Gözlerimi açtığımda yüzüme bir anda bir ışık parladı. Gözlerimi oluşturduktan sonra açtığımda ise bir şey yoktu,tuhaftı...
Yataktaki yorganı yana attım ve yataktan indim.
Kısa bir duştan sonra üstüme siyah bir bluz ve açık mavi kot ve beyaz spor ayakkabılarımı giydikten sonra saçlarımı taradım ve tepeden bir at kuyruğu yaptım.
"Deniz Hanım?"
"Efendim"
"Kahvaltı hazır efendim."
"Tamam,geliyorum."Buraya geleli 2 hafta olmuştu bile...
Ozan abi ile sürekli sohbet ediyorduk... bana kızıymış gibi; sıcak ve tatlı davranıyordu. Bana bakarken dalıyordu ve gözlerinin için gidiyordu. Gerçekten kendimi ona yakın hissetmiştim. Onu annemin kocası olarak görmüyordum,bir dost gibi görüyordum.
Annem mi?
Onunla bu iki haftada toplasan toplasan 3 cümle konuşmuşuzdur.
Ha bide Özgür var...
O genellikle dışarıda olduğundan dolayı göremiyorum. Onda çözemediğim bir şey var... bir sır.... ya da bir gizem,Aşağıya indiğim gibi Ozan abi beni neşe ile karşıladı.
-Günaydın Deniz Hanımm!!
Gülümsedim.
-Günaydın Ozan Abi,
-Herkes bahçede hadi sende bahçeye git.
Herkes mi? Zaten 5 kişiyiz o da Artık 4 çünkü Özgür burada olmuyor genellikle...Bahçeye girdiğimde şok oldum.
Annem neşeli bir şekilde gülüyordu ve mutluydu... karşısında yaşıtı olan 2 kadın vardı.
Masada yaşıtım iki kız görünce şaşırdım.
Ve Özgür?
Küçük ama sert adımlarla masaya gittim ve boş bir yere oturdum.
Özgür'ün tam karşısı...siktir.
-Aa Merhaba Deniz Ben Kardelen,
Neşeli sarı saçlı orta boylu kadın bana elini uzatınca elini sıktım.
-Memnun oldum.
Aynen Deniz aynen...
-Bende Ülkü,tatlım...
-Memnun oldum.
Kardelen denilen kadın hemen atladı,
-Bak bu benim kızım Yaren.
Sarı uzun saçlı kahverengi gözlü güzel kız bana baktı,
-Selam,
Kafamı salladım.
-Selam,
-Bak bu da benim kızım Defne.
Kahverengi saçlı ve Koyu yeşil gözleri olan kız gülümsedi,
-Selam,
-Selam,
-Ee tanışma falı bittiğin göre Neler oldu bakalım bu hafta Yeşim Hanım?
Annem güldü.
Ne?
-Neler olmadı ki...
Annem magazin olaylarını anlatırken gözüm bana dik dik bakan Özgür'e kaydı,
Bana bakışları beni korkutmaya başlayınca hemen gözlerimi kaçırdım.
Yakınımda oturan daha yeni ismini öğrendiğim Yaren bana doğru fısıldadı,
-Baydı burası...kaçsak mı?
Gülümsedim,kafadar gibiydi.
-Harika olur,
-Ben bir Defne'ye söyleyim.
Kafamı salladım.
2 dakika sonra Defne eliyle karnını tuttu ve miğferinin çok bulmadığını söyledi.
Yaren hemen atladı.
-Ben yanında olayım.
Bana baktı ve göz kırptı.
-Bende yardımcı olayım. Size afiyet olsun...
Dedim ve ayağa kalktım.
Tam Özgür'ün o keskin ve güzel parfüm kokulu bedeninin yanında geçerken kolumu tuttu.
Şokla ona baktım,
-Ne?
-Konuşmamız gerek.
Kaşlarımı çattım.
-Ne hakkında?
Gözlerini gözlerimden ayırmadan ayağa kalktı ve kolumu tutup beni içeriye doğru sürükledi.
Kendimi onun odasında bulunca dikkatlice onu dinlemeye başladım.
-Konuşacak mısın?
Ciddi ve soğuk bir şekilde yüzüme baktı,
-Bilmen gereken şeyler var.
-Dinliyorum?
Bir süre susunca korkmaya başladım.
