çivilenmem bir olmuştu.
Evet arkadaşlar buraya kadar geldiyseniz sizlere teşekkürü borç bilirim. İlk omegaverse kitabım umarım planladığım gibi olur. 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabırsız
Science Fiction"Sen benim dönüm noktam oldun." seme tae uke jk bxb smut içerir