Jung Hoseok kardeşi Dawon'u yattığı yerden kaldırmış ve güçlükle odasına götürüp yatırmıştı. O, üniversite çağında olmasına rağmen Hoseok onu hala minik bir fare olarak görüyordu. Onu bu yaşına kadar fazlasıyla zorlanarak ama hiç pes etmeden getirmişti. Zamanında kardeşi daha bir yaşına girmeden annesini ile babasını kaybetmiş, Dawon'un her şeyi o olmuştu. Onun için okumamış günlük gelen işlerle geçimini sağlamaya çalışmıştı. Kendisi okuyamamıştı ama kardeşini en iyi yerlere getirmek için çabalıyordu. Ďüşüncelerden sıyrılıp son kez yatağında melek gibi uyuyan bedene baktı. Öpücüklerini pamuksu yanağa sıraladı ve odadan çıktı.
🌼🌼🌼
"Biliyorsun Jimin, Dawon Amerika'ya gitmek istiyor. Onun masraflarını karşılayabilmek daha çok çalışmalıyım."
Hoseok umutsuzca karşısında ki bedene bakıyordu. Jimin onun uzun yıllardan beri yanında olan, dostuydu. Birbirlerinin en ufak sorununa koşar ellerinden geleni yaparlardı. Şimdi ise Hoseok daha çok para kazanmak için bir çıkış kapısı ararken ona dert yanıyordu.
"İsmini ve numaranı hastahanede ki panoya asalım, çoğu kez ordan iş yakalamışlığım vardır. Hatta dur hemşire bir arkadaşım var ya ondan rica edelim."
İşte Jimin yine onun için işi halletmişti.
Sahiden o olmasa ne yapardı?🌼🌼
Geçiş bölümü,
Yeni başladığım kurgularıma yardımcı olunabilmesi için fikirlerinizi belirtir misiniz?
Sizce hikaye nasıl?