-Ne bu gizemli hareketler? Söyle işte...
Derin bir nefes aldı ve konuşmaya başlayacaktı...ki...
-Özgür?
Annem.
Harika...
Annemin yüzüne korkuyla ve endişeyle bakınca gerçekten korkmaya başlamıştım.
Annem kaşlarını çattı ve Özgür'e sinirli bir şekilde döndü.
-Deniz çık dışarı.
Ne?
-Ne? Neden?
-Çık dedim.
Üstelemeden çıktım ama ben Deniz'im öyle kolay caz geçmem,kapıya kulağımı dayadım ve dinlemeye başladım.
Annem bağırıyordu,
-Sen ne yaptığını sanıyorsun?!
-Gerçekleri bilmeye hakkı var!
-Ben onun annesiyim Özgür! Buna ben karar veririm!
-Annesisin öyle mi?! Benim bildiğim anneler çocuklarının iyiliğini düşünürler!
-Anneliği nereden bileceksin sen?! Annen bile yok senin!
Bir süre ölüm sessizliğinden sonra ayak sesleri duyunca hemen geri çekildim.
Kapı açılınca Özgür oldukça sinirli ve morali bozuk bir şekilde karşımda duruyordu,
-Özgür! Ben öyle demek istemedim.
Bana bakarken burnunu çekti ve sinirli bir şekilde merdivenlerden indi.
Ne oluyordu?
Annem neden bu kadar acımasızca konuşuyordu?
Yoksa...
Gerçekten böyle birisi miydi?
-Deniz?
Afallayarak anneme döndüm,
-İyi misin?
Bu yaptıkları sadece Özgür'ü değil beni de kırmıştı...
Böyle bir insanı çocuğu olmak bana acı veriyordu.
-Seni ilgilendirmez.
Arkamı dönüp odama giderken kokumu tuttu,
-Deniz...
-Bırak beni!
-Neden bana bunu yapıyorsun?
-Neden mi? Sen beni bırakıp gittin! Ben daha 8 yaşındayken sen siktir olup gittin! Beni hiç düşünmeden beni terk ettin! Yıllarca seni bekledim ben! Her telefon çaldığında sen arıyorsunuz diye o telefona gülerek koşup ağlayarak döndüm! Arkadaşlarımın anneleri çocuklarını sararken onları öperken ben orada boynu bükük ve ezik bir şekilde izleyip ağlamamak için kendimi zor tuttum! O yüzden bir daha bana sakın bunu bana neden yapıyorsun diye sorma. Çünkü bunu bize sen yaptın...Gözlerimden durduramadığım bir şekilde yaşlar süzülüp giderken kendimde değildim.
Neden bunları yaşıyordum?
Neden bu kadar acımasız bir anneye sahiptim?
Beni 8 yaşındayken bırakıp gitti ama şimdi karşıma gelmiş benim onu affetmemi bekliyor...
Şaka gibi,Düşüncelerimi kafamdan atarak yatağıma atladım ve elime babam,annem ve benim fotoğrafımızı aldım.
Böyle olması gerekmiyordu...
Her şey güzel olabilirdi...
Babam burada olabilirdi,annemle aramız iyi olabilirdi... şimdi ise babam yok ve nefret etmesemde anneme güvenmiyordum.Kapım çalınca hemen gözlerimi oraya çevirdim.
-Kim o?
-Benim...
Annem içeri girdi ve korkak sadıklarla yanıma yaklaştı,kaşlarımı çattım.
Ne?
Annemin gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu...
Bunu sormak istemesem de istemsizce ağzımdan döküldü kelimeler...
-Ne oldu?
Gözlerimin en derinine baktı ve hafifçe gülümsedi.
-Oturabilir miyim?
Kafamı salladım ve yataktaki oturuşumu düzelttim,yanıma oturdu ve elimi tuttu.
Tam çekecekken sıkıca tuttu.
-Lütfen?
Gözlerine endişeyle bakarken ellerimi ellerinde tutmaya karar verdim.
-Deniz...
-Dinliyorum?
-Artık gerçekleri öğrenmen gerek...
Kaşlarımı çattım.
-Gerçekler mi?
Başını salladı.
-Ama öğrenmeden önce bil ki bunu saklamayı ben istemedim ve seni çok seviyorum...ACABA GERÇEKLER NEEE?!
💕💘